sabırtası

Yengeç nebulasının pulsarından çıkan enerji bilimadamlarını şaşkına çevirdi. Boğa takım yıldızındaki Yengeç nebulasının ortasındaki pulsarın yaydığı enerjinin yoğunluğu, uzay cisimleri konusundaki mevcut fizik teorilerini alt üst etti. Amerikan bilim dergisi Science'da yarın yayınlanacak araştırmaya göre, pulsardan (periyodik elektromanyetik dalgalar yayan gökcisimleri) çıkan gama ışınlarının gücünü 100 milyar ila 400 milyar elektron-volt (GeV) olarak ölçen astrofizikçiler, bundan önce azami 25 GeV yapılan tahminlerden dolayı, büyük şaşkınlığa uğradılar. Bilimadamları, böylesine bir enerji yoğunluğunun, güneş ışınlarınınkinden bir milyar kat daha fazla olduğunun altını çizdiler. Gözlemi yapanlardan California Üniversitesi Fizik Bölümü Doçenti David Williams, "Yengeç nebulasının uzun yıllardır yapılan gözlemlerinden ve çok miktardaki verinin toplanmasının ardından, mekaniğini daha iyi anlayabiliyoruz, fizik modelleri bu pulsarın ışın yayma yoğunluğunun üstlü bir düşüş gösterdiğini, 10 GeV'in biraz üzeri olabileceğini ortaya koyuyor" derken, bu pulsarın 100 milyar elektron-voltu aşan nerejiyle gama ışını yaydığını ölçmelerinin kendileri için büyük sürpriz olduğunu söyledi. Gözlem, Arizona eyaletindeki Whipple gözlem üssünde bulunan dört VERITAS (Very Energetic Radiation Imaging Telescope Array) teleskobuyla yapıldı. Yengeç nebulasının pulsarı, kendi çevresinde saniyede 30 kez dönen bir nötron yıldızı. Bu pulsar, 1054'te meydana gelen dev süpernova patlamasında dev yıldızın sönen çekirdeği. Bu ani kozmik felaket, Dünya'dan 6 bin 300 ışıkyılı uzaktaki çok ışıklı süpernova kalıntısı Yengeç nebulasının doğumuna neden oldu. Uzayda bulunan gaz bulutsularına verilen isim olan nebula (bulutsu) yıldızlar arasında bulunan boşluklarda yer alan ve yıldızların yaydıkları ışık enerjisi ile görünür hale gelen yoğun gaz ve toz bulutları olarak tanımlanıyor. [img]http://www.veteknoloji.com/resimler/haberler/20111007102139_uzay.jpg[/img] [quote]Kaynak:http://www.veteknoloji.com/bilimadamlarini-saskina-ceviren-olay-46289-7-.html[/quote]

Toshiba Japonya'nın ünlü elektronik fuarı öncesi yaptığı duyuru ile sektörün dikkatini üstüne çekti. Japonya'da yarın başlayacak olan ünlü Ceatec expo elektronik eşya fuarından önce bir lansman yapan Toshiba dünyanın ilk gözlüksüz olarak izlenebilen 3D televizyonunu tanıttı. Regza ismi verilen televizyon aslında aynı isimdeki üstün teknolojili ürün serisinin bir parçası. 55inçlik LED TV dünyada ilk defa QFHD teknolijisini destekleyen 3,840×2,160 piksel çözünürlüklü 4X Full HD cihaz. TV paneli 5000:1'lik kontrast oranını destekliyor ve tek bir tuş ile 2D ve 3D görüntü teknolojileri arasında geçiş yapabiliyor. 55 inçlik ekranda gözlüksüz 3D keyfi yaşatacak bu cihazın ne zaman dünya pazarına sunulacağı belli değil ama Japonya'da Aralık ortasında yaklaşık 11.200 dolardan satışına başlanacağı açıklandı. [img]http://www.veteknoloji.com/resimler/detay2011/3d-1.jpg[/img] [quote]Kaynak:http://www.veteknoloji.com/ilk-gozluksuz-izlenen-3d-televizyon-resimli-46189-8-.html[/quote]

