Jump to content

mucit41

Üye
  • Posts

    3550
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    12

Everything posted by mucit41

  1. [quote name='69sihirbaz69' date='30 Aralık 2010 - 22:06 ' timestamp='1293740183' post='935206'] Bu Resmin Gerçek Olduğuna İnanmıyorum Açıkcası Millet Okadar Suyu olan Atmosferi Olan Bi Gezegen Arıyor Heralde söylerlerdi Böyle bişey Olduğunu Baksananıza Dünyaya Çok Benziyor Böyle Bir Atmosfer Varsa Yaşam Olma İhtimali Çok Yüksek Olur zaten Hem Yıldızlardan Bahsediyorsunuz Bir Yıldız Uzaklığında ki Gezegeni Nasıl Bukadar Net ve Düzgün Çekmişler Hayret... [/quote] Bu kısa videoyu indir izlemeni tavsiye ediyorum bakarsın inşallah,boyut ufak hızlı cekim yapılmış. [code]http://hotfile.com/dl/93090279/5f54020/Ummo.wmv.html[/code] Gezegenin atmosfer yapısı: [quote]Azote : 65,93 % Oxygène : 23 % Xénon : 0,20 % Néon : 0,316 % Anhydride de C : 1,8 % (CO2 NDT) Chlore : 0,001 % Méthane : 0,02 % Autres gaz : (6,713 % ! NDT) [/quote]
  2. Bu gelecekler sirius yıldız takımına bağlı ummo yıldızından olacaklar anlaşılan.Altta ummo gezegeninden zamanında düyayı ziyaret eden gemi ve o gezegeni belirten sebolü göreceksiniz. Gezegen sembolü: [img]http://i.imgur.com/kbyAc.jpg[/img] Gezegenden gelen ziyaretci: [img]http://magonia.haaan.com/wp-content/uploads/2009/01/ummo-2.jpg[/img] Teleskoplara yakalanan gezegenin resmi: [img]http://waam.free.fr/map/oyaaiumma.gif[/img]
  3. [b]İşte konuda bahsi gecen video izlemek isteyenler için.[/b] [media]http://www.youtube.com/watch?v=dfNCjGza9PM[/media]
  4. [center] [img]http://i.imgur.com/3y1hc.jpg[/img] [/center]
  5. [center][size="5"][color="#0000FF"][b]Yeni Yılınız Kutlu Olsun[/b][/color][/size][/center] [center] [img]http://i.imgur.com/FipTg.jpg[/img] [/center] [center][img]http://i.imgur.com/uhLQS.gif[/img][/center]
  6. Bu R-Studio 5.3 Build 132961 programı nasıl lisanslama yapılır bende indiridim yükledim ama dosyanın içinden çıkan seriali bir türlü kabul etmiyor,bana lisanslama konusunda yardım edebilecek birileri çıkarmı acaba.Nasıl yapılır lisanslama ve çalışan seriali elinde varsa paylaşabilirmisiniz saygılarımla.
  7. O kadar önemli değilse uğraşma,hadi başladın işleme bu süre sana 5-10 günden aşağı bitmez birde hesaba elektrik kesilmesi olmazsa yinede çözüme ulaşma şansın zayıf benim son yorumum.
  8. Genelde her zaman kilit şifredir bu verdiğim,gecenlerde bir filim ilk partı indirdim içine pws koymuşlar pws bilinmiyordu ve klasörün içine pws veren linklerde nafile idi benim aklıma master kod olarak yukarda verdiğim kod uyguladım açıldı,denemkte fayda var belki acılabilir.Rar yada zipe şifre atayanlar genelde bu kestirme metodu kullanırlar.Fifa oynayanlar bu tuşları çok kullandıkları için bir nevi el alışkanlığı olacak gibi görünüyor.Dene sonucunu paylaş.
  9. Sıkıştırlmış dosyanda şifre soruyor anlaşılan,şifre hanesine asds yaz bir de bunu dene belki açılır,gerisi çok zor kıramazsın hemen.
  10. [center][size="4"][color="#008080"][b]Sidefx Houdini Master v11.0.469 (Win32/Win64/MacOSX)[/b][/color][/size][/center] [center] [img]http://i.imgur.com/qr51i.jpg[/img] [/center] [center][b]ideFX Houdini Master yazılımı, 3 Boyutlu animasyon ve görsel efekt verme programıdır.Ufak çaplı film ve Tv prodüksüyonlarında sıkça kullanıldığı resmi sitesi tarafından da doğrulanmaktadır.Profesyonel kullanıcılar içindir.[/b][/center] [color="#8B0000"][b]BU PROGRAM İLE YAPILAN FİLMLER :[/b][/color] [b]Aeon Flux, The Adventures of Sharkboy and Lavagirl in 3-D The Amityville Horror, Bee Season, Bewitched, The Brother’s Grimm, Charlie and the Chocolate Factory, Chicken Little, The Chronicles of Narnia, Cursed, Doom, Elektra, Harry Potter , Goblet of Fire spiderman 1, spiderman 2, resident evil[/b] [code]http://hotfile.com/dl/92057198/2a4a299/SHM.v11.0.469.DLL.part1.rar.html http://hotfile.com/dl/92057199/830d98f/SHM.v11.0.469.DLL.part2.rar.html [/code] [code]http://www.duckload.com/download/1716504/SHM.v11.0.469.DLL.part1.rar http://www.duckload.com/download/1716495/SHM.v11.0.469.DLL.part2.rar [/code]
  11. Hayırlı olsun sayın mod arkadaşım [b][color="#0000FF"]Nash[/color][/b] sende eninde sonunda 8 mblendin,hayırlısı ile kullanman dileği ve bol bol indirme zevk ve sevicini yaşaman temennisi ile.Eskiden 105 le indiriyordun şuan 845 olması normaldir.Allahtan yeni gelecek faturan yüksek çıkmamasını dilerim.Selametle kal.
  12. Bu sabaha karşı altaki topicte paylaşımı incelemeniz ve indirip denemenizi tavsiye ediyorum. [code]http://www.tnctr.com/topic/160400-slideshow-xl/[/code]
  13. [center][size="4"][color="#0000FF"][b]FotoWorks XL 10.1.1[/b][/color] [/size][/center] [center][img]http://i35.servimg.com/u/f35/15/45/43/38/25i69110.gif[/img][/center] [center][b]FotoWorks XL kullanımı eğlenceli resim düzenleme yazılımıdır. Resimleriniz üstünde çeşitli efekler, önizlemeler, kırmızı göz düzeltme, renk konsantrasyonu, siyah beyaz vurgusu gibi pek çok alternatif özelliği bulunan düşük boyutlu kolay kullanımlı bir foto editörüdür.[/b][/center] [color="#8B0000"][b]FotoWorks XL 10.1.1 İndir İlaç İçindedir:[/b][/color] [code]http://www.filesonic.com/file/47744770/FotoWorks.XL.v10.1.1_Ml.rar[/code] [center][size="4"][color="#008080"][b]Portable FotoWorks XL 10.0.6[/b][/color][/size][/center] Şimdi Fotoğraf Yazılım "FotoWorks XL" ile çok kolay bir dijital fotoğraf ve grafikleri düzenleyebilirsiniz. görüntüleme yazılımı geniş işlevlere açıkça kolay kullanım için düzenlenmiştir. Görüntüleme yazılımı geniş resim düzenleme ve yazdırma işlevleri yanı sıra grup işlem sağlar. Ikna kendiniz ve Şimdi ücretsiz fotoğraf görüntüleme programı FotoWorks XL testi. Basit ve profesyonel fotoğraf düzenleme yazılımı FotoWorks XL. hoto Düzenleme - Önizleme Özgün ve Düzenlenen resmi - Düzenleme ve kaydetme için Toplu işleme - Parlaklık fotoğraf düzenleme yazılımı - Renk ve Kontrast Düzeltme - Sepya Effekts fotoğraf düzenleme yazılımı - Beyaz Etkileri Siyah - Renk düzeltme RGB fotoğraf görüntüleme programı - Döndür ve Flip resimleri [code]http://hotfile.com/dl/27960091/a1a2554/Portable_FotoWorks_XL_10.0.6.rar.html http://www.crazyupload.com/n293dw41oaws/Portable_FotoWorks_XL_10.0.6.rar http://freakshare.net/files/ex8r5f8c/Portable_FotoWorks_XL_10.0.6.rar.html http://www.sharingmatrix.com/file/1534267/Portable_FotoWorks_XL_10.0.6.rar[/code] FotoWorks 10.0.9 XL Multilanguage Portable [code]http://hotfile.com/dl/69033611/5d0d5f4/IKSLEFOTOWO_Portable_.rar.html[/code]
  14. [center][size="4"][color="#008080"][b]Slideshow XL[/b] [/color][/size][/center] [center][img]http://img89.imageshack.us/img89/4839/slideshowxl.jpg[/img][/center] [center][color="#8B0000"][b]IN MEDIA KG Slideshow XL 10.5.7[/b][/color][/center] [center][b]Slideshow XL, slideshow yapabilceğiniz yazılımlardan biridir, içersinde bulunan efektler ile kolay bir şekilde slideshowlar yapabilir bunu cd ye yazabilir yada html formatı ile kayıt ederek web sitenizde yayınlayabilirsiniz. Eklemiş olduğunuz resimlere kolay bir şekilde açıklamalar ekleyebilir, program içersinde olan 125 farklı efekti kullanabilir, mp3 ekleyebilir, fotoğraf albümleri oluşturabilirsiniz.[/b][/center] [center][img]http://www.in-mediakg.com/products/diashow/slide_xl_-4.jpg[/img][/center] [b]IN MEDIA KG Slideshow XL 10.5.7 Full indir ilac içindedir.[/b] [code]http://www.fileserve.com/file/AsWX8yJ/IN.MEDIA.KG.Slideshow.XL.v10.5.7.rar [/code] [code]http://www.midupload.com/41mf732ddth2/IN.MEDIA.KG.Slideshow.XL.v10.5.7.rar [/code] [code]http://www.unibytes.com/h-2bWJA8jZ4B - IN.MEDIA.KG.Slideshow.XL.v10.5.7.rar[/code] [code]http://uploading.com/files/d3mc57a7/IN.MEDIA.KG.Slideshow.XL.v10.5.7.rar/ [/code] [b]Slideshow XL 10.6.1 Full İndir İlaç İçindedir.