emily Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Dışişleri eski Bakanlarından İsmail Cem, akciğer kanseri tedavisi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. 26 Aralık 2006 tarihinde İstanbul Cerrahi Hastanesi'ne yatırılan İsmail Cem, bu sabah 09.50'de yaşamını kaybetti. Yakınlarının verdiği bilgiye göre İsmail Cem'in cenazesi Cuma günü Teşvikiye camii'nden kaldırılacak. KIZI: DEĞERLİ BİR İNSANDI, EN ÖNEMLİSİ AİLEMİZİN REİSİYDİ İsmail Cem’in kızı İpek Cem Taha, annesi Elçin Cem ile İstanbul Cerrahi Hastanesinden ayrılışı sırasında basın mensuplarının soruları üzerine, bu sabah saat 09.50’de babasını kaybettiğini söyledi. Taha, "Değerli bir insandı, ancak her şeyden önce ailemizin reisiydi. Hepimizin başı sağ olsun" dedi. Babasının son birkaç gündür durumunun nasıl olduğunun sorulması üzerine, Taha, babasının antibiyotik tedavisi gördüğünü hatırlatarak, "Esasen kendindeydi. Bilgisayarı ile oynuyordu. Kitabı ile çalışıyordu... Ama Allah’ın takdiri buymuş. Biz de kabul ediyoruz" diye konuştu. Taha, babasının 26 Aralık’ta hastaneye yatırıldığını anımsatarak, "Cenazesi, cuma günü Teşvikiye Camisi’nde kılınacak cenaze namazının ardından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecek" dedi. GÜL, ELÇİN CEM'İ ARADI Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, eski Dışişleri Bakanı İsmail Cem’in vefa ettiğini öğrenir öğrenmez Cem’in eşi Elçin Cem’i aradı. ANKA’nın edindiği bilgiye göre, Abdullah Gül, telefonla konuştuğu Elçin Cem’e taziyelerini iletti. Konuya yakın bir kaynak, Gül’ün, Elçin Cem’i ilk arayanlardan biri olduğunu da söyledi. DOKTORU: HUZURLU BİR ŞEKİLDE HAYATA VEDA ETTİ İsmail Cem’in doktoru onkoloji uzmanı Sualp Tansan, Cem’in dün geceden itibaren bilincinin yavaş yavaş kapandığını ve son derece rahat ve huzurlu şekilde hayata veda ettiğini söyledi. Tansan, İstanbul Cerrahi Hastanesi’nde düzenlediği basın toplantısında, Cem’in Türkiye’ye döndükten sonra son 1 yıldır doktorluğunu yaptığını hatırlattı. İsmail Cem’de 2004 yılı mayıs ayında vücuda yayılmış akciğer kanseri teşhis edildiğini ifade eden Tansan, bunun için kendisinin birtakım ameliyatlar olduğunu, ilaç ve ışın tedavileri gördüğünü anlattı. Tansan, hastalığı başta oldukça ileri ve kötü durumdayken kullanılan tedavilerle iyi sonuçlar aldıklarını ve Cem’in de hastalığıyla çok dirayetli bir şekilde mücadele ettiğini belirterek, şöyle konuştu: "İsmail Cem’i, son 1 ay içinde hastalığının ilerlemesi nedeniyle kaybettik. Bu hastalık için gayet kaliteli ve iyi şekilde yaşadığını düşünüyorum. Dün geceden itibaren bilinci yavaş yavaş kapandı. Son derece rahat ve huzurluydu. Ailesi yanındaydı. İsmail Cem’i bu şekilde kaybettik." İsmail Cem’in son gününe kadar bütün dünyayla ve memleket işleriyle ilgilendiğini ve son iki güne kadar her gün çalıştığını anlatan Sualp Tansan, son iki gün iyice halsizleştiğini ve çalışamaz hale geldiğini söyledi. Tansan, İsmail Cem’in vefatının "ani mi, yoksa beklenen bir şey mi" olduğu sorusu üzerine de "1 sene önce de durumu ağırdı. Esas o zaman bekliyorduk. Tedaviye çok iyi cevap verdi. Bu hastalığın doğal seyri itibarıyla herhalde en uzun yaşayan hastalardan biridir" dedi. Hastalığın genel olarak bütün vücuda yayıldığını da dile getiren Sualp Tansan, akciğer kanserinin erken teşhisinin çok zor, belirti verdikten sonra da iyileşme oranının yüzde 15 olduğunu sözlerine ekledi. İsmail Cem kimdir? Tedavi gördüğü İstanbul Cerrahi Hastanesi’nde bu sabah 9.50’de hayatını kaybeden İsmail Cem, örnek siyasi kişiliği ile kamuoyunun sevgisini kazanmıştı. Dışişleri eski Bakanı İsmail Cem, 1940’da İstanbul’da doğdu. Cem, 1959’da İstanbul Robert Koleji’nden, 1963’te Lozan Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. 