Yeni 55 inç TV'nin çözünürlüğü 3840 x 2160. Avrupa'da piyasaya çıkmaya hazırlanan yeni televizyonunun çözünürlüğü, Full HD'yi çok kıskandıracak! Yenei TV'nin boyutu 55 inç ve çözünürlüğü de 3840 x 2160. 3D destekli TV'nin LED aydınlatmalı olduğunu da belirtelim. TV ilk olarak Avrupa pazarına sunulacak fakat Japon'ların daha erken edinme ihtimalleri de yok değil. Regza 55X3 model adına sahip olacak TV Full HD'nin dört katı çözünürlük sunuyor ve gözlüksüz 3D teknolojisiyle geliyor. Fakat televizyonun 3D içeriği sadece 720p çözünürlükte görüntülemesi en büyük eksikliği. Japonya'da satılacak modelde dört adet HDMI, beş adet dijital tuner ve 5000:1 kontrast oranı olacak. İçerik oynatımı için iki adet USB portu da unutulmamış. Sharp'ın daha önce piyasa sürdüğü standartlara henüz ulaşamamış olan TV'nin Japonya satış fiyatı 7500 £ olacak. [quote]Kaynak:http://www.veteknoloji.com/full-hd-de-neymis-46301-8-.html[/quote]

Yerli mucitlerimize imkan verildiğinde neleri başarabileceklerine müthiş bir örnek… Kayserili sanayici Hasan Basri Özdamar, geliştirdiği tek silindirli, yakıttan yüzde 40 tasarruf sağlayan enjeksiyonlu motoruna Uluslararası Patent Enstitüsünden onay aldı. Türk mucitten müthiş icat Özdamar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 33 yıldan beri motorlar üzerine çalışmaları bulunduğunu, şimdiye kadar onlarca buluşu olduğunu, ancak 22 yıldan beri üzerinde çalıştığı tek silindirli yüzde 100 yerli motoru üretmeyi başardığını bildirdi. Yeni hedefinin ise bu motoru yerli otomobil üretiminde kullanmak ve ABD’li General Motors ile işbirliği yaparak seri üretimi gerçekleştirmek olduğunu belirten Özdamar, yıllardır hayalini kurduğu yerli ve çok tasarruflu yüzde 100 yerli ay yıldız armalı HBO (Hasan Basri Özdamar) Türk motoruna Uluslararası Patent Enstitüsünden onay almanın onurunu yaşadığını söyledi. MOTORDA DEVRİM Özdamar, ürettiği motor ile motor sisteminde büyük değişikler yaptığını da belirterek, şöyle konuştu: ‘Ürettiğim motor ile alışkanlıkları alt üst ettim. Çünkü şimdiye kadar alışılagelmiş motor anlayışını değiştirdim. Yani 150 yıldan beri dünyada kullanılan ‘Otto’ dediğimiz benzinli motorlar ile ‘Dizel çevrimli’ motorlarda sistemler hep aynı. Biz motorun iç yapısını tamamen değiştirdik. Yani motorun kalbini, ciğerini değiştirdik. Son 150 yılda yapılan değişikler aksesuar değişikliklerdi. Biz devrim gibi bir değişiklik yaptık. Bizim motorumuz inanılmaz derecede çevreci, yüzde 40 civarında tasarruf sağlıyor. Onlarca motor yaptık, bu motorlar istendiğinde benzin, istendiğinde de dizel, doğalgaz veya diğer yakıtlar rahatlıkla kullanılabiliyor.’ EN BÜYÜK DESTEKÇİM CUMHURBAŞKANIMIZ Kendisine en büyük desteği Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün verdiğini belirten Hasan Basri Özdamar, ‘Proje aşamasında, motoru çalıştırırken devlet büyüklerimiz de zaman zaman gelerek motorla ilgili çalışmalarımı yerinde gördüler. Onların huzurunda motoru çalıştırdım. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül, patenti alana kadar motorla ilgili bilgileri kamuoyu ile fazla paylaşmamamı tavsiye etmişti. Kendisi büyük ilgi gösterdi. Heyet kurdurdu. Şimdiye kadar en büyük destekçim Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül idi. Artık patenti aldık. Sanayi Bakanımız Nihat Ergün, bu motoru yerli Türk arabasında kullanmamı istedi. Şimdiye kadar motorla ilgili çalışmalarımızı çok gizli yaptık. Çalışmalarımız ilgili çevrelerce dikkatle izlendi. Ben hazırım, şimdi yerli otomobilin prototipi yapılacak. Ardından da seri üretime geçebilmek için çok hızlı ARGE çalışması yapmamız gerekiyor’ diye konuştu. Özdamar’ın Kayseri Organize Sanayi Bölgesinde kurulu Otoser Otomotiv Makine ve Sanayi Ticaret Anonim Şirketinde geliştirdiği HBO motorunu ve deneme çalışmalarını bugüne dek Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer de yerinde izledi. EN BÜYÜK HEDEFİNE ULAŞTI Sanayici olan eski Kayseri Milletvekili Şaban Bayrak da, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hasan Basri Özdamar’ın dünyada eşine az rastlanır bir sanayici olduğunu belirterek, şunları söyledi: ‘Hasan bey, benim yıllardan beri arkadaşım. Son yıllarda çok sık görüşüyoruz. Yeni geliştirdiği motoru ile ilgili tüm çalışmalarını ben de yakından takip ettim. Her aşamasını hem görüntü olarak kaydettim. Hem de aşama aşama fotoğrafladım. Şimdiye kadar bu güzel çalışmalarını kimseye anlatamamıştı. Anlattığında da kimse inanmıyordu. Sayın Cumhurbaşkanımıza bu durumu anlattım. Bizi Köşk’e davet etti. Devlet Planlama Teşkilatı (DPT), TÜBİTAK, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı ve üniversite hocalarıyla bir toplantı yaptık. Bu toplantı neticesinde projenin devletin koruması altına alınması ve desteklenmesi gerektiği fikri ortaya çıktı. Ömrünün büyük bir kısmını motorlara verdi. O’nun en büyük hedefi, dünyada kullanılan hali hazırdaki dizel ve benzinli motorlarda çevreyi kirleten ve enerjinin büyük bir kısmının boşa gitmesini sağlayan yanlışlığı düzeltmekti. Kendisi son 22 yıldan beri üzerinde çalıştığı HBO motoru ile bunu ispat etmiş oldu.’ Bayrak, Özdamarlar’ın yaptığı motorun dünya tarihinde bir ilk olduğunu da belirterek, ‘Bu motorun gaz emisyonu sıfıra yakın. Yakıttan yüzde 35-40 tasarruf sağlıyor. Motor gücünü yüzde 30 artırıyor ve yüzde 12 tork artışı sağlıyor. Tüm bu özellikleri ile motorun dünyada eşi benzeri yok’ diye konuştu. ÖZDAMAR KİMDİR? Hasan Basri Özdamar, 1946′da Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesine bağlı Kılıçmehmet köyünde doğdu. İlköğretim ve teknik liseyi ve sonra da 3 yıllık Elektrik Tekniker Okulu’nu Kayseri’de bitirdi. 1967 yılında Ankara Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi’ne girdi, 1972′de makine mühendisi oldu. Özdamar, çeşitli firmalarda yöneticilik yaptı. Halen kurduğu otomotiv makine, elektrikli ev aletleri ve elektrik motorları alanlarında aktif olarak üretim yapan 4 şirketin Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdürüyor. Evli ve 4 çocuk babası Hasan Basri Özdamar, 1978 yılında üretime ilk olarak mini çamaşır makineleri ile başladı. Özdamar’ın bazı buluşları Türkiye’deki üniversitelerin teknik bölümlerinde ders konusu olarak işleniyor. Hasan Basri Özdamar’a ait buluşlardan özellikle ‘Döner Pernolu Motor’ literatüre geçerken dünya çapında tanındı. [quote]Kaynak: http://www.teknoloji-haber.net/[/quote]

[img]http://3.bp.blogspot.com/-UfEwHsWlcmI/TcO8aVVaVHI/AAAAAAAAFx0/R20mW0fDzWc/s1600/hediye-paketi.jpg[/img] Buda hediyen