[/b] [code]http://oron.com/2ww20px89ah9/Slideshow.rar.html[/code] [center][color="#008080"][b]Slideshow XL 10.6.1 (Portable)[/b][/color][/center] Slayt XL kolay ve hızlı ayrıntılı slayt gösterileri oluştururken nihai çözümdür. en dramatik şekilde başkalarına iyi anılarım gösterin. Eğer bilgisayarınızdaki resimleri gösterebilirsiniz, ama aynı zamanda ihtiyaç duyduğunuz her yerde yanınızda CD onları yakmak. kolayca tek tek beklediğiniz kendi slayt gösterisi kişiselleştirilebiliyor; böylece bu ürünün gelişimi sırasında, her zaman sadelik, verimlilik ve çeşitlilik çok dikkat. Özellikleri: »Slayt Gösterisi için PC, CD-ROM, DVD, VCD, SVCD autostarting »Sınırsız sayıda resim »MP3, Audio-CD ayrıca doğrudan Sesli ekleme »Rahat bir resim düzenleme İçeriği »Doğrudan resim tarama »Dijital kameralar veya TWAIN donanımları İthalat (TV-Kart, Capturecard vb.) »125 den fazla farklı slideeffects »Over 50 etkiler resimler için »Print fotoğraf albümleri »Çeşitli slayt gösterileri yönet »kişisel notları ile birlikte resim arşivleme için kolay yolu(holiday1 örneğin holiday2 …) »Çok kolay kullanım, yeni başlayanlar için iyi! »Build Fotoğraflarınızı kendi ekran koruyucu »Oluşturun HTML resimleri dışarı web sayfalarını ve internete yüklemek [code]http://hotfile.com/dl/87987120/bd5ac57/Slideshow.XL.10.6.1.Portable.rar.html[/code]
  15. [center][size="4"][color="#008080"][b]MEDIA Revolution[/b][/color][/size][/center] [center][img]http://www.fileguru.com/images/b/media_revolution_multimedia_video_players-18414.jpeg[/img][/center] [center][b]MEDIA Revolution v3.3[/b][/center] [center][b]Tüm medya uygulamalarını bu program ile oynatın. MEDIA Revolution bilgisayarınızda ihtiyacınız olan tek medya oynatma programıdır. Video ve ses dosyaları dışında DVD’leri de oynatan uygulama ile dijital alanda tüm medya dosyalarınız üzerinde kontrol sahibi olacaksınız. MEDIA Revolution sizin için harika bir medya çözümü haline gelecek![/b][/center] [color="#0000FF"][b]Özellikleri:[/b][/color] -Medya Oynatıcı: - Tüm çalma listeleri ağaç görünümünde görüntülenir - Tüm ses/video dosyalarını çalar - Kenar çubuğunda çalma listesi görüntülenir - Masaüstünde albüm kapakları görüntülenir - Yeri imleri eklenebilir - Uyandırma özelliği vardır - Zumlama özelliğinden faydalanabilirsiniz - Görseller desteklenir - WinAmp2 eklentisi kullanılabilir - Ses komutları vardır - Video penceresi otomatik olarak gizlenebilir -Medya oynatıcı ve DVD oynatıcı - Ekolayzır - 3D ortam - Kanal sıralama - Kompresör - Eko - Tempo - Yüksek bas – düşük bas filtresi MediaPlayer: - Tüm Ses / Video Dosyalarını oynatabilir - Çalma listelerini ağaç görünümünde görüntüler - "Kenar Çubuğu" - Çalma listesi - MediaPlayer ile uyandırma - Zoom fonksiyonu - Görseller - WinAmp2 eklentisi kullanılabilir - Ses Komutları - Video penceresini otomatik gösterme/gizleme - Konuşma oynatıcısı - Masaüstünde albüm kapakları görüntüleme Dahili MediaPlayer ve DVDPlayer DSP'leri - Ekolayzer - Tiz Enhancer - True Bass - Sanal 3D Surround - Amplify - Kanal düzenleme - Kompresör - Indirgeme - Dinamik Amplify - Echo - Notch - Faz Invert - Phaser - Pitch Ölçeği - Pitch Shift - Tempo DMO Filtresi (DirectX Filtre): - Koro - Kompresör - Bozulma - Echo - Flanger - Gargle - Parametrik Ekolayzır - Yankı I3DL2 - Yankı Dalgaları DVD Player: - Birçok DSP Filtreleri - Yer imleri - Zoom Fonksiyonu - DVD ile birlikte uyantırma OnlineRadio: DVR: - TV veya CAM'dan Dijital Video kaydetme [img]http://www.hepindir.org/uploads/indir.gif[/img] [code]http://hotfile.com/dl/84203643/c7270aa/MED..._3.3.0.rar.html[/code] [code]http://www.fileserve.com/file/MFQ8hbC[/code] [code]http://hotfile.com/dl/86960123/e88a42e/MEDIARevolution_3.rar.html[/code] [code]http://hotfile.com/dl/84678001/0b4f453/MEDIARevolution_3.3.0.rar.html[/code] [size="3"][color="#0000FF"][b]NOT :[/b][/color][/size] [size="3"][color="#8B0000"][b]İlacı içindedir.[/b][/color][/size]
  16. Yanlız burda gözden kaçan bir oluşum belirtilmemiştir.Onuda belirtmek isterim.Yukardakiler doğruluk derecesi yüksektir. [b]***İnsan DNA sındaki değişim.[/b] Bilimsel olarak bilinen insan DNA sı 2 katmandır,2012 ye yaklaşık iki yıl kadar bir sürenin kaldığı şu günlerdeFoton kuşağı ve etkilerini hatırlarsak,insan DNA ‘sında oluşacağı söylenen değişme ve gelişmeler,2 sarmallı DNA dan 12 sarmallı DNA ya yükseliş,insan hücrelerinin büyüyüp şişmesi, elektriksiz ve karanlık günler vs... Bilim adamlarının söylediklerine göre bu yüksek enerjili fotonların insan vücüdunda meydana getirdiği değişiklikler kolay kabul edilir türden değil. 4.boyutun tam olarak bilinmediği halde beşinci boyuta geçileceğinin tahmin edilmesi, telekinezi ve psisik güçlerin artması insanların birbirinine karşı davranışlarını ne yönde etkiler ve ne yönde değiştirir orası da ayrı bir merak konusu.Bizleri beklediği söyleniyor. 2012'de yaşanması beklenenleri açıkladı. [b]NASA uzmanları, 2012'de son 50 yılın en parlak Kuzey Işıkları'nın izlenebileceğini açıkladı. 11.12.2010,14:46:30[/b] 2007'den beri şiddeti artan Kuzey Işıkları'nın 2012'de zirveye ulaşması bekleniyor. Buna Güneş'in manyetik çevriminin maksimuma ulaştığı evre olan Güneş Maksimumu neden olacak. Yani Güneş'in güneş ekvatorundatki manyetik alanı güneş kutuplarındakinden hafiften daha hızlı dönecek. Güneş döngüsü bir Güneş Maksimum'dan diğerine yaklaşık 11 yılda gerçekleşiyor. Bu sayı 9 ila 17 yıl arasında değişiyor. Son Güneş Maksimumu 2000'de gerçekleşmişti ve NASA uzmanları 2012'de bir sonrakinin gerçekleşeceğini ve 1958'den beri en şiddetli sürecin yaşanacağını tahmin ediyor. NASA uzmanları 2012'de Kuzey Işıkları'nın en az Roma'nın güneyinden bile görülebileceğini düşünüyor. [b]RENKLER ŞİDDETLENDİ[/b] İzlandalı fotoğrafçı Orvar Thorgiersson, Kuzey Işıkları'nın şiddetinin artışını belgelemek üzere başlatılan bir projede yer alıyor. Düzenli olarak son dört yıldır sıfır derece altında sıcaklıklarda çalışan 35 yaşındaki fotoğrafçı, 2007'deki Kuzey Işıkları'nın daha zayıf olduğunu fotoğraflamış. 2008'de Kuzey Işıkları'nın yoğunluğunun ve renklerinin daha fazla şiddetlendiği görülüyor. Orvar, "2012 en iyisi, en parlağı olacak ve uzun bir süre izleme fırsatımız olacak. Artık ışıklar gecelerikitapokumanızı sağlayacak kadar parlak. Ay'dan daha parlaklar. Ama 2012'de Güneş fırtınasının Dünya'da yarattığı görsel şölen karşısında tam anlamıyla dehşete düşeceksiniz. Bu daha önce gördüğünüz hiçbir şeye benzemeyecek" diyor. [b]CEP TELEFONLARI ÇALIŞMAYABİLİR[/b] Güneş'teki reaksiyonlarla yayılan enerji ve ışık gezegenin yüzeyinde görülebilen hipnotize edici bir etkiye neden oluyor. Kutup bölgelerinde daha görünür oluyor, çünkü muazzam miktarlarda yüklü parçacık bir araya toplanıyor. NASA daha önce de 2012'de yaşanacak Güneş fırtınalarının teknolojiye çok bağımlı hale gelen insan yaşamını olumsuz etkileyeceği, enerji kesintilerinin meydana gelebileceği ve cep telefonlarının bile çalışmayabileceği uyarısında bulunmuştu. [b]SABAH GAZETESİ [/b] [b]Diğer beklentiler aşağıdadır.[/b] [spoiler]2012 Yılı; tahmin edilen yeni çağ başlangıcı, kehanetler -------------------------------------------------------------------------------- MAYALAR'IN ÇÖKÜŞÜ Maya uzmanlarından Brooks, Mayalar'ın çöküşünü, M.S. 600 ve 1100 yılları arasında tropikal enlemlerde baş gösteren iklimsel nemliliğin değişimine bağladı. 10 derece ve 20 derece Kuzey enlem bölgelerinin, sert iklim dalgaları bakımından oldukça hassas olduğu bugüne kadar pek çok araştırmacı tarafından dile getirildi. Harvard Üniversitesi araştırmacılarından Sheret S Chase de benzer şekilde M.S. 790 ve 810 yılları arasında Maya Uygarlığı'nın kuraklığa maruz kaldığını iddia etmiştir. Mayaların çöküşüyle ilgili merak uyandıran asıl konu Mayalar'ın çöküşdönemi sırasında Güneş'le ilgili manyetik bir tersinirlik bekledikleriydi. Onlar bu tersinirliği güneş ışın bombardımanının artışı, bebek ölüm oranı artışı ve nesil tükenmesi olarak gösterdi. Ancak Mayalar daha bu olaylar baş göstermeden böyle bir şeyle karşılaşacakları nı biliyordu ve bu bilgilerini takvimlerine işlemişlerdi. 