Jump to content

Mehmet Akif Ersoy


mavikiz

Recommended Posts

MEHMET ÂKİF ERSOY (1873 - 1936)

180px-M.akif.ersoy.jpg

Mehmet Akif, İstanbul'un Sarıgüzel semtinde, Sarı Nasuh mahallesinde 1873 yılında dünyaya geldi. Babası, Îpek kasabasında doğmuş Hoca Tahir Efendi, annesi ise Emine Şerife hanımdır. Babasına temizliğe olan fazla düşkünlüğünden dolayı Temiz Tahir Efendi derler. Temiz Tahir Efendi, İpek kasabasında bir müddet tahsil yaptıktan sonra İstanbul'a geldi. Burada Yozgatlı Hacı Mahmut Efendiden dinî dersler almağa başladı.

Emine Şerife hanım Şirvan'lı Derviş Efendi i le evlenmişti. Bir müddet kocasiyle birlikte Amasya'da kalan Emine Şerife hanım sonradan İstanbul'a gelerek yerleşti. İki erkek çocuğunu, bir müddet sonra da kocasını kaybederek dul kaldı. Temiz Tahir Efendi, Sarıgüzel'de kocasından kalan evde oturan bu iyi ahlâk sahibi ve güzel dulun medhini duymuştu. Allahın emriyle onu istetti, ve evlendi. Bu evlenmeden de Mehmet Akif dünyaya geldi. Temiz Tahir Efendi okur-yazar, tarikat sahibi bir adamdı. Şeyh Feyzullab Efendiden ders alıyordu. Aynı zamanda bu şeyhin çömezi idi. Anne ve baba dünyaya gelen çocuklarından dolayı büyük bir sevinç içinde idiler.

Tahir Efendi yeni doğan oğluna Ebced hesabı ile doğum yılını içine alan (Ragıf) adını koydu. Bu isim (Gerde) adlı bir nevi ekmek manasına geliyordu. Lâkin Osmanlı dilinde böyle bir isim yoktu. Bu yüzden zamanla babasının kendisine taktığı bu isim unutuldu ve (Akif) e çevrildi. Tahir Efendinin sonradan bir de kızı düyaya geldi. Ona da Nuriye adını taktılar. Sonradan Nuriye hanım Arif Hikmet Beyle evlendi. Akif dört yaşına basınca mahalle mektebine devama başladı. Aile durumu yüzünden mektebine zorlukla devam ediyordu. Mahalle mektebini bitirdikten sonra Fatih'de Emir-i Buharî'deki mektebe devama başladı. Burayı da bitirdikten sonra Fatih Merkez Rüştiyesine yazıldı. Bu mektepde en çok sevdiği hoca, Kadri Efendi ismini taşıyan Türkçe hocası idi. Bu hoca, küçük Akif üzerinde önemli bir tesir bıraktı. Kadri Efendi Abdülhamid'in baskısına fazla dayanamadı. Evvelâ Mısır'a kaçarak orada Kanun-u Esasi ismini taşıyan bir gazete çıkarmağa başladı. En sonunda hürriyet taraftarlarının sığındığı Paris'e kaçarak orada hayata gözlerini yumdu. Onun hayatını takip eden Mehmet Akif, hürriyet taraftarı olan ve kendisini çok seven bu hocasını hayatı boyunca hiç unutmadı.

Mehmet Akif'in olgunlaşmasında babasının tesiri fazladır. Arapcayı ve dine ait eserleri Mehmet Akif hep babasından öğrenmiştir. Baba, oğlu ile birlikte camiye giderken yolda ona bilmediği lûgatları ezberletmiş, dine temas eder bir takım bilgiler vermiştir. Bu yüzden Mehmet Akif babası için «O benim hem babam, hem de hocamdır. Ben hayatta ne öğrendi isem ondan öğrendim» demiştir. Babasından aldığı bu derslerden başka Mehmet Akif, Fatih baş imamı Arap hoca ile birlikte de Kur'an ezberlemekte ve ondan bu sahada ders almaktadır. Rüştiyeye devam ettiği sıralarda Fatih Camii'nde Selânik'li Esat Dededen Acemce dersler almağa başlamıştır. Arapca derslerini de ayrıca ona Halis Efendi vermektedir.

Mehmet Akif, şimdi Fatih rüştiyesini bitirmiş ve mülkiye mektebinin idadî kısmına yazılmıştır. Burada da üç yıl okuyarak şehadetnamesini alan Mehmet Akif, bu sefer Mülkiye'nin yüksek kısmına devama başlamıştır.