Fujitsu-Toshiba ortaklığında üretilen Arrows Z ISW11F, epey dikkat çekecek gibi görünüyor. Fujitsu-Toshiba tarafından duyurulan Arrows Z ISW11F, hem şekli, hem de teknik nitelikleri ile ilgi çekiyor. Flamingo'yu andıran tasarımıyla göze çarpan akıllı telefon; gücünü 1,2GHz çift çekirdekli işlemciden alıyor, 4,3inçlik 1280x720 çözünürlüklü LCD dokunmatik ekranı ve 13MP (1080p video kaydedebilen) arka kamerası ile ön plana çıkıyor. Bu güçlü teknik özelliklerin yanı sıra su geçirmez kasaya sahip olacağı belirtilen Arrows Z ISW11F muhtemelen Japonya dışında satılmayacak. Japonya'da Kasım 2011'de satışa sunulacak olan Fujitsu-Toshiba Arrows Z ISW11F'in fiyatı hakkında resmi bir açıklama yapılmadı. [quote]Kaynak: http://www.teknolojide.com/arrows-z-isw11f_5958.aspx[/quote]

Nükleer felaketle sarsılan Japonya'ya özel akıllı telefon üretiliyor. Japonya'nın en büyük mobil servis sağlayıcısı NTT DoCoMo, bu radyoaktif krize uygun bir akıllı telefon üreteceğini duyurdu. Bu akıllı telefon, kullanıcının bulunduğu ortamdaki radyoaktivite seviyesini tespit edebilecek. Bahsedilen akıllı telefonun sadece ortamdaki radyasyonu değil, kişinin alkol düzeyini de ölçebileceği belirtiliyor. Ortamdaki radyasyonu ölçümleyebilmek kişilerin psikolojisine olumlu etki eder mi bilemeyiz, fakat teknolojinin bu düzeyde geliştiğini görmek sevindirici. Umarız Japonya içinde bulunduğu nükleer felaketin yaralarını çabucak sarar. kaynak: techno-labs

Çok teşekkürler halloldu. İlginç bir haber paylaşmak istemiştim sağolun.

Konu başlığını değiştiremiyorum. Depremden kapsülle korunma olarak değiştirir misiniz?

Bir Japon şirketi deprem ve tsunamiden korunmak için kapsül tasarladı. Tsunami'de 20 bini aşkın kişinin hayatını kaybettiği Japonya'da yeni bir felakete karşı hazırlık yapıyor. Japonya'da deprem ve tsunami için çok yararlı olabilecek hayat kurtarıcı kapsül olan mini bir "Nuh Gemisi" geliştirildi. Büyük bir topa benzeyen kapsül 4 kişi alıyor. Nuh Gemisi, Japonya'da 11 Mart depreminden sonra 37 metre yüksekliğinde dalgalar oluşturan dev tsunami gibi felaketlere dayanacak güçte. Yoğunlaştırılmış cam elyafından üretilen kapsülde küçük bir pencere ve hava soluma delikleri mevcut. "Nuh Gemiciği"nin üretimini eylül başında tamamlayan şirket, şimdiden 600 adet sipariş aldı bile. [quote]Kaynak:http://www.teknolojide.com/tsunami-ve-depremden-kapsul-le-korunma_5983.aspx[/quote]

800 milyon kullanıcılı sosyal ağın yeni özelliği Facebook Timeline, bazılarının hoşuna gitmedi. Facebook geçtiğimiz haftalarda düzenlediği f8 geliştiriciler konferansında yeni özelliği Facebook Timeline ’ı duyurdu. Kullanıcılar bu özellik sayesinde dijital ortama aktarılmış anılarıyla ilgili her şeyi tek bir sayfada görebiliyorlar. Timeline’la ilgili “ne zaman olacak?” diye sürekli kendime sorduğum bir hadise sonunda gerçekleşti. Timelines adlı bir şirket, ticari unvanı ihlal edildiği gerekçesiyle Facebook’a dava açtı. Timelines Şirketi Timelines, 2006’dan bu yana Timelines.com Internet sitesini elinde bulunduran bir şirket. Sitenin amacı; 1. Dünya Savaşı gibi önemli tarihi olayları tek bir zaman çizelgesinde göstermek. Şirket, ticari unvanının ve tasarımının ihlal edildiğini öne sürüyor. Ortaya atılan bir diğer iddiaysa; Facebook’un Timeline özelliğiyle, Timelines.com’un Facebook sayfasından trafik çalmaya çalışması. Eminim 800 milyon kullanıcılı bir sosyal ağ, yalnızca 851 beğeneni olan bir sayfanın trafiğini engellemeye çalışıyordur. kaynak: techno-labs

