Jump to content

Ramazan Günlüðü


ConFiDant

Recommended Posts

Ramazan günlüğü

Gönül iftar ister, davet bahane

Hadis-i şerif

Allahü teâlânın, gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve hiç kimsenin hayaline bile gelmeyen nimet dolu sofrasına, ancak oruçlular oturur. [Taberânî]

Ramazan-ı şerif ayının o uhrevi*1 havası, iftar sofralarının letâfetiyle*2 pekişir. Sadece değirmeni boşa dönen midelerle alâkalı gibi gözüken bu bölüm, aslında Ramazan'da yaşanan tüm güzellikleri de bünyesinde barındırır. Hele eskiden her Selamün aleyküm diyene kapıların ardına kadar açıldığı konakların hikâyesi ise anlatmakla bitmez.

İftar sofralarına kaç kişinin geleceği asla belli olmadığından mutfaklarda daha fazla yemek bulundurmak adettir. Hane sahibinin her akşam kurulan sofrasına ramazana mahsus ekmeklerden başka uzun yumuşak pideler, yine iftarlık olarak çeşitli ufak halka çörekler, yine iftar için gümüş veya değerli pulad*3 tepsiye çeşitli meyvelerden yapılmış reçeller, sucuk, pastırma, peynirler ve özelikle hurma ile türlü türlü zeytinler konduğu gibi ortasına da saplı, kulplu ve kapaklı elmastraş denilen billurlardan çok küçük sekiz on kadar bardak içinde Mekke-i Mükerreme’den getirilmiş Zemzem-i şerif konulur. En ağır kıymetli takım ve tabaklar, sırmalı havlular, gümüş leğenler hazır edilir. İftar vaktine, yani oruç bozmaya yarım saat kala odanın uygun bir köşesine konmuş buhurdanlarda*4 öd ağacı veya buhur, pek kibar ailelerde amber yakılır, odanın kapısı çekilir. Akşam Ezan'ına tam bir çeyrek kala hane sahibi yenmek odasına girer, ayakta kendi sofrasına alınacak misafirlerin gelişini bekler, karşılar, herkes softada yerini alınca, İmam efendi derhal Kur’an-ı Kerim’den Ayet-i Celile okumaya başlar, hazır olanlar sessiz olarak dinler. Bu ara vaktin geldiğini bildiren top da atılmış olur. Önce Zemzem-i şerif içilerek Oruç'lar açılır, İftar'iyelik denen reçeller ve önlerindeki çöreklerden yemeye başlanır. Yemekte mutlaka iki çeşit çorba ve yumurta-i hümayûn, en az üç çeşit tatlı, iki çeşit börek ve hoşaf ile beş altı türlü sebze bulundurmak kibarlar için zorunludur. Eskiden iftardan kibar sofralarının pek meşhur tatlıları baklava, samsa, revani, sk8er pare, dilber dudağıdır. İftar yemeğinde gaziler helvası denen un helvası, soğuk paça ve sebzelerden lahana ile zeytinyağlı yemek bulundurulması kibarlar arasında çok ayıp sayılır.

Kapılar ardına kadar açık

Ramazan ayında tüm evler, en nefis yemeklerin, her Selamün aleyküm diyene sunulduğu bir ziyafethânedir. Büyük konakların iftar sofrasında yer almak için tanıdık olmaya lüzum yoktur. İsteyen gözüne kestirdiği yere girer, oturur, kimse de kim olduğunuzu, ne münasebetle tanışıldığını, isminizi ve işinizi sormaz. Konağa davetlilerin dışında gelen misafirler de derece ve itibarlarına göre kâhya ve divan*5 efendisi, mühürdar gibi zatların odalarına alınır, İftar ettirilir, onlara da mükellef İftar'lıklar, tatlılar, börekler ve her türlü yemekler verilir. Gedikli ağalarla*6 diğer ağalara kavas*7 ve aşçılara ve evdeki diğer hizmetlilere ayrı ayrı sofralar kurulur, her birine börek, tatlı konur. Konağın alt katına da iftara gelen mahalle bekçisi, sakası*8, amele ve diğer fakirler için onar kişilik en az üç dört sofra hazırlanır, bunlara da birkaç çeşit reçel, simit, büyük bir kap ile çorba, mutlaka bir tatlı ve sebzenin yanı sıra büyük bir leğenle bolca pilav verilir. Beraber getirdikleri tütünlerini ve evden verilen kahvelerini içerler, sonra hazinedar ağa*9 tarafından diş kirası namıyla bir miktar atiye*10 verildikten sonra herkes yoluna gider. Evdeki diğer misafirler kahve ve çubuklarını içer, bir kısmı yatsı namazı vakti yaklaşınca konaktan ayrılır. Bunlar arasında mahalle İmam'ı, Müezzini ve Muhtarı*11 gibi kimselerle diğer komşu ve mahalle ahalisinden atiye*10 verilmesi lâzım gelenlere de ayrı ayrı diş kiraları verilmesi ihmal edilmez. Hane sahibi tarafından mahiyetinde*12 bulunanlara veya arzu ettiklerine Ramazan hediyesi altında saat bile verildiği olur.