260 GÜNLÜK DÖNGÜMayalar'ın ağaç kabuklarına yazdıkları günümüze kalabilmiş en eski kitapları olan Dresden Kitabesi'nde de Mayalar'ın 260 günlük döngü üzerinde yoğunlaştıkları görüldü. İlk başta kimi uzmanlar belirli bir periyotta kendini tekrar eden günler zincirinin, herhangi bir göksel ritimle alakasının olmadığı yorumunu yaptı. Ancak, bu döngünün güneşin değişen kutup ve ekvatoral manyetik alanlarıyla yakından ilişkili olduğu, daha sonra yapılan bilimsel çalışmalarla net bir şekilde ortaya kondu. Fakat yine de bu döngünün kesin bilimsel temellere oturtulabilmesi, sadece, son on iki yıldaki uzay çağı araştırmaları ve uzay yolculukları sayesinde yapılabilen modern astronomik gözlemler kullanılarak mümkün oldu. Bizim en son uzay araştırmalarımızı n sonunda fark ettiğimiz 'güneşin manyetik tersinirliğinin zamanını ortaya çıkaran döngünün önemini ve varlığını' Mayalar'ın anlayabilmeleri gerçekten nasıl gelişmiş bir uygarlık olduklarının kanıtıdır. Hormonlar mı etkili oldu?Maya uzmanı Cotterell güneşin manyetik değişimini Maya uygarlığının zayıflamasının önemli sebeplerinden biri olarak gördü. Mayalar'ın kullandığı "Uzun Dönem Takvimi" nin genelde M.Ö. 12 Ağustos 3114'te Venüs gezegeninin doğuşu diye bilinen bir olayla başladığı kabul edilir. Bu olay Mayalar için o kadar önemlidir ki bizim Hz. İsa'nın doğumunu kendi takvimimizin başlangıcını ilan ettiğimiz gibi onlar da bu olayı takvimlerinin temeli olarak kullanmışlar. Maya Uzmanı Cotterell güneşin manyetik değişiminin ve düşük güneş lekesi aktivitesi sürecini Maya uygarlığının zayıflamasının önemli sebeplerinden biri olarak gördü. Bunu da üzerinde çalıştığı başka bir konuyla bağlayarak güneş lekeleriyle insan üremesi arasındaki ilişkiyi ortaya çıkardı. GÜNEŞLE ÜREME İLİŞKİSİ Cotterell "güneş etkisi" ile insanların hormon üretmesi arasındaki ilişkiyi içeren bir teorisi vardı. Bu teze göre, dolaşan güneş partiküllerinin seviyesi "hipofiz guddesi" (beynin yüzeyinde bulunan) tarafından salgılanan "hormon melatoninin" (renk hücresi) seviyesini etkiler. Bu durumda içe dönük ve dışa dönük davranışlarda etkilidir. Güneş döngüsüyle renk hücresinin üretimi arasındaki bağlantıyı keşfettiğinde Cotterell bunun başka hormonların salgılanmasında etkili olup olamayacağını merak etti. Şaşırtıcı bir biçimde hippotalamus tarafından kimyasal bir uyarılmaylayine "hipofiz guddesi"(beynin yüzeyinde bulunan) tarafından üretilen folikül uyarıcı hormonu (FSH) arasında direk bir ilişki keşfetti. Bu hormonunda insan üremesi arasında direk bir bağlantı vardı. HORMONLARI ETKİLİYOR Erkeklerde FSH testisteki sperm hücrelerinin gelişimini kontrol ediyor. Kadınlarda ise yumurtaların olgunlaşıp dışarı atılmasını sağlıyor. Güneş döngüsü grafiğini dişi hormon seviyelerindeki artış ve düşüş grafiğinin karşısına getirdiğinde Cotterell adet döngü ve güneş rüzgarıyla taşınan yüklü partiküller arasında direk bir bağlantı olduğunu gördü. Öyle anlaşılıyordu ki güneşten gelen partiküllerin dünya manyetik alanında yaptıkları etki FSH üretimini ve kadın üremesini etkiliyordu. FSH üretimi ile güneşin manyetik alanındaki değişiklikler arasında bir bağlantı varsa aynı zamanda güneşin nötr manyetik tabakasındaki değişimlerle de bir bağlantı olmalıydı. İlk önce nötr tabakanın M.Ö. 314 civarında (Maya takviminin başlangıç yılı) kutup değiştirdiğini ve çok ilginç bir rastlantı olarak da benzer bir değişiminde M.S. 627'de tekrar ettiğini buldu. Bunlardan ilki Mayalar'ın takvimlerinin başlangıcı diğeri ise Mayalar'ın ortadan kayboldukları tarihlerdi. Cotterell bunu bir adım daha ilerigötürerek gelişmekte olan ülkelerde ortaya çıkan üreme oranındaki mevcut düşüşün yaşam tarzındaki değişimler, kimyasal kirlilik, ve gebelikten etkili korunma yolları ile ilgili değil de yine manyetik alanlardaki değişiklikle ilgili olduğu varsayımını yaptı. Tüm bu bilgiler ışığında iki şey göze çarpıyordu. Mayalar güneşe bağlı manyetik değişimlerden dolayı üremelerinde bir düşüş yaşadıkları için yok olmuş olabilirlerdi. Ancak diğer toplulukların yok olmaması akla iklimin kuraklaşmasını getirdi. Mayalar'ı yeryüzünden silen etken hangisi olursa olsun şurası bir gerçek ki iklimde büyük ve ani değişimler olmuştu. İşte bu da hayati derecede önemli bir noktadır. Şu anki yaşadığımız uygarlık da bunu dikkate almalı. Çünkü geçmişte iklim değişiklikleri olmuşsa gelecekte de olacak demektir. Şu anda biz de benzer iklimsel değişimler ve gezegenimizin bazı bölgelerinde büyük çölleşmeler yaşıyoruz. Örneğin bir zamanlar son derece ılıman bir iklime sahip olan Mısır'ın artık büyük bir bölümü çölleşmiş durumda. Bu durumda bize sundukları 22 Aralık 2012 tarihine biraz daha dikkatli bakmak gerekiyor Yeni Atlantis ABD sahilleri olacakÇözüldükçe yeni sırları aydınlatan Maya takvimine göre, 2012'de beklenen tufan ABD'nin doğu ve batı kıyılarını Atlantis gibi sular altına gömecek. "Beklenen Tufan Yılı" olarak kabul edilen 2012'yi tarihler gösterdiğinde dünyada ne gibi değişimler yaşanacağı merak edilen en önemli konu. Mayalar'ın kehanette bulundukları gibi içinde bulunduğumuz "Beşinci Çağ"ın sonu geldiğinde dünya tamamen mi yok olacak yoksa bir bölüm mü bu tufandan etkilenecek? Maya takvimine ve bugüne kadar yapılan araştırmalara göre bu tufandan en çok Amerika ve Avrupa'nın kıyı şeridi etkilenecek Dünyada o gün fiziksel anlamda neler yaşanacak? Toplu bir yok oluşa doğru gitmiyoruz. Tahminlere göre 2000'li yılların ilk çeyreğinde bir zamanlar yaşanan tufanın bir benzeri ile karşılaşılacak. Uzmanlar uzun yıllardır manyetik alandaki bir değişimin büyük doğal afetlere neden olacağına inanıyor. Bunların çoğu tarihte olageldiği üzere belirli periyotlarda tekrar eden fenomenler gibi görünüyor. Bununla beraber dünya hiçbir zaman bu kadar yoğun nüfuslu olmamıştı. Bu nedenle son tufan insanlık için tahmin edilemeyecek ölçüde hasara neden olabilir. Özellikle hangi ülkeler tehdit altında? Amerika'nın doğu ve batı sahilleri boyunca uzanan geniş alan Atlantis gibi suların altında yok olacak. Aynı zamanda Avrupa'nın birçok sahil şeridi de bundan büyük ölçüde etkilenecek. Beklenen bir diğer büyük değişiklik ise, iklimler üzerindekendisini gösterecek. Bilim adamı Cayce kutupların yer değiştireceğini ve böylelikle bugünkü kutup ve tropik bölgelerdeki iklimsel değişimleri yaratacağını söylemişti. 1900'lü yılların sonlarında elde edilen bilimsel veriler de buna benzer bir senaryoyu ortaya koyuyor. Tüm bu kehanet niteliğindeki tahminler şu an yaşadığımız dünya çağının hemen hemen aynı tarihte yani M.S. 22 Aralık 2012 tarihinde biteceğine dair Maya inanışı ile örtüşüyor. BÜYÜK KEHANET Peki takvimlerdeki tüm bu sırlar nasıl açığa kavuştu? Mayalarla ilgili araştırma yapan uzmanlar önce Mayalar'ın zaman ve takvim sistemini çözmeye çalıştılar. Sonra da bunu şu anda kullandığımız Gregorian takvimine uyarlama çalışmaları geldi. Joseph T. Goodman'ın çalışması Maya araştırmacılarından Thompson tarafından adapte edilerek de büyük kehanet ortaya çıkarıldı. Buna göre Gregorian takvimiyle M.Ö. 13 Ağustos 3114 tarihine karşılık gelen "Büyük Devir"in 13 Baktun yani 1.872.000 gün sürdüğü düşünülürse, şu anda içinde bulunduğumuz çağın M.S. 22 Aralık 2012 tarihinde sona ereceği hesaplandı. 