Jump to content

Hayat!


bitlilimon

Recommended Posts

Hayata pamuk ipliğiyle bağlıyız unutuyoruz kalıcıyız sanıyoruz.Ömür hiç bitmeyecek herşey aynı düzende gidecek sanıyoruz.Kaybetmeden sağlığımızın kıymetini bilemiyoruz.Yaşarken hayatın tadını çıkaramıyoruz.Oysa herşey geçici herşey fani.Sadece başkalarının başına gelecek sandığımız acılar birgün gelip kapımızı tıkladığında hayatın acımasız gerçeğiyle yüzleşiyoruz.Hayatın bir suçu yok suç bu gerçeği görmezden gelen bizlerin.Hiçbir şey kalıcı değil.Herşey bitebilir herkes değişebilir buna hazırlıklı olduğumuz oranda güçlü oluyoruz, hazır oluyoruz hayata.Tek geldiğimiz dünyada yalnızız aslında.Nasıl ki doğarken yalnızlıktan bir kalabalığın içine geliyorsak ölürken de fani kalabalıklardan ebedi yalnızlığa gidiyoruz.Ne yapmak gerek peki..Terkedilirz diye sevmeyelim mi? Vefasızlık eder diye dost edinmeyelim mi? Ya hastalanırsak diye sağlıklı günlerimizin hakkını vermeyelimmi? Hayır elbetteki!Yaşadığımız her anın her günün hakkını vererek yaşayalım fakat yaşarken hayatta herşeye herkese rağmen yalnz olduğumuzu yaradandan başka gerçek yarimiz olmadığını unutmayarak, kimseye tam anlamıyla güvenmeden teslim olmadan herzaman açık bir kapı bırakarak hayata karşı tedbirler alalım alalım ki büyük hayal kırıklıklarına gebe olmayalım..Şayet olursak ne mi olur? Birgün hem de hiç hazır olmadığınız anda öyle vefasızlıkları öyle ihanetleri ard arda yaşarsınız ki hayat öyle acımasız davranır ki..En sevdiğinizden eder sizi. Sizin bakmaya kıyamadıklarınızı elinizden alıverir.Sizse eliniz mahkum sadece izlersiniz olup bitenleri başka çareniz yoktur çünkü..Hayat verdiğini alır..Ve sonra sevinçler mutlu etmez sizi bilirsiniz sonrasında mutlu ettiği kadar üzecektir sizi hayat, belki de daha fazla....

Link to comment
Share on other sites

Dünyada, dertsiz, sıkıntısız insan yoktur. Dünya, mümin için huzur yeri değildir. Azap yeri de değildir. Esas huzur ve azap yeri, ahirettir. Dünya, ahiretin tarlasıdır. Yani dünya kazanç yeridir. Dünyada ne ekilirse, ahirette o biçilecektir. Her nimet, bir külfet karşılığıdır. Külfet de sıkıntısız olmaz. Sıkıntılar, musibetler, günahlara kefaret olur. Sıkıntı istememeli; fakat sıkıntılardan da şikayet etmemelidir!

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...