1981’de Paris Siyasal Bilgiler Enstitüsü’nde “siyaset sosyolojisi" dalında master yapan Cem, 1963’den itibaren çeşitli gazetelerde yazı işleri müdürlüğü, genel yayın müdürlüğü yaptı. Cem, 1971-1974 yılları arasında Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şubesi Başkanlığı’nı yürüttü. TRT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ MUHALEFETİ RAHATSIZ ETTİ 1974-1975 yıllarında Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğü’nde görev yapan Cem’in Türkiye gündeminde geniş şekilde yer alması TRT Genel Müdürlüğü’ne atanması ile oldu. Milliyet Gazetesi’nde köşe yazarlığı yaparken, 14 Şubat 1974’te göreve gelen Cem, TRT’de yeniliklere imza attı. Cem, genel müdürlüğe geldiğinde yaptığı ilk konuşmada, "Yeni çalışma döneminin kültür anlayışında öncelik Türkiye kültürüdür, halkın kültürdür; bunun çağımızda aldığı ve alacağı biçimdir" dedi. Cem’in uygulamaları ve yaptığı atamalar dönemin muhalefeti tarafından tepkiyle karşılandı. Adalet Partisi (AP) Genel Başkanı Süleyman Demirel, “TRT’nin Ulus gazetesinin durumuna getirilmek istediğini" iddia etti. 12 Nisan 1975 seçimlerinde güvenoyu alan Demirel başkanlığındaki "Milliyetçi Cephe" hükümetinin ilk uygulamalarından birisi 16 Mayıs 1975’te Cem’i görevden uzaklaştırmak oldu. Yargıya giden Cem, Danıştay tarafından göreve iade edildi ancak kendisi gazeteciliğe dönmeyi tercih etti. YILDIZI DIŞİŞLERİ’NDE PARLADI Cem, 1987 ve 1991 seçimlerinde İstanbul’dan, 1995 seçimlerinde Kayseri’den milletvekili seçildi. 1987-1996’da Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) ve Batı Avrupa Birliği (BAB) Asamblesi üyeliklerine seçilen Cem, 1989-1991 ve 1993-1995 tarihleri arasında AKPM Sosyalist Grubu Başkan Vekilliği’ne seçildi. 1996’da ise, AKPM ve BAB Asamblesi Türk Parlamenter Grubu Başkanlığı’na görevine geldi. 1995’de 50. Hükümet döneminde Kültür Bakanlığı yapan Cem, 30 Haziran 1997’de kurulan 55. Hükümet’te Dışişleri Bakanlığı görevine atandı. TÜRK-YUNAN DOSTLUĞUNU SAĞLADI Cem, özellikle Yunanistan Dışişleri eski Bakanı Yorgo Papandreu’yla kurduğu samimi diaologla Türk-Yunan yakınlaşmasında etkin rol oynadı. Cem, AB’ye üyelik sürecindeki başarılı politikası ile de dikkat çekti. BAYKAL’IN BAŞDANIŞMANIYDI Cem, 5 yıl kadar sürdürdüğü bu görevden Temmuz 2002’de istifa edip Yeni Türkiye Partisi’ne (YTP) katıldı ve bu partinin genel başkanlığına getirildi. Ancak YTP kuruluşunda yakın temas halinde bulunduğu ve Ecevit hükümetinden istifa etmesinde etkin olan Devlet eski Bakanı Kemal Derviş’in YTP’ye katılmaması Cem’de hayal kırıklığı yarattı. YTP’nin 2004’te CHP’ye katılması üzerine Cem’in genel başkanlık görevi sona erdi. Cem, CHP’ye geçtikten sonra Baykal’ın başdanışmanı olarak görev aldı ve Parti Meclisi (PM) üyeliğine seçildi. FANATİK GALATASARAYLI’YDI İnternette zaman geçirmekten hoşlanan Cem, koyu Galatasaray taraftarlığı ile tanınıyordu. "Akvaryum balıkçılığı" ile de ilgilenen Cem’in İstanbul’daki cüce ağaçlarla da ilgileniyordu. Klasik Türk ve Batı müziği dinleyen Cem, Doğu-Batı Enstitüsü tarafından, Türk-Yunan dostluğuna katkılarından dolayı 3 Mayıs 2000’de Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu’yla birlikte "Yılın Devlet Adamı Ödülü", Türkiye’ye yaptığı başarılı hizmetlerden ötürü de Türk Kalp Vakfı tarafından "Sakıp Sabancı İyi Kalp Ödülü" ne layık görüldü. Cumhuriyet tarihinin en uzun görev yapan 4. dışişleri bakanı olan Cem, tedavisi sırasında eşi Elçin Cem çocukları İpek ve Kerim ile torunlarından destek aldığını her fırsatta dile getiriyordu. ANKA Link to comment Share on other sites More sharing options...
