Jump to content

Suse Linux


BrightBlade

Recommended Posts

Suse Linux ile ilgili PcLabdan bir yazı;

Beni tam zamanlı olarak Linux kullanmaya ikna eden ilk dağıtım SuSE olmuştu diyebilirim. Windows ile birlikte bir süre Red Hat, bir-iki ufak Mandrake denemesi, elbette Debian, ve dizüstü makinemi almamla birlikte, SuSE. Şimdi Slackware birincil Linux dağıtımım, ama bu benim Linux serüvenim değil; SuSE'yi anlatmaya devam edelim.

SuSE şu anda Novell'a ait. Bunun katkısı hissediliyor, ancak benim görüşüm, bıraksanız SuSE yine bu haline gelebilirdi. Hem açık kaynağın, hem de sahipli yazılım modelinin gücünü arkasına alması süreci hızlandırdı diyebiliriz. Çok hızlı olmasa da güzel görünen bir masaüstü ve bol miktarda alet edevat, bilgisayar kullanımını bir zevk haline getiriyor.

İncelemelerimi yaptığım sistem Şubat 2006 itibariyle 2 yaşına girmiş bir dizüstü. Ekran kartı sıkıntısı nedeniyle Linux masaüstünde bazı güzelliklerden faydalanamıyorum, örneğin transparanlık ve gölgeleri çalıştırdığımda sistemin canı burnuna geliyor. Yavaş diskim de şu ana kadar kurabildiğim en hızlı Linux dağıtımında bile en az 40 saniyelik bir açılış süresi (KDE grafik arabirimi) getiriyor bana, uzun program açılışları da cabası.

Test sistemi

Hp-Compaq nx9005

AMD Mobile Athlon 2400+, 512KB L2 cache

ATI Mobility Radeon 320M, 64 MB paylaşımlı

512 MB DDR-SDRAM

15" TFT

30 GB 4200 rpm sabit disk

CDRW-DVD

Pekiyi SuSE bana neler getirecek? İncelediğimiz SuSe Linux 10.0'da güzel masaüstü ve kullanım dışında, şu bileşenler ilk göze çarpanlar:

o KDE 3.2, SuSE tarafından düzenlenmiş

o Mozilla Firefox Internet Tarayıcı, 1.0.7 sürümü

o OpenOffice.org 2.0 (kurulumda 1.9x'lerden, ilk güncellemeyle 2.0'lara geçiyor)

o KDE kişisel bilgi yardımcıları

o Resimler için: Gimp 2.2.8, Digikam (fotograf albümleriniz için)

o Kmail E-posta yazılımı

o Ktorrent torrent istemcisi

o Kopete anlık mesajlaşma yazılımı; MSN, ICQ ve başka anlık mesajlaşma ağlarına bağlanabiliyor

o Kaffeine ortam yürütücüsü, RealPlayer, çeşitli çokluortam uygulamaları

o K3B CD/DVD yazma aracı

o PDF görüntüleyici

o Bir yığın başka yardımcı araç

Bunlar standart kurulumdan gözümüze çarpanlar. Bir kere masaüstüne düştüğünüzde, karşınızdaki seçeneklere şaşırmanız işten değil. Ek olarak, kurulum ortamlarında başka paketler de sizi bekliyor.

Kurulum – 1 saatte, ihtiyacınız olan herşey...

SuSE'yi bir DVD'den kurdum. Ana sitesinden CD'ler halinde çekmek, veya 100 MB'den az bir temel kurulum dosyasını alarak, ağ üzerinden kurmak da mümkün. Yüksek hızlı bağlantı sahibiyseniz akıllıca olabilir. Hatta dosyaları bir makineye indirip, sonra onu sunucu şeklinde kullanarak, bir ağdaki diğer makinelerinize de kurulum yapabilirsiniz.