1.872.000 sayısı dünyanın kilometre saati mi? Maya rahiplerinin kehanetlerine göre 1.872.000 sayısı büyük önem taşıyor. Çünkü dünyanın döngüsü bu sayıya ulaştığında dünya büyük bir yıkım yaşayacak. Dilek Sancılı 2012 son mu başlangıç mı? Mayalar 2012 için 'zamanların sonu' diyor. Ancak bu yok oluş anlamında değil fiziksel bir değişim. İnsanoğlu dört kez geriledi ve artık değişim zamanı. Mayalar'a göre; 2012 yılı insanlığın yükselişinin başlangıcı olacak. Maya Kehanetleri' ne göre 22 Aralık 2012 tarihi dünya için çok önemli. Çünkü bu dönemde içinde yaşadığımız çağ sona ererek yeni bir çağ başlayacak. Büyük bir tufanla gelecek olan bu yeni çağın ipuçlarını ise bilim adamlarına göre iklimsel değişimler sayesinde şimdiden gözlemleyebiliyoruz. "Beşinci kutupsal kayma" olarak adlandırılan bu değişimde daha önceki değişimlerde olduğu gibi yine kutupların manyetik alanının değişmesiyle meydana geleceğini söyleyen Sınır Ötesi Yayınları'nın Genel Yayın Yönetmeni Ergun Candan, dünyadaki iklimlerin değişimini de buna bağlıyor. Candan, "Kutuplar yer veya açı değiştirdiğinde kutuplarda buzlar eriyor. Kaldı ki, küresel ısınma sonucu şu anda Kuzey Kutbu'ndaki buzullar zaten erimeye başlamış durumda. Mayalar'a göre de daha önce yaşanan dört çağda tıpkı bu şekilde sona erdi" diyor. * Peki tüm bu bilgiler bilimsel olarak ortaya konup kanıtlandı mı? Dünyanın en az dört kez kutupsal kayma (kuzey ve güney kutbu) yaşadığı bilimsel verilerle kanıtlandı. En son Discovery kanalında dünyanın manyetik alanının belirli periyotlarla nasıl değiştiğini bilimsel çevreler açıkladı. Hatta bilgisayar ekranındaki üç boyutlu animasyonlarla gösterimi yapıldı. Şu anda dünyanın manyetik alanında muazzam bir değişim var. Bunun da en büyük nedeni güneşte meydana gelen değişimler. İlginç olan Mayalar bunu biliyordu. Konunun bir diğer yanı da Mayalar'ın bununla da yetinmeyip, gelecekte tüm insanlığı etkileyecek trajediyi bizlere şifreli bir şekilde duyurmuş olmalarıdır. Bu şifreye göre dünya için 2012 yılı çok önemli. NİRVANA'YA DOĞRU * Yani bu görüşe göre 2012 yılındadünya yok mu olacak? Mayalar 2012 için 'zamanların sonu' diyor. Fakat bu dünyanın top yekun yok oluşu değil, bir fiziksel değişim. Daha önce yaşanan sanki tufan gibi düşünebiliriz. Bu fiziksel değişimlerle birlikte ruhsal değişimler de birbirleriyle orantılı devam ediyor. Her bir büyük fiziksel değişimlerle birlikte insanlık ruhsal değişimde yaşıyor. Şu ana kadar insanlar aşağıya inişi yaşadı. Birincisinde biraz daha kabalaştı, ikincisinde biraz daha, üçüncüsünde biraz daha... Dördüncünün sonunda tam anlamıyla bir dip yaptı. Bu yüzden 2012'yi Mayalar insanlığın yeniden yukarı çıkışın yaşanacağı bir çağ olarak tanımlıyor. Hatta çeşitli dinler bundan Altın Çağ, vaat edilen cennet veya Nirvana gibi bahseder. 2012'nin önemi burada. Aşağıya inen insanlık tekrar yukarı çıkacaktır. Bunun da ilk basamağı 2012'dir diyor Mayalar. * 2012 yılında başlayacak olan bu yukarıya doğru çıkış ne kadar zamanda tamamlanacak? Bildiğimiz kadarıyla bu yukarı çıkış süreci başladı. Belki 2012 bir final olabilir. Bu bir süreç. Ancak tufanla kıyameti birbirine karıştırmamak lazım. Kıyamet ruhsal bir değişim, tufan ise fiziksel bir değişim demektir. Kıyamet hem tasavvufi hem de ezoterik (gizli öğreticilik) anlamda ayağa kalmak ve uyanmak demektir. Bu uyanıştan kastedilen ruhsal aydınlanmadır. Böylelikle dinsel metinlerin içindeki sembollerin anlamları da çözülebilecek ve dinsel metinlerde gizlenen gerçeklerle herkes yüz yüze gelebilecektir. İKİ YILLIK HATA PAYI... * 22 Aralık 2012 tarihi konusunda hiç şüphe yok mu? Mayalar'ın yakın geleceğimize ilişkin kehanetleri tüm ezoterik bilgilerle örtüşmektedir. Bu nedenle verilen tarihin önemi çok büyüktür. Ancak bu tarihlemede iki yıllık bir hata payı bulunabileceğ i de gözardı edilmemelidir. Bunun sebebi Maya Takvimi'nin bizim kullandığımız Gregoryen Takvimi'ne çevrilişinde MÖ 1'den MS 1'e geçilmiş olmasıdır. Aradaki 0 atlanmıştır. Yaptığı araştırmada Astrofizikçi Cotterel de bu konuya dikkatleri çekmiştir. * Bugüne kadar Mayalar'ın hangi kehanetleri yerini buldu? Şu anda bilimsel olarak ispat edilen dünyanın dört kez kutup değişimi geçirdiği. Bugün bu durum ispatlanmış durumda. Günümüz insanları bunu yeni keşfetse de, Mayalar bunun farkındaydılar. Bu bile başlı başına önemli bir şey. * Mayalar'la ilgili tüm bu bilgilere nasıl ulaşıldı? Bütün bunlar dünyaca ünlü astro fizikçi Coterelli'nin bilgilerini bir BBC muhabiri Adrian Gilbert'in derlemesi sonucunda dünya kamuoyuna duyurdu. En önemli buluş da eski Maya kenti Palanque'deki Yazıt Tapınağı'nda buldukları mezar taşının kapağındaki şifreyi çözmeleriyle oldu. * Şifre nasıl çözüldü? Simetriyle ilgili bilgileri çözerek çok önemli sonuçlara ulaştılar. Kapağın üzerindeki şerit motiflerini simetrik bir şekilde yan yana getirdiklerinde ortaya Jaguar ve bunun üzerinde de bir Yarasa sembolünün ortaya çıktığını gördüler. Mayalar'ın sakladıkları bu sembollerin bir anda belirmesi Cotterel'i şaşkına çevirmişti. Çünkü Mayalar'ın mitolojik yazıtlarında Jaguar beşinci yani bizim çağımızı, yarasa ise ölümü sembolize etmekteydi!. .. Kapağın üzerinde açık bir şekilde görülen "Güneş Haçı"nın üzerindeki ilikler ise Güneş'in manyetik iliklerini temsil etmekteydi. Bu da Mayalar'ın gizli mesajıydı. Yaşanacak trajedinin sebebi Güneş'te meydana gelecek olan manyetik değişimlerdir! .. Mayalar'ın kehanetiYüzlerce yıl önce yok olan Maya Uygarlığı'nın tabletlerine göre dünya büyük bir tufandan sonra son çağına girecek. Maya takvimindeki yok oluş tarihi Marduk'la da örtüşüyor. Dünyanın beşinci değişimi bu yüzyılda. Geri sayım başlıyor mu?Tabletlerdeki Maya takvimi tufanların yaşandığı 4 çağdan sonra sonu yine tufanla bitecek 5'inci çağın 21'inci yüzyılda başladığına işaret ediyor. Sunuş Sır tabletler Dünyanın en gizemli uygarlığı Mayalar'dan geriye sadece, çözümü onlarca yıl süren yazılı tabletler kaldı. Hiçbir iz bırakmadan tarih sahnesinden silinen bu görkemli uygarlığın izlerini araştıran bilim adamı ve tarihçiler, dünyanın geleceğiyle ilgili önemli ipuçlarına ulaştılar. Mayalar'ın kriptoyu andıran tabletlerinde dünyanın son çağına gireceği ancak bunun büyük bir tufandan sonra olacağı yazılı. "Uzaylı uygarlık" olarak da tanımlanan Mayalar'a göre dünya bugüne kadar dört çağdan geçti ve her çağın sonunda büyük yıkım yaşandı. Mayalar'ın oluşturduğu takvime bakıldığında da dünyanın yaşayacağı tufan net olarak belli. Mayalar'ın takvimine göre dünya 1 milyon 872 bin günde bir çağ değiştiriyor. Oldukça karışık olan bu takvim bilim adamlarınca ancak yüz yılda çözülebildi. Bu yazı dizisinde dünyanın geleceğiyle ilgili Mayalar'ın kehanetlerini okuyacaksınız. Astro fizikçi Maurice Cotterel'in çalışmalarını derleyen BBC muhabiri Adrian Gilbert'in yazdığı "Maya Kehanetleri" isimli kitabı Türkiye'de yayınlayan Sınır Ötesi Yayınları'nın Genel Yayın Yönetmeni Ergun Candan insanlığı önümüzdeki yıllarda yepyeni gelişmelerin beklediğini söylüyor. Candan, şöyle devam ediyor: "Toplu bir yok oluşa değil, toplu bir uyanışa gidiyoruz... Yaşanan ve yaşanacak olan doğal afetler ise, bu sürecin içindeki unsurlar. Tüm alametler göstermektedir ki, dinlerin ve tüm eski kaynakların kehanetlerinde bildirilen, tarif edilemez güzellikteki bir Altın Çağa doğru hızla yaklaşılmaktadı r. Tüm bu değişimlerin sonucunda şuurlarımız üzerindeki ağır perde kalkacak, böylelikle dünyamızın gerçek tarihini ve en önemlisi de varoluşumuzun sırlarını anlayabileceğ iz... Ancak bu değişim sürecinin bir parçası olan dünyamızın fiziksel değişimlerine de katlanmak zorunluluğuyla karşı karşıya kalacağımızı unutmayalım." Candan, Maya Kehanetleri' nin özellikle son üç dinin kitaplarında yer alan tufana da işaret ettiğinin altını çiziyor. SONSUZLUK TARİFİHer şeyden önce Mayalar çok üstün seviyeli dinsel bilgilerle geldiler. Tek tanrı inancındaki eski "Mu Güneş Dini"ne bağlı bir topluluktular. Örneğin Mısır uygarlığı, Mu'dan sonra gelen ve Mu kadar gelişmemiş bir uygarlık olan Atlantis'in bir kolonisiydi. Öyle olmasına rağmen dönemin çok üstünde bir gelişim gösteren bir uygarlık olarak tarih sahnesine çıktılar. Mayalar o anlamda Mısır'dan hem çok daha üstün bilgiye ve daha eski bir geçmişe sahiplerdi. Çok gelişmiş dini sistemleri sayesinde geleceğe ait bazı bilgilere sahip olan Mayalar'ın geleceğe ait olan bilgileri ise geçmişe ait bilgiye sahip