Amerikalı bilim adamları karbon nanotüplerle, görünmezlik kalkanı oluşturdu. Nanoteknoloji büyük gelişme vaadettiği bir çok dal gibi fizikte görünmezlik alanında da iddialı. Bilinen en sağlam malzeme olma özelliğine sahip karbon nanotüpler, görünmezlik araştırmalarında başrolde. Amerikan Dallas Üniversitesi'ndeki araştırmacılar çok yüksek ısıya dayanabilen, aynı zamanda da çok hafif olan bu malzemeyle görünmezliği gerçekleştirdi. Yapılan işlem basit: iki uzun karbonnanotüp aşırı ısıtılıyor ve çevresinde oluşturulan sıcak havayla bir ısı perdesi meydana getiriliyor. Böylece, nesnenin görünürlüğünü sağlayan ışık, çevresinden dolanıyor, optik yanılsama ile nesne görünmez oluyor. Bu ısı perdesinin bir özelliği de sesleri emebiliyor olması... sistem özellikle sualtında daha iyi sonuç veriyor. Bu yönüyle de, gelecekte denizaltıların yerinin elirlenmesinin önlenmesi gibi askeri projeler açısından büyük ümit vaadediyor. bilim adamları , daha önce Harry Potter'ın görünmezlik pelerinini, ışığı bükerek, nesneleri büyük ölçüde görünmez kılan esnek bir film tabakası üreterek gerçek kılmışlardı. Askeri bir başka görünmezlik çalışmasında da, tank gibi araçların, çevrenin parçasıymış gibi algılanmasını ve seçilmemesini sağlayan kızılötesi bir kalkan da test edilmişti. Kaynak: http://www.teknolojide.com/gorunmezlik-kalkani_5989.aspx

Nice yıllara

Sevdiği varsa bırak mutlu olsun derim

Yetkin Dikiciler, Teoman Kumbaracıbaşı, Beste Bereket, Jehan Barbur gibi başarılı isimlerin rol aldığı "Şems!.. Unutma!.."; Şems'in kaybolmasının ardından, altı kişinin hesaplaşmalarını ele alıyor. Yetkin Dikiciler, Teoman Kumbaracıbaşı, Sinan Tuzcu, Sema Keçik, Beste Bereket ile Jehan Barbur rol aldığı "Şems!.. Unutma!.."; tüm zamanların en büyük düşünürlerinden Mevlana ile ruh ikizi Şems'in hikâyesini, onlar yokken yaşananlara odaklanarak anlatıyor. Ailenin kutsallığını, örtbas edilenlerini, unutturulmak istenenleri sorgulayan "Şems!.. Unutma!.."; 13. yüzyıl Konya'sında bir gece, Mevlana'nın evine konuk gelen bir hikâyecinin, o evdeki bütün düzeni nasıl değiştirdiğini sahneye taşıyor. Özen Yula'nın yazıp yönettiği "Şems!.. Unutma!.."nın koreografisini Cihan Yöntem üstleniyor. Müziklerini Jehan Barbur ile Cenk Erdoğan'ın hazırladığı Oyunda, Mert Önal canlı perküsyon performansı sergiliyor. Utku Demirkaya, Orçun Okurgan, Melis Baykal, Ece Gözmen'in dansçı olarak yer aldığı Oyunda; ışık tasarımı Yakup Çartık, sahne tasarımı, kostümler Başak Özdoğan ve Fatoş Öztürk imzasını taşırken, ebru çalışmaları Bora Özpeker ve Nur Gökalp Özpeker tarafından yapılıyor. CEF Tiyatro ve AYSA Prodüksiyon ortaklığında sahnelenen "Şems!.. Unutma!.."; 10 Ekim 2011, Pazartesi akşamı saat 20:30'da Kozyatağı Kozzy Kültür Merkezi Gazanfer Özcan Sahnesi'nde tiyatro severlerle buluşacak. Prömiyeri Nisan 2011'de gerçekleşen Oyuna ait biletler, Biletix'ten ve salonun gişesinden temin edilebilir. [quote]Kaynak:http://www.haberler.com/sems-unutma-sezona-10-ekim-de-basliyor-3043912-haberi/[/quote]