Kurulum, mavi ağırlıklı, zarif görünümlü bir ekran ve donanımın saptanmasıyla başlıyor. Mavi ve yeşil her zaman "SuSE rengi" olmuştur zaten. 800x600 ekran çözünürlüğünde olduğu için, LCD ekranımızın tamamını kaplamadı, CRT monitörde kaplayacaktır. Dil seçiminizi ilk başta yapıyorsunuz.

imag0016.jpg

Lisans anlaşmasını kabul edip görevi seçiyorsunuz; kurulum gibi seçenekler gözönündeyken, kurulu sistemi tamir etme gibileri saklanmış. Kurulum arabiriminin genel özelliği bu, temel olarak sistemi kurmanıza yönelik seçimleri yaptığınız pek çok ekranda, "Gelişmiş" gibisinden düğmeler göreceksiniz, bunlara bastığınızda, basit ekrandaki seçimlere ekler çıkıyor. Arabirimi basit tutarken, hala bol miktarda seçenek sağlayan yöntem başarılı gözüküyor. Ancak -daha önce uyardığı gibi- arabirimin bir kısmı Türkçe, bir kısmı İngilizce. Masaüstü seçimi penceresinde üç seçenek çıkıyor karşımıza: "KDE", "Gnome" ve "Diğer". SuSE'nin eskiden beri KDE merkezli bir dağıtım olmasına güvenerek burada KDE işaretledik; size de tavsiye ederiz. İnternette çeşitli yerlerde artık Gnome masaüstünün de SuSE'leştirildiği yazıyor, dilerseniz denemesi bedava.

Kurulumdaki varsayılan seçenekler genellikle güvenli. Donanım tanıma ve kurulacak paketleri seçme kısmında SuSE size önerilerde bulunuyor, diskimizdeki yedek Linux bölümünü ve takas alanını doğrudan görüp kendisini buraya kuracağını belirtti; isterseniz değiştirebilirsiniz. Yalnız diskinizde bir Linux bölümü yoksa bunu oluşturmanız gerekecektir. İşin bu kısmını Windows altında alışık olduğunuz bölümlendirme programıyla yapmanız önerilebilir, Linux disk yapısına alışkın olmayan kullanıcıların SuSE veya başka dağıtımlarda sabit disklerini toptan sildikleri görülmemiş şey değil. Hatta geçen haftalarda birileri Pardus kurulumunda Windows'unu silip, bundan Pardus'u sorumlu tutmuş ve "kimseye tavsiye etmediğini, kurarlarsa Pardus'un diski sileceğini" söylemişti. :rolleyes: Varsayılan seçenekler dışında bol miktarda ayar imkanı var demiştik, tek yapmanız gereken "Gelişmiş" gibisinden butonlara basıp oradan seçmek. Açık ve faydalı yardım metinleri işi iyice basitleştiriyor. Ayrı lisansla gelen bir-iki paketle ilgili onaylamaları da yaptıktan sonra, sisteminizin hızına bağlı olarak yarım saat civarında boş zamanınız var. İster kurulumu izleyin, ister yemeğe gidin...

imag0027.jpg

Dosya kopyalama işlemleri bittikten sonra SuSE kendisini yeniden başlatıyor. Artık sıra ayarları yapmakta. Önce sizden bir "root şifresi" girmeniz istenecek. Bilmeyenler için, root kullanıcısı, Linux'un tanrısıdır. Sistemdeki herşeyi kontrol eder, ve Linux root'un ne yaptığını bildiğini varsayar, öyle ki, root iken sisteme bağlı bütün depolama alanlarını "Emin misiniz?" diye sormadan silmek tek satırlık bir komuta bakar.

imag0035.jpg

Tamamı küçük harflerden oluşan bir root şifresi girdiğimiz için, SuSE biraz dalga geçti :D . İsterseniz daha karmaşık bir root şifresi seçebilirsiniz. Buradan sonra bir süre "online" olacağız. SuSE internet bağlantınızı test edip, varsa güncellemeleri indirmek istiyor. Onaylarsanız bir süre beklemelisiniz, ya da indirmeden devam edip, bu işi masaüstüne düştükten sonra yaparsınız.

Güncelleme kısmı bittikten sonra sizden normal bir kullanıcı oluşturmanızı isteyecektir. Root kullanıcının ne işe yaradığını söylemiştik; Linux'larda sistemi root olarak kullanmak kesinlikle önerilmez. Yanlışlıkla sistemi uçurabilir, birşeyleri silebilir, parmağınızı kesebilirsiniz. Bunun dışında, çalıştırdığınız programlar sizin sahip olduğunuz haklarla çalışır, kötü huylu bir program çalıştırırsanız sistemi ona teslim etmiş olursunuz. Bu kısımda oluşturacağınız kullanıcı günlük kullanımınız için; root haklarına sahip olmak isterseniz "su" veya grafik arabirimde "kdesu" komutuyla root olup, işiniz bitince normal kullanıcınıza geri döneceksiniz.

imag0049.jpg

Otomatik giriş (Automatic Login) işaretli. İşareti kaldırırsanız, sistem açılışında her seferinde parolanızla giriş yapmanız gerekecek. Bilgisayarınızı paylaşıyorsanız işareti kaldırın. Yolun sonuna yaklaştık; donanımla ilgili son onaylarınızdan bir süre sonra masaüstünüzde olacaksınız, sabredin. İlk kurulumda bu kısım birkaç dakika sürebiliyor, tüm ayarları yapıp "anahtar teslimi masaüstü" için gerekli.