olmalarında yatıyordu. "Başlangıç nasılsa son da öyle olacaktır" diye çok eski ezoterik bir söz vardır. Çünkü bazı şeyler yeryüzünde periyodik olarak tekrar ediyor. İşte Mayalar'ı önemli kılan bu ezoterik (gizli öğreticilik) bilgi birikimine sahip olmalarıydı. Mayalar'a göre yeryüzünde meydana gelen en önemli değişimlerden biri de eksen açısıyla ilgiliydi. Günümüz bilimsel bulguları Mayalar'ın bu bilgisiyle tam anlamıyla örtüşmüş durumdadır. MODERN ASTROLOJİ Mayalar kendi takvimlerinde ve kutsal kitapları olan Popol Vuh'da da ifade ettikleri gibi dünyanın dört kez eksen açısını değiştirdiğini ve bir beşinci değişimin de bu yüzyılda olacağını ifade etmektedirler. Bunun periyodik olarak tekrar etmesinin en büyük nedeni güneşte meydana gelen manyetik değişimin, yeryüzündeki manyetik değişime etki etmesi. Yani manyetik alanın değişmesi sonucunda bu tetiklemenin sonucu olarak dünyanın eksenin açısında da kaymalar meydana geliyor. Astrofizikçi Cotterel "Her Kozmik Döngü'de güneşin manyetik alanı beş kez yer değiştirir. Bu, Mayalar'ın dünyanın geçmişte tam dört kez büyük doğal afetler (Tufanlar) geçirdiğine ve Beşinci Güneş Çağı'nın sonundaki yani 21. Yüzyıl'daki beklenen Tufan'ın takip edeceğine inanmalarının ana sebebidir." [/spoiler] [spoiler]21 Aralık 2012 FOTON KUŞAĞI ETKİSİ ve NİBİRU... 21 Aralık 2012 Bu tarihte olması beklenen 2 felaket var! FOTON KUŞAĞI ETKİSİ ve NİBİRU... Nibiru Sümerler tarafından, Nibiru, yani geçiş gezegeni ismi verilen, Babil astronomları tarafından ise Marduk olarak adlandırılan gezegendir. 2012 yılında dünyaya yakın geçiş yapacağı öne sürülmektedir. Zecharia Sitcin tarafından yapılan araştırmalara konu olmuştur. Dünyadan 4 kat daha büyük olduğu ve güneş çevresindeki turunun 3600 yıllık periyoda sahip olduğu bu araştırmalarda ortaya atılmıştır. Sitchin,Mısır ve Mezopotamya'daki araştırmaları esnasında eski uygarlıkların da bu gezegenden haberdar olduğunu saptamıştır. Türkiye'de de yazar Burak Eldem konu ile ilgili bir kitap yazmış ve bu gezegenin eski uygarlıklar dönemindeki önemi ve 2012 yılında yapacağı öne sürülen yakın geçişle ilgili teoriler sunmuştur. Teorilere göre 10. gezegen denen Nibiru (NASA'nın 2001 KX76 olarak katalogladığı gezegen) güneş etrafındaki 3657 yıllık her dönüşünüde dünya'ya yakın olarak gelip geçerken dünya üzerinde türlü felaketlere sebep olmaktadır. Bu seferki geçiş ise kimilerine göre 2012 yılında gerçekleşecektir. Güneş sistemimizdeki elemanlar olarak Zecheria Sitchin Güneş'i ve Ay'ı da cisim olarak ele aldığında 11 cisim söz konusu olmaktadır. Nibiru'yu bu sisteme eklediğinde 12 sayısına ulaşılmaktadır (Sümer tabletlerini çeviren Sitchin'e göre). Güneş ve Ay'ı saymazsak 9 gezegenden oluşan güneş sistemimizde Nibiru 10. Gezegen olmaktadır. Zecheria Sitchin'in kitabında anlatılan 12. Gezegen ile bugün tartışılan 10. Gezegen aynı gezegendir. Son zamanlardaki, Güneş sistemimizdeki gezegenlerin parlaklıklarındaki artış, Jüpiter'in uyduları ile arasında iyonize bir bağlantı oluşması, gezegenlerin manyetik çekim güçlerindeki artış, Jüpiter, Uranüs ve Neptün atmosferlerindeki sıradışı değişiklikler dünya üzerinden teleskoplarla izlenmektedir. Son aylarda tüm dünya'da görülen atmosferik anormallikler ve çeşitli büyüklükteki depremlerin yoğunluk kazanması ile ilgili açıklamalar 10. gezegenin gelişi ile ilgilidir. Tüm resmi görmek için tıklayın FOTON KUŞAĞI ETKİSİ (Işın çağına giriş olarak tanımlanmakta) İndigo Dergisi Haber: Didem Çivici Foton Kuşağı Etkisi Karşımıza çıkan herhangi bir sağlam bilimsel veri yok. Tüm kaynaklarda bilimsel bir kanıtın öne sürülmediğinden bahsediliyor, zira geçerli kanıtlar da yok deniliyor. Elde olan tek şey birkaç bilim adamı ve astronomun tezlerinden ve araştırmalarından ibaret. Zaten bu konu üzerinde araştırmalar yapan bilim adamları da bulundukları yerlerden uzaklaştırılmışlar. Elde olan veriler, bilinen döngünün 26.ooo yıl olduğu, bu geçişin belirtisi olan Schumann Rezonansı'nın değişimi ve Foton Kuşağı içerisinde bulunan yıldızların varlığından ibaret. Açıkça bir kanıt ortaya konulamamış. Foton Kuşağı güçlü elektromanyetik radyasyona sahiplik eden yoğun bir uzay boşluğu ve bazı x-ışınlarını da içermekte. Galaksi içerisine akan manyetik bir ışık olarak ta tanımlayabiliriz. Edmun Halley tarafından keşfedildi Keşif, ingiliz astronom Sir Edmund Halley'in (1656-1742) günlerinde başlayan Pleiades çalışmalarıyla başladı. Halley, bu yıldız grubundaki 3 yıldızın Yunanlılar tarafından belirtilen yıldızlar arasında bulunmadığını ortaya çıkardı. Yunan astronomlar ya da Halley yanılmış olabilir miydi? 1991 yılında yayınlanan bir makalede sunulan diagrama göre 6 yıldız; Merope, Atlas, Teygeta, Electra, Coeleno ve güneşimiz Pleiades'in bir yıldızı olan Alcyone'nin yörüngesindeler.Daha sonra Halley şu sonuca vardı: Pleiades takımı belli bir hareket sistemiyle ilerliyordu. Bu tez, Frederick Wilhelm tarafından onaylandı. Pleiades, her yüzyıl için 5.5 saniye kesin bir hareketle döngüsüne devam ediyordu. Altı gün içinde Dünya'nın tamamen değişeceği iddia ediliyor Foton Kuşağının merkez alanına girilmesiyle birlikte yaşanılması beklenen fiziksel ilk etkileşimler ise şu şekilde sıralanıyor yayınlanan bir çok raporda: 1. gün: 21 Aralık 2012'de kör bölgeye giriş, tüm canlıların beden tipinin değişmesi, hiçbir elektrik aygıtının çalışmaması, tam karanlık. 2. gün: Atmosfer basıncının düşmesi, herkesin kendisini şişmiş hissetmesi, Güneş'in yeterli ısıtamaması, dünya ikliminin soğuması (buzul çağı soğuğu). 3.-4. gün: Atmosferin şafak vakti gibi sönük bir ışıkla aydınlanması, foton etkisinin başlaması, foton enerjili aygıtların çalışabilir hale geçmesi, yıldızların yeniden gökyüzünde belirmeleri. 5.-6. gün: 24 saatlik gündüz devresine giriş, kör bölgeden çıkıp ana foton kuşağına giriş, tüm canlıların güçlenip zindeleşmeleri, dünya ikliminin ısınması, foton ışınıyla çalışan gemilerin uzayda yolculuk yapmaya başlaması, telepati, telekinezi gibi psişik yeteneklerin ortaya çıkışı (uyanış, süperbilinç). Foton Kuşağı etkisine ilk kez Atlantis devrinde girildiği sanılıyor Kuşağın başlangıç noktası, küçük bir atom parçası ve onun yörüngesinde olan bir grup elektrondan ibaret. İngiliz fizikçi Paul Adrian Maurice Dirac, her bir partikül için bir anti-partikül bulunduğunu öne sürmüştü. 1932'de Carl David Anderson bu anti-partikülü buldu ve ona "positron" adını verdi. 1956'da anti-proton ve anti-nötron keşfedildi. Bir anti-partkül şekillendiğinde, sıradan bir partiküller evreninde meydana gelir ve bu, bir elektronla buluşup çarpışmasından önce bir anlıktır. Bu çiftin toplam kütlesi "Foton" formunda enerjiye dönüşür. Bu yeni ve önceden görülmemiş bir enerji kaynağı gücü sunar. 1961 yılında uydu kaynaklı araçlar tarafından bir foton kuşağı keşfedildi. Bu kuşağın gezegenimizden 400 ışık yılı uzakta olduğu açıklandı. Astronom Jose Comas Sola yedi yıldızlı Pleiades takımı üzerinde özel bir çalışma yaptı ve bir sistem oluşturduklarını keşfetti, ki bizim güneşimiz ve daha pek çok yıldız da bu sistemin parçalarıydılar ve her biri kendi gezegensel sistemlerine sahipti. Güneşimiz bu sistem yörüngesini 24.000 yılda tamamlıyor. Bu 24.000 yıl iki bölümde alınıyor; 10.000 yılı karanlık (ya da Galaktik Gece), 2000 yıl ise Foton Kuşağı'nın ışığında geçirildiği sanılıyor. Ve bazı bilim adamları tarafından, bulunduğumuz dönemin ışık bölgesine geçiş olduğu tahmin edilmekte. Tahmin edildiğine göre böyle bir olay dünyanın oluşumundan beri bir kez deneyimlendi ve bu tarihin de Atlantis devrine rastladığı öne sürülüyor. Foton Kuşağı temel olarak 3 elementi içermekte. İlki, "Null Zone" (sıfır bölgesi). Bu bölge, madde ve madde olmayan parçaların kuşağın proton parçalarını oluşturmak için çarpıştıkları bölge. Burası ayrıca Pleiades yıldız sisteminin elektromanyetik alanlarının etkisiz bırakıldığı yer. Bu süreç, bilinçlilik seviyelerimizi değiştirecek ve evren yapısına farklı bir açıdan bakmamızı sağlayacak. Diğer bölme ise foton ırmağı ile sıfır bölgesinin (null zone) iç kenarı arasında olan akım alanı. Bu bölgeye geçişle daha yüksek boyuta geçiş imkanına sahip olunacak. 