Uluslararasıfestivallerin göz bebeği Oğul, 14 Ekim Cuma günü vizyona giriyor Montreal'de düzenlenen Monde FilmFestivali'nde dört kez gösterilen Oğul, Hindistan'ın Uluslararası Chennai FilmFestivali ve Bombay Film Festivali'nden de davet aldı. Başrollerinde Rıza Akın ve EnesAtış'ın oynadığı Oğul'da;biri ülkenin politik durumunun farkında bile olmadan doğudakisevgilisinin peşine düşen Karadenizli bir çocuğun babası ile, doğudaki küçücükbir dağ köyünde yalnız yaşayan ve tüm çabalarına rağmen oğlunun dağa çıkmasını engelleyemeyen umutsuz bir babanın beklenmedik bir olayla kesişen hikayesianlatılıyor. Kaynak:http://www.haberler.com/ogul-14-ekim-cuma-gunu-vizyona-giriyor-3043921-haberi/

Antalya'da geçtiğimiz günlerde etkili olan sağanak yağışın ardından ziyarete kapanan 5. Uluslararası Antalya Kum Heykel Festivali Sergisi, yapılan restorasyonun ardından kapılarını sanatseverlere tekrar açtı. Yağmurdan etkilenerek ağır hasar gören kum heykeller yaklaşık 10 gün süren restorasyondan sonra tekrar eski görünümüne kavuştu. Toplam 10 bin ton kumun kullanıldığı Hollywood temalı sergideki restorasyon, 3 kum heykel sanatçısı ve 4 kişiden oluşan teknik ekip tarafından gerçekleştirildi. Yağışta ağır hasar gören 'Geleceğe Dönüş, Jaws ve Matrix' temalı heykeller yeniden yapıldı. Hava koşullarının izin vermesi halinde 14 Kasım'a kadar ziyarete açık kalması planlanan dünyanın en büyük kum heykel etkinlikleri arasında yer alan sergi her gün 10.00–23.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek. [quote]Kaynak:http://www.haberler.com/kum-heykellere-yagmur-darbesi-3044058-haberi/[/quote]

Teknoloji şoku yüzünden ev yaktı! 28 yıl öncesinde kalmışken bir anda bugünle tanışsanız neler olurdu? Bu adam işte bunu yaşadı! Teknoloji çok hızlı ilerliyor ve bundan 5 veya 10 yıl sonra bizi ne gibi gelişmelerin beklediğini kestirmek mümkün değil. Bir an için bundan 28 yıl sonrasına ışınlandığınızı düşünün. Bugünkü bilgilerinizle 28 yıl sonrasının yaşam ve teknoloji koşullarına ayak uydurabilir miydiniz? Pek çoğumuz için ancak kabuslarımızda görebileceğimiz bu senaryo 46 yaşındaki Randall Lee Church için gerçek oldu. Bundan tam 28 yıl önce işlediği bir suç nedeniyle 18 yaşında hapishaneye düşen Church geçtiğimiz günlerde cezasını tamamlayıp salıverildi. Fakat Church'ü dışarıda çok kötü bir sürpriz bekliyordu. İnsanların ellerinde cep telefonları, pek çok şeyin internet odaklı hale gelmiş olması ve yeni nesil arabalar... Tüm bunlardan habersiz olarak geçirdiği 28 yıldan sonra Church gördüklerini kaldıramadı. Bir süre kendisine bir bilim kurgu senaryosu gibi gelen yaşama ayak uydurmaya çalışsa da yaşadığı teknoloji şoku nedeniyle bunalıma giren Church, bu durumla baş edebilmek için kendisine mantıklı gelen tek şeyi yaptı: Hapishaneye dönmek için suç işledi. Ceza alabilmek için bir ev yakan Church şu anda yeniden hapishanede ve ömrünü onun için her şeyin çok daha kolay olduğu dört duvar arasında geçirmeyi planlıyor... Kaynak:http://www.veteknoloji.com/gelecege-donus-gercek-oldu-46279-10-.html