Pek bir zorluğu olmadığından, kurulumu biraz kısa tuttuk. Aslında internetten güncelleme dahil 30 civarında adım var. Karmaşık görünebilir, ama SuSE'ye alıştıktan sonra faydasını göreceksiniz. 8-10 adımda tamamlanan basit kurulumlu dağıtımlarda sistemi daha baştan bu kadar ayarlama imkanını kaybediyorsunuz çünkü. Hem arabirim sürekli size yardım ediyor. Windows'un kurulum arabiriminden çok daha başarılı olduğunu söyleyebiliriz; bakalım Vista nasıl olacak... İnternet güncellemesi hariç bir saatten kısa süren bu kurulumun Windows'a göre bir başka avantajı da neredeyse tüm bileşenleriyle bir "çalışma ortamına" sahip olmanız. Bu anlamda da SuSE kurulumda çok daha az zaman istiyor, çünkü diğer tarafta "çıplak işletim sistemi"nizi antivirüslerle, resim vs. programlarıyla giydirmek için saatler harcamanız gerekebilir.

Link to comment
Share on other sites

Masaüstü sizi selamlıyor

Sonunda geldik... SuSE'ye giriş penceresi ve KDE'nin ipuçları pencerelerini kapatın. Hanımlar korkmasın, bu kocaman "kertenkele" iyi huylu bir arkadaş. SuSE'nin simgesi bu sevimli bukalemun.

masaustu0.png

KDE 3.2 tabanlı SuSE masaüstü ortamı oldukça temiz. Şu anda KDE'nin son sürümü 3.5.1, ama SuSE bu görece eski sürümü çok güzel düzenlemiş. Panelde sol altta sık kullanılan uygulamaların simgeleri var, yanında masaüstü seçici, sonra görev çubuğu, sistem çekmecesi ve saat yeralıyor. Standart olarak iki masaüstü geliyor, dilerseniz artırabilir ve bunlara isimler verebilirsiniz. Burada (resimde görünmüyor) sizi karşılayacaklardan biri de otomatik güncelleme. Sağ alt tarafta etkinleştirmek isteyip istemediğinizi soracak, tercih sizin. Yeşil kertenkelemsi simge oluyor kendileri (bukalemun tabii). En sağdakine bakmayın, açar açmaz müzik dinlemeye başladığım için var, az sonra göreceksiniz.

Ana menü sol alt köşedeki yeşil düğmeyle açılıyor. Bir tür "Başlat menüsü" düşünebilirsiniz. Buradan masaüstünde çalışacak programlara ulaşabiliyorsunuz. Bir de arama satırı var; menüde gerçek zamanlı olarak arama yapmaya yarıyor. Linux masaüstlerinin içerdiği alet-edevat sayısı düşünüldüğünde işinize yarayacağı aşikar. Öncelikle donanımımız ne alemde ona bir bakalım.

donanimmenu.png

Aradık ve bulduk! YaST, SuSE'nin kurulumuyla birlikte, ayarlarını da kontrol ediyor. Başta girdiğiniz root şifresini hatırlıyorsunuz değil mi? Bunu isteyecek sizden, sonra da sistemle ilgili neredeyse her şeye ulaşacaksınız. Biz şu etapta donanımı merak ediyoruz.

donanimmenu1.png

SuSE donanımın neredeyse tamamını tanıdı. USB'den bağlanan Samsung ML-1610 modeli yazıcımızın kurulum diskinden bir dosyaya ihtiyaç olacak, grafik kartının 3B özelliği açık, touchpad çoklu-parmak tıklama gibi eklentileriyle birlikte doğru çalışıyor, ve işlemcimiz şu anda 530 Mhz. Mobil işlemcinin hızını doğru şekilde ayarlayabiliyor. Küçük bir hata dışında her şey yerli yerinde; kurulumda fare takmamıştık, ikinci çalıştırmada fare takınca touchpad devredışı kaldı, SuSE de işaret aygıtını bulamadığından yakınıp grafik arabirime girişi engelledi. Sorun yaratmayacak bir hatacık. Bununla birlikte sürüm notlarını okusanız iyi edersiniz, nVidia 6-serisinden bazı kartların 3B özelliğiyle ilgili geçici bir sorundan bahsedildiği gözüme çarptı.