Konaklarda sıradan günlerde de İmam bulunur, sabah, akşam ve yatsı Namaz'larını ev halkı Cemaatle kılardı. Ramazan'da ise çoğunlukla konak İmam'ı Teravih kıldırmaz, dışardan bir İmam ve güzel sesli Müezzin'ler tutulur.

Sıra Teravih Namaz'ında...

Teravih Namaz'ına kalkan hane sahibi ve hane halkı için ya sofaya veya mevsim kış ise Mescid haline konmuş büyük bir odaya gayet uzun dokunmuş halıdan saf seccadesi yayılır, misafirlere arakiye üzerine sırma işlenmiş veya atlastan, sırma ipek ve sırma ile süslenmiş ayrı ayrı Seccade'ler serilir, hane sahibi ve İmam'a da yine ayrı ayrı ağır işlemeli Seccade'ler konur. İmam'ın sesine dokunmaması için uzağına konan iki Buhurdan'da*4 öd ya da amber yakılır. Müezzin'ler bu Cemaat saflarının en gerisinde bulunur, her iki Rekât'te hep bir ağızdan İlâhi'ler, Tekbir'ler okunur. Namaz'ın sonunda İmam efendi Kur’an-ı Kerim’den yine yüksek sesle mihrabiye okur, bu suretle Teravih Namaz'ı eda edilmiş olur.

Sahurluklar asla unutulmaz

Zenginlerin Allahü teâlânın rızasını kazanmak için adeta servetlerini döktükleri iftar ziyafetlerinin yanında bir de sahur alemleri eklenir. Fakir fukara için hazırlanan sofralar, o vakit bile hayli kalabalıktır. Gelen fakirlerin çoğu İstanbul’un uzak semtlerinde oturdukları için sahur yemeğini konakta yemez, mutfağa gider, arkasında taşıdığı zembilindeki kaplara akşamdan kalan yemeklerden koyup dönerler. Sahura kalanlar genellikle yakında oturanlardır. Kışın ise sahur vakti hayli geç olur, böyle zamanlarda misafirler sahura üç dört saat kala gelir, ne varsa nasiplerini yüklenir ve gece karanlığında evlerinin yolunu tutardı.

Dipnotlar;

1* Âhirete dair, âhiretle alâkalı. Öteki dünyaya ait.

2* Hoşluk, lâtiflik. * Güzellik, nezaket, yumuşaklık, hafiflik.

3* Pulad: Çelik.

4* Tütsülük.

5* Büyük meclis. Büyük ve idâre işlerine bakan bilgili, nüfuzlu kimselerin toplandıkları yer.

6* Gedikli: Yeniçeri efradı arasında eskilikleri dolayısıyla imtiyazlı olanlar. Bunlar diğer yeniçerilerden ayrılmak için bellerine seraser denilen kumaştan kuşak sararlardı.

7* Kavas: Eskiden vezirlerin maiyetlerinde (Yüksek rütbeli bir kimsenin emri altında bulunan hey'et) kullandıkları silâhlı adamlar

8* Saka: Ordunun gerisi, ordunun gerisinde bulunan asker takımı.

9* Haznedar: Malı muhafazaya me'mur olan.

10* Atiyye: Hediye. Bahşiş. Lütüf ve ihsan.

11* Muhtar: Seçilmiş olan.

12* Mahiyye: Aylık.

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...