2012'de Işık devrine geçiş yapılacağı söyleniyor Foton Kuşağı, Dünya ile çarpışmak üzere olan yoğun bir foton(ışık parçacıkları) enerji bandı olarak rapor ediliyor. Ulaştığında 5 günlük bir karanlık, elektriksizlik, yoğun ufo inişleri, insanlık için psişik yeteneklerin ortaya çıkması, insan bedeninde oluşan değişimler (transformasyonlar) ve daha pek çok değişim beklenmekte. Şu anda karanlık dönemin sonunda olduğumuz ve bu dönemin 2012'de son bularak 2000 yıllık "ışık" devrine geçiş yapılacağı söyleniyor. Yıldız aktivasyonu güneş sistemimizin Pleiades (Alcyone yıldızı), Sirius, Arcturus, Orion ve Andromeda ile aynı sıraya dizilmesi ile başlayacak. Yaşanılacağı tahmin edilen en büyük deneyim ise, bu kuşağa girildiğinde, şu anda bulunduğumuz 3. boyuttan 5. boyuta yükseleceğimiz. Bu sıçrayış elbette ki beraberinde bir çok farklılık ve mutasyonlar getirecek. Şimdiden deneyimlediğimiz olaylar da aslında bu sıçrayışı doğrular nitelikte: ciddi iklim değişiklikleri, kıta transferleri, v.s. Ayrıca bu kuşağa girildiğinde bilinçlilik boyutlarının her birine geçiş imkanına sahip olacağımız tahmin ediliyor. Şu anda küresel bilinç değişiminin sonuçlarını da birebir deneyimliyoruz aslında. Dünyayı kasıp kavuran savaş ortamı, toplumlar arası anlaşmazlıklar, politik sürtüşmeler ve olagelen olumsuzlukların da bu geçiş döneminde, ya da "null zone"da bulunmamızdan dolayı olduğunu düşünebiliriz. Bütün canlılardaki değişim Yaşadığımız bu dönem ve beklenen değişimler kutsal kitaplarda, mitolojide ve bilim adamları tarafından da ayrıntılı şekilde incelenmişti. Raporlara göre, Foton Kuşağı'na girildiğinde, gökyüzü ateş gibi gözükecek, ancak soğuk olacak. Bu değişim ve yansımalar elbette ki içine girilen kuşağın etkileriyle birlikte ortaya çıkan kimyevi değişimler ve tranformasyonların sonucunda kendilerini açığa çıkaracaklardır. Kuşağa ilk önce güneşimizin girmesi halinde ani bir karanlığın olması da söz konusu, ki bu sürenin 110 saat kadar sürmesi tahmin ediliyor. Güneşsel radyasyon ve Foton Kuşağı'nın arasındaki etkileşim gökyüzünün yıldızlarla dolu gibi gözükmesine neden olacak. Dünya bu kuşağa girdikçe tüm moleküller uyarılmış olacak ve atomlar mutasyona uğrayacaklar. Bu duruma bağlı olarak fiziksel yapılarda (insanla birlikte hayvan ve bitki aleminde de) farklılıkların meydana gelmesi bekleniyor tabii ki. Null Zone ve Schumann Rezonansı Bu kuşağa girmeden önce, yani bu zamanda, "Null Zone" (sıfır bölgesi) denilen zaman deneyimlenmekte. Bu dönem boyunca sismik aktivite ve volkanik hareketlenme görülüyor. Ayrıca iklim değişiklikleri ve buna bağlı olarak şiddetli tayfunlar, fırtınalar ve hortumlar gözlemleniyor. "Null Zone", bir başka deyişle, madde ve madde olmayan bütün partiküllerin yok edildiği yer. Oluşacağı beklenen bu foton etkisi çok önemli, zira bize yeni bir enerji kaynağı sunacak. Bu kaynak, doğal olarak fosil yakıtlara bir son verecek ve bunun sonucunda da tahmin edildiği üzere daha yaşanılabilir bir dünya oluşturulmuş olacak. Bu bölgeye geçişin kanıtı olarak gösterilen en güçlü kaynak ise Schumann Rezonansı. Dünya'nın kalp atışı olarak nitelendirilen bu titreşim daha önceki zamanlarda 8.1 iken günümüzde 12.1'e yükselmiş durumda, ve hızla yükselmekte. 13.0 olduğunda ise "Null Zone"un tamamlanmış olacağı rapor ediliyor. Astrofiziksel hesaplamalara göre Foton Kuşağı'na saatte 208.800 km hızla gireceğiz. Kuşağın enerjisi fiziksel sonuçların yanında eterik ve spiritüel anlamda da kendini gösterecek. Bilimsel veriler, ciddi ve hızlı bir değişim olduğuna işaret ediyor Rus bilim adamları tarafından açıklanan değişimler de galaksinin merkezinden gelen enerjinin varlığını teyit eder yönde. Dr.Alexey N.Dmitriev'in çalışması gösteriyor ki gezegenlerin atmosferleri, gezegenlerin kendileriyle birlikte büyük bir hızla değişim geçiriyor. Örneğin Mars atmosferi zamanla daha kalınlaşıyor; Ay, kendi atmosferini oluşturmakta. Ya da bu tarz bir değişimi kendi gezegenimizde görebiliyoruz: atmosferdeki HO(hidroksit) oranı daha önce hiç ölçülmediği kadar fazla. Bu oran küresel ısınma, florkarbon emilimleri ya da bu tarz oluşumlar sonucu oluşmuyor; sadece kendilerini gösteriyorlar. İyonosfer tabakasında plazma jenerasyonu, magnetosferde magnetik fırtınalar, atmosferde ise siklonlar aracılığı ile enerji boşalımları oluşumları gözlemleniyor. Daha önceden nadir rastlanan atmosferik yüksek enerji fenomenine artık daha sık ve yoğun rastlanmakta. Gaz-plazma zarfının maddesel birleşimi de transforme olmaktadır. Gezegenlerin manyetik alanları ya da parlaklıkları da hızla değişiyor, artıyor. Jüpiter, Venüs, Uranüs ve Neptün, bu sonuçların alındığı gezegenlerden. Rus Ulusal Bilim Akademisi Foton Kuşağı üstüne çalışmalar yapıyor Dünyamızda eyleme geçmiş olan transformasyonlar ise aşikar. Gün be gün artan sismik aktivasyon, volkanik hareketlenmeler ve diğer bir çok doğal felaketler elbette ki gözlerden kaçmıyor. Dr.Dmitriev'in belirttiği ve dikkat çektiği nokta ise bu çeşit bir değişimin dünyada daha önce 10.000 yıl önce görülmesi. Burada göze çarpan ve bazı topluluklar tarafından ortaya atılan konu ise güneş ile dünyanın değişimleri arasındaki bağlantı. Maalesef bu tarz konularda çoğu bilgi ifşa edilmiyor. Bu tarz araştırmaların yapıldığı bir merkez de Sibirya'daki Rus Ulusal Bilim Akademisi. Burada yapılan çalışmalar sonucu edinilen bilgi ise şöyle: Şu anda Güneş Sistemi'nde yaşanılan enerjisel değişimin tek olası sebebi farklı-daha yüksek olan bir enerji alanına giriyor olmamız olabilir. Ve bu yüksek enerjiye geçişin sonucunda DNA spirallerinin kendileri de değişim geçirmekteler. Şimdiye kadar hayatımızda yer alan bilim araştırmaları sonucu elde ettiğimiz bilgilerle ortaya çıkarılan 2 sarmallı DNA yapısı hızla mutasyona uğramaktadır. Bu sıçrayışla da bu sarmalın 2'den 12'ye çıkacağı biliniyor. Bu enerji emiliminin Güneş Sistemi'ndeki tüm maddelerin özünü değiştireceği bekleniyor, ki bir bir de deneyimliyoruz çevremizde. Aslında tüm bunlar, hücresel ya da ruhsal boyutta olsun, bize pek yabancı değil. Çevremizde her an deneyimlediğimiz olayların dökümü sadece. Kainata dikkatlice baktığımızda ve onu içsel sesimizle dinlediğimizde bunlardan farklı bir şey duymayacağımız da aşikar. Hergün yaşadığımız ve gün geçtikçe artan doğal felaketler, politik sürtüşmeler, savaşlar, içsel değişimler binlerce yıldır beklenilen dönemin getirileri elbette. Bunların hepsi asırlardır bekleniyordu; kutsal kitaplarda olsun, kadim medeniyetlerin yazıtlarında olsun her zaman karşımıza çıktılar. Şimdi ise bu değişime tanık oluyoruz ve yeni dönemin getirdiği farklılıklara yaşamlarımızı adapte etmeye hazırlanıyoruz. Zira başka seçeneğimiz de yok; ya değişimi kabul edecek ve "bir" olacağız, ya da eski enerji ile birlikte savrulmayı göze alacağız. ÜÇ GÜNLÜK KARANLIK F. Joseph Montagna tarafından derlenmiştir. (Kirael'in BÜYÜK DEĞİŞİM kitabından alınmıştır.) Derin bir endişeyi ifade ederek başlamama izin verin. Üç Günlük Karanlık, korku ve panik ile değil, Dünya'nın 4. Boyuta yükselişi ile ilgilidir. Lütfen anlayın, bu sadece sizi yükseliş işlemine hazırlamak için bir girişimdir. Bu Değişim, sevgi ile ilgilidir, ve hissettiğiniz korku kendi seçiminizdir. Akıllıca seçim yapın, dostlarım, çünkü Değişim, farkındalığın uyanışının başlangıcı olacak. Aslında Üç Günlük Karanlık, Dünya Ananın Foton Kuşağına girişi ile ilgilidir. Bu olay Üç Karanlık Günü kapsamaktadır ve bu Değişimin ya da 4. boyuta (5. boyuta) yükselişin müjdecisi olacaktır. Bu dönem boyunca size neler olacağı hakkında kısa bir özet yapmama izin verin. Bütün olay 7 ya