Donanım konusunda içimizi rahatlattıktan sonra masaüstü ortamına geri dönelim. "My Computer" simgesi hemen göze batıyor. Fazlaca Windows-vari olmuş burası, ama yeni kullanıcıların alışmasına küçük bir katkı sağlıyor. Disk bölümlerimiz görülmüş, ayrıca bir de dijital kamera USB çıkışına bağlı durumda. Bu kadar dolu göründüğüne bakmayın, bizde şu anda 12 tane disk bölümü var, sizde de sadece var olanlar gözükecektir.

mycomputer1.png

Buradan makinenize bağlı depolama alanlarını görebiliyorsunuz. Hemen yanındaki "Yerel Ağ Tarama" simgesi, evinizdeki veya işyerinizdeki çeşitli türde ağlara bağlanmak için temel düzeyde ulaşım sağlıyor. Samba, Windows ağınıza bağlanmanıza yarıyor mesela.

SuSE menüsünden girdiğiniz Kontrol Merkezi, masaüstünüzle ilgili bol miktarda ayar yapmanızı sağlıyor. Linux masaüstleri son derece özelleştirilebilir şeyler, bu yüzden kendinize uygun ayarlar bulmanız hiç zor değil, tabii seçeneklerin arasında kaybolmazsanız. Güncel bir sisteminiz varsa özellikle şeffaflık gibi bölümlere dikkat etmenizi öneririm. Görev çubuğunu üste almak isteyebilirsiniz belki, pencerelerin aşağıdaki panelin üstünü örtmesine izin verirseniz kullanım açısından genişçe bir alanınız olur. Yani, ben öyle kullanıyorum demek istedim.

Bileşenler – Neyi, nasıl yapacaksınız...

SuSE'nin, diğer yaygın dağıtımların çoğu gibi bol miktarda araç ile geldiğini biliyorsunuz artık. SuSE menüsünden girdiğinizde en üstte oyunlar bölümü var. Pek fazla oyun yok tabii, ve büyük şeyler de değiller, ara sıra eğlencelik olabilir. Hemen altında grafik programlarına geçelim.

resimprg.png

Alttaki paneli, sağ tarafındaki oka basıp gizledim. Resimde meşgur Gimp'i ve fotograf albümlerinizi yönetmek için kullanabileceğiniz digiKam'ı görüyorsunuz. Gimp, Photoshop üstatlarının ihtiyaçlarını karşılar mı bilemem, ama tanıdığım neredeyse herkesin resim ihtiyaçlarını fazlasıyla karşılar görüşündeyim. Resimlerinizi kesip biçmek, çeşitli efektler vermek ve bolca dosya biçiminde kaydetmek mümkün. digiKam ile kameranızı tanıtabilir ve resim albümlerinizi düzenleyebilirsiniz. Ayrıca tarayıcı için bağlantısı da var, elinizdeki resimleri tarayıp albümlerinize eklemek için.

Buradaysa internet programlarının bir kısmını görüyorsunuz. Mozilla Firefox'u anlatmanın gereği yok herhalde.. Ktorrent bir torrent istemcisi. Büyük dosyalarda çuvalladığına tanık olduğum için ben kullanmıyorum, ama denemeye değer. Kopete ise penceresinde gördüğünüz üzere çok miktarda protokolü destekleyen bir anlık mesajlaşma yazılımı. Aynı anda birden fazla MSN ve/veya diğer protokollerden hesaplarınız etkin olabiliyor, bir dönem 2 MSN hesabım, 2 ICQ hesabım, bir de Yahoo hesabımı aynı anda kullanıyordum. Kopete'nin bence en büyük sorunu, dosya almakta sıkıntı yaratabilmesi. Birkaç saattir kesik olan internet bağlantım geldiğinde kamera durumunu da test edeceğim ama Türk Telekom izin verir mi bilemiyorum.