1887 yılında babası Temiz Tahir Efendi hayata gözlerini yummuştur. Bu acı yetmiyormuş gibi bir müddet sonra da Sarıgüzel semtindeki ailenin sığındığı biricik ev, çıkan bir yangında kül haline gelmiştir. Bu sefer zaten zorluk içinde geçinen aile daha sıkışık bir duruma düşmüştür. Akif, artık gündüzlü olarak bir mektebe devam edemeyecek durumdadır. O sırada şimdiki gibi yatılı mektepler bol değildi. Tam bu sırada talih, Mehmet Akif'in imdadına yetişmiş ve Halkalı'da ki sivil Baytar (veteriner) mektebine yatılı talebe olarak kaydolunmuştur.

1888 senesinde girdiği bu baytar mektebinde Mehmet Akif hep başarı ile sınıf geçmektedir. Ailesinin kendisine muhtaç olduğunu ve bir an evvel hayata atılması lâzım geldiğini Mehmet Akif düşünebilecek bir çağdadır. Bu yüzden bütün gayretlerini derslerine vermiştir. Baytar mektebini birinci sınıf mevcudu 19 kişidir. Mehmet Akif bunlar arasında çalışma ve başarma yönünden birinci gelmektedir. Bu sıralarda Orman mektebi talebeleriden İsparta'lı Hakkı'nın ısrariyle Fransızca dersleri almağa başlamıştır. Baytar İbrahim Bey ona Fransızca dersler vermektedir. Mehmet Akif hayatının sonuna kadar baytar İbrahim Beyin bu iyiliğini unutmamış ve «benîm sebebi hayatım odur» sözleriyle İbrahim beyi hürmetle anmışur. Baytar mektebinde 1891 yılı aralık ayında tez imtihanları başlamıştır. Bu imtihanların neticesinde elde bulunan listede sınıf mevcudu 17 olmasına rağmen Mehmet Akif bunlar arasında üçüncü gelmektedir. 1893 de baytar mektebinden şehadetnamesini alan Mehmet Akif mektepten birinci olarak mezun olmuştur. Bu sıralarda Şevket ve Babanzade Naim Beylerle birlikte Arapça parçalar üzerinde çalışmış ve bu dile ait bilgilerini genişletmiştir.

Mehmet Akif baytar mektebini bitirdiği yıl, yani 1893 de, Tophane-i Âmire veznedarı Emin Beyin kızı İsmet hanımla evlenmiş ve Mehmet Akif'in İsmet hanımdan iki kızı ile dört oğlu dünyaya gelmiştir.

Eserleri

Safahat 1911

Süleymaniye Kürsüsünde 1911

Hakkın Sesleri 1912

Fatih Kürsüsünde 1913

Hatıralar 1917

Âsım 1919

İstiklâl Marşı 1921

Gölgeler 1933

Link to comment
Share on other sites

İstiklal şairi Mehmet Akif Ersoy, ölümünün 70'inci yılında Başkent ve İstanbul'daki mezarı başında anıldı.

Meclis Başkanı Bülent Arınç, anma törenindeki konuşmasında duygulandı.

Başkent'teki anma töreni, Mehmet Akif Ersoy'un İstiklal Marşı'nı yazdığı ve son yıllarını geçirdiği Tacettin Dergahı'nda gerçekleştirildi.

Törene katılan TBMM Başkanı Bülent Arınç, "Mehmet Akif, Osmanlı geçmişini reddetmeyen ama Cumhuriyete inanmış, Türk toplumunu yücelten ama ırkçılığa karşı çıkmış bu topraklara kendini adamış, yerli, inançlı bir aydın tipidir." dedi.

Arınç, konuşmasında duygulu anlar da yaşadı: "70 milyon seni anıyor sana rahmet okuyor, anneler çocuklara senin adını veriyor o çocuklardan biri de benim torunum olan Mehmet Akif'tir."

Törende ayrıca, "Mehmet Akif Neyi Anlatıyor" konulu kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere ödülleri verildi.

Mehmet Akif, İstanbul'daki kabri başında da anıldı.

(TRT)

Link to comment
Share on other sites

  • 1 yıl yıl...

İstiklal Savaşı'nın çilekeş şairine vefa

Bugün, Mehmet Âkif Ersoy'un vefatının 71. yıldönümü. Âkif için bugün birçok etkinlik gerçekleştirilecek ve son günlerini geçirdiği Mısır Apartmanı'na yıllar sonra plaket yerleştirilecek.