YouTube içeriğini 2012'de zenginleştirecek. Google'ın YouTube ile ilgili yeni planları, 2012'de bambaşka bir YouTube göreceğimizi söylüyor! Google, YouTube'un reklam gelirlerini arttırmak için kesenin ağzını açtı. Tüm dünyada giderek daha popüler hale gelen isteğe bağlı yayın (on demand) tam olarak YouTube'un işi olmasına rağmen Google, popüler video paylaşım sitesi için çok farklı bir konsept üzerinde çalışıyor. İddialara göre Google, YouTube'da yayınlanacak yeni tematik kanallara içerik satın almak için dünyanın önde gelen yayıncıları ile masaya oturmuş durumda. Google'ın içeriğe göre yüz binler ile milyon dolarlar ödemeye hazırlandığı bu özel içerikler YouTube'da yeni açılacak 12 farklı tematik kanal içerisinde yer alacak. Spordan modaya kadar farklı konseptlere sahip olan bu kanalların aynı televizyonlarda olduğu gibi bir yayın akışı ve yayın saati olması bekleniyor. Bu yatırımlar sayesinde YouTube'un reklam gelirlerini arttırmak Google'ın ilk hedefi gibi görünse de işin içinde Google'ın kendi televizyon platformu Google TV de var. YouTube için alınan bu içerikler Google TV için de kullanılacak. [quote]Kaynak:http://www.veteknoloji.com/iste-2012-yilinin-youtube-u-46271-1-.html[/quote]

Mozilla: McAfee eklentisini kullanmayın. Firefox, bakın hangi antivirüs devine savaş açtı; bu savaşın nedeni ne? Tahminen bir antivirüs şirketinin duymak isteyeceği son şeyi, Mozilla bağıra bağıra söylüyor. Ünlü antivirüs firması McAfee'nin Firfox eklentisinin güvenlik açığına ve/veya stabil çalışma performansına olumsuz olarak sebep olduğu, Mozilla tarafından dillendirildi ve tarayıcılardaki bu eklentinin pasif hale getirilmesi istendi. SriptScan, McAfee'nin antivirüs yazılımı ile birlikte gelen bir güvenlik araştırmacısı. Tarayıcılarla açılan sayfalarda, gizli kötü niyetli kodları arıyor ve bulmaya çalışıyor. Ama bir kötü yanı var: Firefox'un çökmesine neden oluyor. Hem de bir hayli sık... Eklentinin 14.4.0 ve önceki sürümlerinin Firefox'a ciddi anlamda zarar verdiği, tarayıcının çalışmasını engellediği ve performansını etkilediği belirtiliyor. Pazartesiden beri, bu eklentinin pasif hale getirilmesi için uyarı notu gönderen Mozilla kadar sorunu tespit ettiğini söyleyen McAfee yetkilileri de durumdan muzdarip. "İlgili birimimiz bu sorunu biliyor ve nedenlerini tespit etti. "Mozilla ile birlikte çalışıp sorunu gidermek için var gücümüzle uğraşıyoruz. Çok kısa zamanda bir güncelleme ile sorunu çözeceğimizi umuyoruz." Geribildirimlerde sorunun çoğunlukla Firefox 7'de ortaya çıktığı belirtiliyor. [quote]Kaynak: http://www.veteknoloji.com/firefox-tan-ciddi-uyari-46290-1-.html[/quote]

Bu kadarına da pes doğrusu. Rezillik

Başkasını seviyormuş hiç zorlama bile.

[quote name='Sirius' date='07 October 2011 - 15:21 ' timestamp='1317993717' post='1091086'] Konu buradadır arkadaşlar birazdan torrentden de sunum yapılacaktır. [topic='183788'][size="5"][b]Konu için tıklayın. [/b][/size][/topic] [/quote] Teşekkürler, beklemedeyiz. Derken konu geldi. Editlemek zorunda kaldım. Elinize sağlık.

[quote name='nano68' date='07 October 2011 - 14:21 ' timestamp='1317990083' post='1090997'] İlk önce sakin ol şampiyon.Yavaşça klavyeyi ve mausu yere bırak...Gidip bi su iç rahatla sonra bize daha açık ve rahat biçimde bilgi ver [/quote] Hahah güzeldi

[quote name='tenekecezve' date='07 October 2011 - 13:43 ' timestamp='1317987808' post='1090967'] Başbakanın analar hakkında çok güzel sözleri var. İnsan neler söylemek istiyor da susuyor. İşi siyasi boyuta taşımadan yorum yaparsak konunun selameti açısından iyi olur. Neticede ölen bir insan var, oğlu yüzünden kötü anılmasına gerek yok... [/quote] Orası da öyle. Ölüye ve insana saygımızdan baş sağlığı diliyoruz..