cokluortam.png

Çokluortam programları da basit tutulmaya çalışılmış görünüyor. Resimde sol üstte Real Player var. Kaffeine Player, Media Player'ın karşılığı sayılabilir, ama kişisel görüşüm biraz yetersiz olduğu yönünde. İlk açılışta Kaffeine'in verdiği uyarı bu durumu bir yere kadar açıklıyor; potansiyel patent sorunları. Şu haliyle bazı video dosyalarını oynatamayabilirsiniz, mesela Windows Media 9 ve çok yeni Real Video türleri. Slackware'de bu durum için kullandığım ilaç, MPlayer ve önerdiği kodlayıcı/kod çözücüler. Oynatma listeleri oluşturarak kendinizi avutabilirsiniz veya... Müzik meselesi Amarok'la halledilmiş. Amarok şarkı listeleri oluşturma, albüm yönetimi, şarkı sözleri gibi yetenekleri olan bir müzik oynatıcı. Kişisel tercihim Juk ama SuSE'yle gelmemiş. Her durumda Amarok yeterli denebilir.

Çokluortamdan devam ediyoruz. Bu pencerede ses CD'si oynatmaya yarayan kscd sol altta, mp3 (daha doğrusu lame), ogg gibi sıkıştırmaları kullanabilen ses kodlayıcı kaudiocreator ve CD/DVD yazmak için K3B'yi görüyorsunuz. Kaudiocreator müzik CD'si arşivinizi bilgisayarınıza aktarmak için kullanışlı olabilir, internetteki veritabanlarına bağlanıp sanatçı ismi, albüm adı gibi bilgileri otomatik olarak dahil edebiliyor. K3B ise Nero'nun karşılığı diyebiliriz. Artık CD/DVD'lerinizi onunla yazacaksınız. Çokluortam menüsündeki diğer girdiler ise TV izlemek veya ses kaydetmek gibi görevleri gerçekleştiren programlara çıkıyor.

En sevdiğim iki bölümden birine geldik: Ofis menüsü. OpenOffice.org yerini almış elbette, bu kapsamlı ofis paketinin 1.x.x serisinden bir sürümünü çok önceden incelemiştik, becerebilirsem 2.0.x sürümüyle ilgili bir inceleme de gelecek, taslakları aylardır duruyor. Kontact özellikle değinmek istediğimiz program. KDE altında e-posta, RSS okuyucu, takvim, masaüstü notları (post-it benzeri), ajanda gibi bileşenler mevcut, bu haliyle bütün bir masaüstü ortamını sağlıyor. Kontact, tüm bu bileşenlerin biraraya toplanması olarak görülebilir.

Girişte özet sayfasını görüyoruz. İlk kez açtığımız için bir karşılama ekranı bu. Sonraki açılışlarında bir özet görünümü bizi bekliyor olacak

Özet görünümü, sizin belirlediğiniz bir zaman içinde hayatınızı nasıl düzenlediğinizi gösteriyor. Ekran görüntüsünden, %60'ı bitmiş bir işim olduğunu, bir arkadaşımın yarınki doğumgününü, tüm postalarımı okuduğumu görüyorum. Bunlar aslında Kaddressbook, Kmail gibi bileşenlerden alınan bilgiler. Kontact'ın temel görevi işte bu entegrasyon. Maddeler halinde yazarsak:

* Elektronik posta istemcisi

* Bağlantılar: Arkadaş, iş, aile gibi gruplara bölebileceğiniz bir tür adres defteri. Kayıtlı insanların diğer bilgilerini de girebiliyorsunuz, böylece size doğumgünlerini veya diğer özel günleri hatırlatabiliyor.

* Takvim; burada haftalık -veya daha uzun sürelik- planlarınızı kaydedebilirsiniz. Yine özet görünümünde hatırlatılacaktır.

* Süren işlerinizle ilgili kayıtlar alabilirsiniz.

* Günlüğünüz.

* Masaüstü yapışkan notlarınız. Bunları ayrı bir program olarak çağırınca sistem çekmecesinde (sağ altta) yer alıyor ve masaüstüne sarı not pencereleri atıyor. Kontact bu notları topluca görmenizi de sağlıyor.

* Haberler, RSS beslemelerini kaydederseniz RSS okuyucu özelliğini sunuyor.