"Çıplak bir tabut geldi. 'Bir fukara cenazesi olmalı' dedim. O anda Emin Efendi Lokantası'nın sahibi Mahir Usta, elinde bir bayrakla cenazeye koştu. Sebebini anlamadım. Yine o anda yüzlerce genç peyda oldu. Üniversitenin büyük sancağına çıplak tabutu sardılar. Ellerimi yüzüme kapadım. Cenazeyi tanımıştım. Al sancakla siyah Kâbe örtüsüne sarılan tabut, üniversite gençlerinin bir ürperme manzarası alan elleri üstünde gidiyordu." Mithat Cemal Kuntay, bundan 71 yıl önce, 27 Aralık 1936'da vefat eden Mehmet Âkif Ersoy'un cenaze merasimini böyle anlatıyor. Resminin arkasına "Rahmetle anılmak, ebediyet budur amma / Sessiz yaşadım kim beni nereden bilecektir." diye yazan Âkif, sessiz yaşasa da, vefatı gazetelerde birkaç satırlık alelade bir haber olarak yayınlansa da unutulmadı. Çok sevdiği milleti, cenazesini hiçbir resmî düzenleme olmadan sahiplendiği İstiklal Marşı şairini yetmiş küsür yıl sonra hâlâ rahmetle anıyor; Safahat hâlâ en çok satan kitapların başlarında yer alıyor. Âkif, anma toplantılarına, sempozyumlara, konferanslara konu oluyor.

Mehmet Âkif Ersoy, vefatının 71. yılı dolayısıyla bugün Beyoğlu Belediyesi ve Türkiye Yazarlar Birliği'nin düzenlediği iki ayrı etkinlikle anılacak. Mehmet Âkif için ilk tören, hastalığı sırasında son günlerini geçirdiği İstiklal Caddesi'ndeki Mısır Apartmanı önünde yapılacak ve bina girişine Âkif'in burada yaşadığını anlatan bir plaket yerleştirilecek. İstiklal Caddesi'nin kalabalığında gözden kaybolan Mısır Apartmanı, bu sayede bir alamet kazanacak. Geçtiğimiz nisan ayında Mehmet Âkif Ersoy'un Mısır'ın başkenti Kahire'de kaldığı Hilvan semtindeki evi ziyaret eden İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, "Milli şair M. Âkif Ersoy'un Kahire'de kaldığı evi yaşatmak Türk milletinin borcudur." demişti. Bu sözler akla "Ülke sınırları içerisindeki Mısır Apartmanı neden müze olmasın?" sorusunu akla düşürüyor. Bugün saat 15.00'te Mısır Apartmanı'nda başlayacak törene Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı Mehmet Doğan ile Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan konuşmacı olarak katılacak. 19.30'da yine D. Mehmet Doğan tarafından Muammer Karaca Tiyatrosu'nda konferans verilecek. Program boyunca Âkif'in şiirleri Atilla Yiğit tarafından piyano eşliğinde seslendirilecek.

Ankara'da Âkif için bilgi şöleni

Mehmet Âkif, Ankara'da ise İstiklâl Marşı'nı kaleme aldığı Taceddin Dergâhı'nda saat 10.00'da başlayacak bir törenle anılacak. Âkif için düzenlenen etkinlikler bunlarla sınırlı değil tabii. Hafta sonunda da Ankara'da "Mehmet Âkif, Dönemi ve Çevresi Bilgi Şöleni" gerçekleşecek. Geçen sene ilki yapılan Mehmet Âkif Bilgi Şöleni'nin ikincisinde 23 ilim ve fikir adamı bildiri sunacak. İlim Yayma Cemiyeti Ankara Şubesi ve Türkiye Yazarlar Birliği'nin düzenlediği bilgi şöleni, 29-30 Aralık günlerinde Odalar Birliği Salonu'nda yapılacak. Açılışı cumartesi sabahı 10.00'da gerçekleşecek bilgi şölenine M. Çetin Baydar, Ali Birinci, S. Hayri Bolay, Mustafa Can, Berat Demirci, D. Mehmet Doğan, İhsan Işık, Mustafa Kara, Turan Karataş, Mustafa Özçelik, Nazif Öztürk, Kâzım Ürün ve Kâmil Yeşil gibi yazar ve akademisyenler katılıyor. Toplantıda sunulan tebliğler kitap halinde yayınlanacak.

Zaman'dan Âkif sergisi

Mehmet Âkif Ersoy'un vefatının 71. yıldönümünde Zaman Gazetesi'nin merkez binasında da bir Mehmet Âkif sergisi açıldı. Sergide şairin Zaman Kitap Editörü Yusuf Çağlar'ın arşivinde bulunan ve Ispartalı Hakkı'ya hitaben yazdığı hiç yayınlanmamış mektupları, Safahat'ın eski yazı ile yedi kitap halinde basılmış ilk nüshaları, Sebilürreşad dergileri, Âkif hakkında yayınlanmış kitaplar, kızı Cemile Doğrul'a ait resmî evraklar, hatıra paraları, tarihî fotoğraflar yer alıyor. Sergi, belgeler eşliğinde Akif'in dünyasına kapı aralıyor.

zaman

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...