da 10 günlük bir dönemde gerçekleşecek fakat lütfen bu rakamların kesin olduğunu düşünmeyin, çünkü 1 gün az ya da çok olabilir. İLK GÜN İlk gün, tam tamına bir kargaşa hissi olacak. Bu korku yaratmak için tasarlanmamıştır. Evet, Yaratıcı korkuya izin verir, ama siz bu korkuya kapılmak zorunda değilsiniz. Bu yazıyı okuyanlar, o dönemde ortaya çıkacak olaylara önceden hazırlanmış olacak. Hala korkuyu önlemek için çaba sarf etmelisiniz, çünkü bu olay bütün Dünyada nüfuz edecek. Bu, herkesin korkularını iyileştirerek Değişimi gerçekleştirdiğinden emin olmak için Işık Varlıkları tarafından planlanmıştır. Ve yine, korku içinde yaşadığınız için, aslında bu korkudan birçok iyi şey yaratıyorsunuz. Korkularınızı iyileştirmek, tamamen, Yaratıcı'nın planının bir parçasıdır. Bu, şimdi neden şu anki korkularınızı ele almanızın gerektiğinin başka bir nedenidir. Korkularınızın üstesinden gelmede ve onları yok etmede deneyim kazandıkça, Değişim ile daha iyi başa çıkabileceksiniz. Bugünlerde uğraştığınız bazı korkularınız şöyle senaryolar içermekte: Faturalarım ödenecek mi? Evli kalacak mıyım, kalmazsam eğer ne yapacağım? Bütün paramı aptal bir yatırımda kaybedecek miyim? Evet, bunların hepsi gerçek, fakat yapmanız gereken tek şey probleme karşı koymak, ve onu (bilincinizde) berraklık yaratacak noktadan ele almaya hazır/gönüllü olmak. Böylece, daha az korkutucu ve yönetilebilir olacaktır. İşte bu yüzden kendinizi tanıma çalışmalarınızı ve diğer derslerinizi zamanında tamamlamanız vurgulanmaktadır. Korkularınızın üstesinden gelmeyi mümkün olduğu kadar iyi öğrendiğinizde, Değişim bir kabustan çok bir macera haline gelecektir. Uygulama/çalışma mükemmeli getirir. İlk gün boyunca, kitlesel hastalık ve görünüşte yıkıcı bölünme illüzyonu ile titreşeceksiniz. Tam anlamıyla 3. Boyutu terk edecek ve 4. Boyuta gireceksiniz, Foton Enerjisiyle birlikte. Dünyanın değişimini o güne kadar hiç deneyimlemediğiniz kadar çok hissedeceksiniz. İlk 12 saatte ya da gün boyunca, pek ortalıklarda dolanmak istemeyeceksiniz. Durağan kalmaya zorlanacaksınız. Bu Dünya Ananın ani fren yapma yöntemidir. Bu dönem boyunca, kendini sarsacak ve birçok özelliğini yeniden düzenleyecek. Bütün bunların hepsi daha şimdiden planlanmıştır ve Dünya kendini yok etmeden ne kadar ileri gideceğini tabi ki bilmektedir. Bu sizin ilk işaretiniz olacak #8211; kitlesel kargaşanın ortaya çıkışıyla onu takip eden Dünya ananın gürlemeleri. Buna göre daha önemli bir çok deprem yaşadınız bile. Aslında, bu sefer depremler hemen hemen sıradan bir hale gelecek. Sizin 8 ya da 9 Rihter Ölçeğinizden bahsetmiyorum, daha çok 5 ya da 6 hatta daha az, çünkü bu Dünya Ananın kendini Değişime hazırladığına işaret etme şeklidir. Bununla birlikte, kendini, boyut enerjisinin 3.den 4.ye ilerlediği ve Foton Kuşağı enerjisinin Dünyayı içine çekmeye başladığı son Değişim pozisyonuna yerleştirdiğinde, 3. Boyuttaki son dönüş aşamasını hazırlayacak. Sonuç olarak, yaklaşık ilk günün 12 veya 16 saat sonrası, kalan zamanlar tam anlamıyla zor olacak. Lütfen panik yapmayın! Kaç kere hatırlatılmaya ihtiyaç duyuyorsunuz biliyor musunuz? Lütfen panik yapmayın! Bu ilk saatlerde sakin kalabilirseniz, her şey yerine oturmaya başlayacak çünkü başlangıçtaki deprem sarsıntıları ve bölünmeler şiddetle azalmaya başlayacak. Ortaya çıkmaya başlayacak diğer özellikler, sıcaklıkta ve güneş ışığında azalmalar içerecek. Daha sonraki birkaç gün boyunca hava akşam üstü gibi olmaya başlayacak. Bu noktadan itibaren çok fazla güneş ışığı görmeyeceksiniz, en az bu değişimi atlatana kadar. Bu zaman süresince, dehşet verici bir uyanış meydana gelmeye başlayacak. Psişik / telepatik yetilerinize bağlı olarak, öbür tarafa geçmiş olan arkadaşlarınız ve akrabalarınız sizinle iletişime geçebilecekler. Bu sizin, bir çoğunuzun daha önce hiç deneyimlemediği / yaşamadığı bir biçimde görevinizi yerine getirmenize imkan verecek. Bu, son yıllarda bir çok ruhsal rehberin size neden şiddetle MEDİTASYON yapmanızı önermesinin bir başka sebebidir. Bu söz vurgulanmalıdır, ona önem vermeniz gerektiği için. İKİNCİ GÜN Bu gün, artan karanlık bütün Dünya'ya nüfuz etmeye başlayacak, daha önce hiç yaşamadığınız / hissetmediğiniz bir soğukla birlikte. Bu derin bir soğuk olacak çünkü içinize işleyecek. Bu zamanda, karbon temelli olmayan diğer varlıklarla da bağlantı kuracaksınız. Bu, neden korkuya dayalı bir hayat yaşayamayacağınızın bir başka sebebidir, yüzleşeceğiniz şey en büyük sınavınızın bir kısmı olacak. Anlamanız gereken tek şey; BU BİR TEST! Yapmanız gereken şey Işığı üstünüzde tutmak, böylece farkındalığınız yükselecek ve sınav yok olacak. Üçüncü gün, Dünya Ana tamamıyla Foton Kuşağına girmiş olacak ve Dördüncü Boyuta gerçek geçiş meydana gelecek. Bu zamanda, Foton Enerjisi Yeryüzünü tamamen saracak, ve Üç Günlük Karanlık başlayacak. Foton Kuşağının dış bandı, üçüncü boyutun özünü temizleyip dördüncü boyut enerjisini ateşleyebilmek için son derece yoğundur. Karanlık varolacak çünkü ışık parçacıkları o kadar yoğunlaşacak ki "yok" görünümü alacaklar. Bu dış banttan çıkış yaklaşık üç gün sürecek ve tamamıyla karanlığın içine çekilmişsiniz gibi görünecek. Zamana takılıp kalmamaya çok dikkat edin, aldatıcı olacaktır ve enerjinin yerleşmesinin ve sakinleşmesinin daha uzun sürmesine sebep olacaktır. Foton Enerjisi, içine girildikçe, güneş ışığını tamamen engelleyecektir. Bu gerçek bir karanlık oluşturacaktır. Foton Kuşağının özü güneş ışığını engelleyebilecek güçtedir. Her nasılsa, güneşin termal enerjisinin bir kısmı Foton Enerjisini delip geçebilecektir, böylece bir "Buz Çağı" yaşamayacaksınız. O kadar şiddetli olmayacak ama inanın ki çok soğuk olacak. Bedeniniz, bir çoğunuzun deneyimleyeceği hareketsizliğin karşılığında titreşimsel bir değişime uğrayacak. Dışarıya çıkıp sorunları halletmeye çalışmak hiçbir şey ifade etmeyecek. Aşağı inip köşedeki dükkan açık mı diye bakmaya gitmeye çalışmak gerekmeyecek. Açlıktan ölmeyeceksiniz. Üç günde kimse açlıktan ölmez. İlk aşamada, ****bolizmanız değişecek böylece yemek ihtiyacı hissetmeyeceksiniz. Onun yerine sadece çok hafif maddeler yiyeceksiniz. Başlangıçta, sadece Yaratıcının Işıktan oluşturduğu bitki alemi var olacak. Bu, Yaratıcının size sağladığı ama her nedense bu noktaya kadar akıllıca yararlanamadığınız bir şeydir. Artık bu bitkileri sadece akıllıca kullanmakla kalmayıp titreşimlerinin gerçek özünü / aslını da öğreneceksiniz. Eminim ki bazılarınız bu duruma uyumlanmakta zorluk çekecek, fakat birçoğunuz bu yeni yiyecek kaynağından zevk alacak. Aynı zamanda bu olay gerçekten Yeryüzünü içine çekecek, bu olayı tamamıyla yaşamak kaderinde olanlar, titreşimsel beden transferi ve hareket birliği hakkında zaten bilgilenmiş durumda olacak, böylece fiziksel öz tamamen korunmuş olacak. Bütün bu günlük / olağan seviyede öğrendiğiniz şeyler çok uzak gelecekte olmayan o zamana bir hazırlanış şekli. Bu üç günlük karanlık ve soğuk döneminin ortasında, dünya populasyonunun çoğu güçsüz ve hareketsiz halde olacak. Öyle yavaşlamış olacaksınız ki bu üç gün şimdiki zamandaki gibi geçmeyecek, ve böylece korkunun bir kısmı ortadan kaldırılmış olacak. Yoğunluğun bu kısmından geçişinizi zar zor hatırlayacaksınız. Bu olay başladıktan ve üç günün ilk gününü geçirdikten sonra, kendi içinizde tamamen kış uykusu halini alacaksınız. GEÇİŞTEN SONRA Bu karanlık günlerden çıkışınız en uç beklentilerinizin bile ötesinde olacak. Karanlık dağılınca, günışığı gelmeden önce başka bir 2 ya da 3 günlük bir dönem yaşayacaksınız. Bu dönemde hava akşam karanlığı gibi olacak. İlk adımınızı attığınızda daha önceki gibi ayaklarınızın artık yere değmediğini farkedeceksiniz. Havada sıçrayabildiğinizi, bir süre orada kalabildiğinizi, yavaşça yere inebildiğinizi keşfedeceksiniz. Yeni enerjinin hala yoğun olduğu bölümler olacak, yani bazen aldatıcı durumlar