* Taşınabilir cihazlarla senkronizasyonu sağlayan bir bileşen daha.

Kontact, bunların dışında, genişleme imkanı da sunuyor, örneğin yine bir KDE paketiyle gelen hava tahmin gözlemcisi, Kontact özet görünümünde karşınıza çıkabiliyor. Halihazırda kullandığınız kişisel bilgi yöneticisi yazılımından veri almak, Thunderbird adres defterinizi aktarmak da mümkün.

Yardımcı Programlar menüsü oldukça sadeleşmiş. Burada eskiye dönmekte fayda var; geçen seneye kadar KDE menülerinin karmaşıklığından yakınılıyordu. Gerçekten de kullanmak istediğini veya istemediğiniz bir yığın program bu menülerde istiflenmişti. Menüler daha sonra sadeleştirildi, bazı fonksiyonlar tamamıyle kaldırılıp, bunları gruplandıran uygulamaların içine gömüldü, Kontact gibi. Gözönünden kaldırılamayanlar ise Yardımcı Programlar altına konulmuş gibiydi, bu da bu menü girdisini aşırı kalabalık yapıyordu. SuSE'de toparlanmış.

Link to comment
Share on other sites

Sistem menüsü ise Yardımcı Programlar'dan bile karmaşık. Temel olarak uzak masaüstü bağlantısı gibi birkaç araç dışında, YaST girdisi önemli. YaST ile SuSE Linux altında hemen hemen bütün kontrollere ulaşıyorsunuz.

YaST belki de SuSE'nin en büyük silahı. Mevcut donanım ayarlarından yazılım ekleme/kaldırmaya, ateş duvarından çeşitli sunuculara, bir bilgisayara kolayca takla attırmak için gereken hemen hemen her şey YaST menülerinde bulunabiliyor. Program ekleme/kaldırma, yerel sürücüler yanında, çeşitli ağ kaynaklarından da program kurmanıza yardımcı olacaktır.

Sonuç: SuSE gerçekten hazır galiba...

Beğenmediğimiz yönleri yok mu? Var elbette. En kötüsü, tamamen Türkçe olmaması. Gerek kurulum, gerekse masaüstünde yarı Türkçe yarı İngilizce girdiler ve iletiler göze batıyor. Bunun bir kısmı KDE'nin ilerleyen sürümleriyle çözülüyor ama SuSE gibi bir dağıtım için yerelleştirmenin olmaması, akla topluluk desteğinin biraz zayıf kaldığını getiriyor. Bunun dışında patent sorunları nedeniyle bazı DVD'lerinizi izleyemeyebilirsiniz; benzer başka bileşenler de dahil edilememiş. Bu aşamada SuSE'yi suçlamak yersiz olur; onları kendiniz bulmalısınız. Donanım tanıma mükemmel değil ama çok iyi çalışıyor; tek bir sürücü CD'si koymadan, incelemenin yapıldığı makinede mevcut neredeyse tüm donanım tanındı, yazıcı ise tanındı mı tanınmadı mı anlayamadık :rolleyes: . Tanımasa bile sürücü CD'sinden tanıyor (adam gibi Linux desteği veren Samsung'a tebrik ediyor, vermeyenleri ayıplıyoruz). Slackware gibi dağıtımların yanında yavaş kalıyor fakat kolay kullanım için ödenecek uygun bir bedel; ayrıca güncel bir sistemde bu yavaşlığı hissetmeyeceksiniz.

İçinde barındırdığı paketler ve normal ev kullanıcısının ihtiyaç/bilgi seviyesinin gereklerini yerine getirmesi nedeniyle, SuSE Linux'un başarılı olduğunu söyleyebiliriz. İndirmek isteyenler için birkaç bağlantı da verelim, özellikle Novell satın aldıktan sonra işler biraz karıştı. SuSE'nin birkaç sürümü var. Ticari olanlar daha çok Novell'deyken, geri kalanı opensuse adıyla dağıtılıyor. Opensuse'nin de iki sürümü var, birincisi deneme sürümü, ikincisi ise Açık Kaynak sürümü. Deneme sürümünde açık kaynak lisansına sahip olmayan yazılım da bulunurken, açık kaynak sürümünde sadece açık kaynak lisanslı yazılım var. Bununla birlikte, eksik kaldıklarınızı internetten istediğiniz zaman indirebilirsiniz. Daha fazla program bulmak isteyenlere packman yardımcı olabilir. MPlayer indirmek isterseniz de packman'e gidin(kesinlikle tavsiye edilir, Kaffeine yeterli değil).

Emirhan Döngel

Link to comment
Share on other sites

  • 7 ay sonra...

kullanım açısından windowsa çok yakın bir sistem...ama tek cd yada dvd de kapsamlı linux nasıl olur Knoppix i deneyin görün :p

Kurulum istemez live cd/dvd olarak mevcut.direk cd den çalışır.tabi isteyen kurabilirde yine aynı cd/dvdden...

isteyen burdan bakabilir.

cd olarak...

türkçe dil desteği vardır.cd/dvd den sistemi açarken ilk ekranda(siyah ekranda) "knoppix lang=tr" yazıp enterlarsanız sistem türkçe olarak açılır.aksi halde ingilizce olarak açılır.

Please register to see this content.

Link to comment
Share on other sites

Almanya'nın en gelişmiş OS'lerinden olan SuSE Linux Novell ile birleştikten sonra Avrupayı iyice kasıp kavurmaya başladı, Deutsch Bahn, Banka, Okullar, Devlet Kuruluşları vs. SuSE kullanıyor... Hiç bir eksiği yok!

Link to comment
Share on other sites

  • 9 ay sonra...

Suse Linux 10.1 final Released

Download URLs for the torrents of the ISOs:
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/SUSE-Linux-10.1-GM-i386.torrent
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/SUSE-Linux-10.1-GM-ppc.torrent
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/SUSE-Linux-10.1-GM-x86_64.torrent

Download URLs for the Add-On Media torrent:
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/SUSE-Linux-10.1-GM-Addon-BiArch.torrent
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/SUSE-Linux-10.1-GM-Addon-ppc.torrent

Download URLs for the full ISOs:

x86 architecture (Intel 32-bit) architecture:
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/iso/SUSE-Linux-10.1-GM-i386-CD1.iso
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/iso/SUSE-Linux-10.1-GM-i386-CD2.iso
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/iso/SUSE-Linux-10.1-GM-i386-CD3.iso
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/iso/SUSE-Linux-10.1-GM-i386-CD4.iso
http://download.opensuse.org/distribution/SL-10.1/iso/SUSE-Linux-10.1-GM-i386-CD5.iso[/CODE]

Link to comment
Share on other sites

  • 1 ay sonra...

linuxların hemen hemen hepsinde aynı programlar mevcut. Ben pardus kullanıyorum ve gayette memnunum

aralarındaki farklar kurulum süreleri ve kullandıkları masaüstü yazılımları. kde herkezin kolay alışabileceği bir masaüstü ortamı bu suse de de var pardus tada niçin suse u seçeyim

Link to comment
Share on other sites

  • 6 ay sonra...

Suse, Mandrake, Turkix, Ubuntu, Pardus kullandım. Şu an UbuntuME yüklü. Hepsinin kendine göre güzel ve eksik yanları var. Pardus'u kurdum -2008 0lanı- ancak grafik ortamda başlamadı. Ubuntu internet bağlantısını yapamadı ek işlemlerle yapabildim. Pardus'a devlet kuruluşları tarafından destek verilirse -ki şu an Windows- çok daha mükemmel olabilir. Özellikle Zemberek Türkçe desteği çok iyi. Kullanımı en rahat olanı Turkix idi ancak Pardus projesiyle ortadan kalktı. Bence en güzeliydi.

KDE mi yoksa GNOME mi diye tartışılsa daha yararlı bir tartışma olurdu. Sonuçta Suse de Pardus da KDE masaüstü ortamı kullanıyor. Mesela; Ubuntu GNOME, Kubuntu KDE kullanıyor. GNOME sistemi fazla kasmıyor ama pencere yönetimi KDE kadar güzel değil. Bence denemeli ve öyle karar verilmeli. Windows'un mavi ekranı varsa Ubuntu'nun beyaz ekranı var bilginize.

Link to comment
Share on other sites

Öncelikle suse KDe kullanıyor ubuntu genome kullanıyor diye birşey yok istedğiniz takdirde kurulumda suseye de genome veya başka bi masaüstü yöneticisi kurabilrsiniz aynısı ubuntu için de mevcut bilginiz olsn.

Link to comment
Share on other sites

Archived

This topic is now archived and is closed to further replies.

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...