olabilir. Bedeninizin içinde hareket eden bir şey hissedeceksiniz, ve bedeninizi içinizde ışık saçan bu yeni enerji ile doldurabildiğinizi keşfedeceksiniz. Yeni sizi içine çeken bu yeni hissi seveceksiniz. Bu yenilikle baş etmeyi yeni realitede size yardımcı olacak öğretmenlerin rehberliğinde öğrenmeniz iki yıldan dört yıla kadar bir zaman dilimi gerektirecek. Bu öğretmenler paylaştıkları için onurlandırılacaklar ve siz de onları takdir edeceksiniz. Şimdi neden hepimizin derslerimizi Geçişten önce tamamlamamız gerektiğini anlamaya başlıyor musunuz? Böylece, daha sonra bunları deneyimlemeye gerek kalmayacak. Tamamlanmamış her deneyimi direkt olarak bu yeni realiteye taşıyacaksınız, bu nedenle Geçişten önce mümkün olduğunca hazır olun ki diğerleri yeni hızda ilerlerken siz değerli vaktinizi onlarla boşa harcamayın. Onca zaman geçmesine rağmen neden hala acıkmadığınızı merak edeceksiniz. En ufak bir açlık hissetmemekle kalmayıp, vücudunuzdaki yağlar / şişmanlık da, hepsi olmasa da çoğu, yok olacak. En sonunda açlık duyduğunuzda, Yaratıcının bizim için yetiştirdiklerini yemek ihtiyacı hissettiğinizi fark edeceksiniz. Aslında hep orada olan ama daha önce asla farkedemediğiniz bitkileri göreceksiniz. Birini alacak, ağzınıza atacaksınız ve o da yavaşça ağzınızda çözülecek ve siz de enerjisinin sisteminizde ortaya çıkışını hissedeceksiniz. Ve sonra birden değişik nefes aldığınızı fark edeceksiniz. Nefesiniz başınızın tepesinden gelecek ve alışılmadık bir biçimde tamamen bedeninizi dolduracak. Böylece, Geçişten sonraki ilk birkaç gün, daha önce deneyimlediğinizden, alışık olduğunuzdan farklı olan her şeyle işlev görmeyi öğrenmekle geçecek. Bir çok yeni şey, yeni ve aydınlanmış düşüncelerinizi meşgul edecek. Bütün düşünme sisteminiz fazlasıyla açık olacak, ve hafızanız hazır olduğunuzun da ötesinde olacak. Yaklaşık 2000 yıl boyunca Dördüncü Boyutun zevkine varacaksınız. Genel anlamda, dostlarım, bu sarsıcı bir dönem gibi görünmesine rağmen, (bu dönem) toplu aydınlanma sürecinin başlangıcıdır. Hepiniz, bir çok yaşam boyunca yükselişin tamamını hatırlamak için hazırlanıyorsunuz. Hiçbir şey boşa gitmemiştir. Derslerinizi büyük bir ilgiyle ve istekle öğrenin, böylece eski bavullarınızı yeni ve heyecan verici çağa taşımamış olursunuz. Her birinizin yaşam planı belli başlı deneyimleri içerir ve her deneyim yeni bir anlayış düzeyi yaratmak için tasarlanmıştır. Bir dersi kısa kesmeyi seçtiğiniz her seferinde, o ders, daha sonra üstünde çalışasınız diye yeni realiteye ertelenir. Deneyimleme ihtimallerini asla geri çevirmeyin. Her şeyin geçmişte hayalini kurduğunuz bir yere taşınmış olduğu yeni bir enerjide uyandığınızı düşünün. Çevrenize baktığınızda ve hayatın potansiyellerini incelediğinizde, hayat göz alıcı güzelliktedir. Ve sonra, yeni bedeninizi ve onun yeni enerjideki yetilerini anlamaya başlarsınız. Her nasılsa, tamamlanmamış öğrenim durumuna uygun olarak, Yüksek Benliğiniz, daha önce kaçtığınız belli başlı deneyimleri tekrarlamak zorunda olduğunuz bir plan yapar. Tüm varlığınızla yeni enerjiyi deneyimlemek / yaşamak isterken, bütün dersler tam öğrenilmeden bir adım dahi ileri gidemeyeceksiniz. Bu yüzden hiç bir ihtimali göz ardı etmeyin. Yüksek Benliğinizin sizin için yarattığı her şeyi büyük bir arzuyla tamamen öğrendiğinizden emin olun, çünkü bu sizin yeni bin-yıla girişinize izin verecek. Bu sadece başlangıç. Bu kısa süre zarfınca toplam deneyimi yargılamayın, ve en önemlisi PANİKLEMEYİN! [/spoiler]
  17. mucit41

    Hoparlör

    Ses kartın markası ne onboardmı acaba,onboard çıkışlara hoparlor bağlasan bile istediğin kalitede yüksek ses alamazsın,arada bir ses yükseltici takman gerekir.
  18. [center][img]http://sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-snc4/hs715.snc4/63501_140442322677056_100001338664598_194812_7491764_n.jpg[/img][/center]
  19. [center][color="#008080"][b]FBI Faces 4 Updated With User Guide[/b][/color][/center] [center][img]http://img8.imageshack.us/img8/4504/2430x323.jpg[/img][/center] [center][b]FBI Faces 4 Updated With User Guide | 320MB This program used by the FBI to identify suspects allows you to create, modify various faces.[/b][/center] [code]http://hotfile.com/dl/45031151/6b84a91/FBI.Faces.part1.rar.html http://hotfile.com/dl/45031253/4683b26/FBI.Faces.part2.rar.html[/code]
  20. [center][b]Konuya dahil bir Patch lama işlemi resimler alıntıdır,Patch işlemi doğru yapıldığında sorun olmaz bence.Ben Internet Download Manager programını kullanmıyorum.Örnek alıntı resim alttadır.[/b][/center] [center][img]http://www.hhresim.com/pictures/11228c6d07ea5d080f393a5e09b06baa.jpg[/img][/center] [center][img]http://www.hhresim.com/pictures/b530e42ee50eb4f11a862e04cf137bc6.jpg[/img][/center] [quote name='Nash' date='23 Aralık 2010 - 22:40 ' timestamp='1293137445' post='931352'] [img]http://img8.imageshack.us/img8/6230/123yae.png[/img] buyur [/quote] Şükranlarımı sunarım sayın değerli mod arkadaşım [color="#0000FF"][b]Nash[/b][/color] şimdi [color="#0000FF"][b]TNCTR[/b][/color] nin şanına uyumlu oldu.
  21. [quote name='Nash' date='07 Aralık 2010 - 02:07 ' timestamp='1291681079' post='922695'] [img]http://img29.imageshack.us/img29/7826/20100930132936.png[/img] İlk önce Patch butonuna tıklıyoruz. Generate bölümünden serialimizi alıyoruz. Advanced Setting deyip gelişmiş ayarlardan; kayıt bilgilerimizi girerek Apply butonuna basıp tamamlıyoruz. [code]http://www.mediafire.com/?6asrco6kox8iqyg[/code] [img]http://img18.imageshack.us/img18/1323/20100930141511.png[/img] [/quote] [color="#8B0000"][b]Güzel bir paylaşım ama usta wardom değilde niye tnctr değil.İlgimi çekti.[/b][/color]
  22. Birde alttaki dns ler ile deneyelim bakalım sonuç ne olacak 199.45.32.40** 199.45.32.43** 220.233.167.31**** 216.231.41.2*** Ping değerleri alttadır. 32 bayt veri ile 199.45.32.43 'ping' ediliyor:ORTA HIZ 199.45.32.43 cevabı: bayt=32 süre=656ms TTL=246 199.45.32.43 cevabı: bayt=32 süre=653ms TTL=246 199.45.32.43 cevabı: bayt=32 süre=634ms TTL=246 199.45.32.43 cevabı: bayt=32 süre=643ms TTL=241 199.45.32.43 için Ping istatistiği: Paket: Giden = 4, Gelen = 4, Kaybolan = 0 (0% kayıp), Mili saniye türünden yaklaşık tur süreleri: En Az = 634ms, En Çok = 656ms, Ortalama = 646ms 32 bayt veri ile 199.45.32.37 'ping' ediliyor:ORTA HIZ 199.45.32.37 cevabı: bayt=32 süre=664ms TTL=241 199.45.32.37 cevabı: bayt=32 süre=644ms TTL=246 199.45.32.37 cevabı: bayt=32 süre=652ms TTL=246 199.45.32.37 cevabı: bayt=32 süre=634ms TTL=246 199.45.32.37 için Ping istatistiği: Paket: Giden = 4, Gelen = 4, Kaybolan = 0 (0% kayıp), Mili saniye türünden yaklaşık tur süreleri: En Az = 634ms, En Çok = 664ms, Ortalama = 648ms 32 bayt veri ile 220.233.167.31 'ping' ediliyor:EN YÜKSEK DEĞER 220.233.167.31 cevabı: bayt=32 süre=946ms TTL=107 220.233.167.31 cevabı: bayt=32 süre=954ms TTL=107 220.233.167.31 cevabı: bayt=32 süre=935ms TTL=107 220.233.167.31 cevabı: bayt=32 süre=944ms TTL=107 220.233.167.31 için Ping istatistiği: Paket: Giden = 4, Gelen = 4, Kaybolan = 0 (0% kayıp), Mili saniye türünden yaklaşık tur süreleri: En Az = 935ms, En Çok = 954ms, Ortalama = 944ms 32 bayt veri ile 216.231.41.2 'ping' ediliyor:YÜKSEK DEĞERE YAKIN 216.231.41.2 cevabı: bayt=32 süre=726ms TTL=45 216.231.41.2 cevabı: bayt=32 süre=741ms TTL=45 216.231.41.2 cevabı: bayt=32 süre=723ms TTL=45 216.231.41.2 cevabı: bayt=32 süre=732ms TTL=45 216.231.41.2 için Ping istatistiği: Paket: Giden = 4, Gelen = 4, Kaybolan = 0 (0% kayıp), Mili saniye türünden yaklaşık tur süreleri: En Az = 723ms, En Çok = 741ms, Ortalama = 730ms
  23. Bir paylaşımda bulunulsada bir denesek derim nasıl bir şeymiş bu.Upload edilsede görmek ve denemek isteriz.
  24. Bunda indirme sınırı varmı acaba.Günlük belli limite giriyor ise kötü olacak bence.
  25. Tamam mod arkadaşım tuğrul mesajını aldım.

×
×
  • Create New...