exit Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Allah rahmet eylesin.. Link to comment Share on other sites More sharing options...
CEMS BOND Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 BENİM ADAŞIMDI E ALLAH RAHMET EYLEYİN YAZIK OLMUŞ Link to comment Share on other sites More sharing options...
SoL-LeKs Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Allah rahmet eylesin.. ölünün arkasından konuşmak olmaz ama, ßence hayatında hiç rahat durmamıştı.. Allah günahlarını bağışlasın ne diyelim. Link to comment Share on other sites More sharing options...
mavikiz Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Allah rahmet eylesin... Link to comment Share on other sites More sharing options...
SerkaN Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Allah Rahmet Eylesin. Link to comment Share on other sites More sharing options...
BrightBlade Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Arkadaşlar siyasi düşüncelerinizi kendinize saklayın !!. Türkiye dünyaca bilinen bir Türk'ü daha kaybetti. Hepimizi başı sağolsun.. Allah rahmet eylesin... Link to comment Share on other sites More sharing options...
mavikiz Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Arkadaşlar siyasi düşüncelerinizi kendinize saklayın !!. Türkiye dünyaca bilinen bir Türk'ü daha kaybetti. Hepimizi başı sağolsun.. Allah rahmet eylesin... aynı fikirdeyim... Link to comment Share on other sites More sharing options...
lapsda Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Allah rahmet eylesin... Türkiye'ye hizmet etmiş olan tüm vatandaşlarımızdan olduğu gibi rahmetiden de Allah razı olsun vizyon sahibi bir Türk'ü daha kaybettik Başımız sağolsun... Link to comment Share on other sites More sharing options...
muselmansuffe Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Allah Taksiratını Affetsin..# Link to comment Share on other sites More sharing options...
onuchlu Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Allah Rahmet Eylesin Link to comment Share on other sites More sharing options...
Falcon Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 İsmail Cem’in veda şiiri İstanbul’da tedavi gördüğü hastanede vefat eden eski dışişleri bakanlarından İsmail Cem, 1995 yılında kaleme aldığı ‘Veda’ adlı şiirinde kendi ölümüne nasıl baktığını anlatıyor. Gazeteci Can Dündar ile yaptığı bir söyleşide, çoğu yaşıtının ve arkadaşlarının aksine düz yazıyı sevdiğini ve şiir yazmadığını anlatan Cem, yaşamı boyunca 40 yıl arayla olmak üzere sadece iki şiir yazdığını belirtiyor. Cem’in 1995 yılında New York’ta kaleme aldığını ifade ettiği şiiri ise ölümünün ardından belki de söyleyebilecek her şeyi kendi ağzından anlatıyor. Cem’in ‘Veda’ adlı şiiri şöyle: Çok ileri bir tarihte Çok yaşlı olarak Sessizce ayrılmalıyım Kimseye pek gözükmeden Ve kimseyi rahatsız etmeden. Masamın üzerinde Dünden kalan işler Tamamlanmamış yazılar Okunmayı bekleyen kitaplar Ve anılar ve umutlar. Filleri kuyruğundan çekerek Tepeleri aşırtmaktı görevim Günler bitti filler tükenmedi Ben elimden geleni yaptım Gerisini siz tamamlayın. Boşa geçmedi hayatım Daha fazlası olabilirdi ama ’Buna da şükür’ demeliyim İşte sevgili dostlar Ben böyle veda etmeliyim. Allah Rahmet Eylesin... Link to comment Share on other sites More sharing options...
Bultar Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Allah Rahmet Eylesin.. Link to comment Share on other sites More sharing options...
cumman Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 Evet hiç rahat durmamıştı rahmetli. Dünya'da Türkiye'yi saygın bir şekilde tanıtan saygı durduran bir politikacı oldu.Sünepe bir şekilde kimsenin karşısında ayakta beklemedi sözünü dinletti. Hepimizden çok daha fazla bu vatan için çalıştı! Şu vatan için gerçekten çalışan insanlara biraz saygılı olun ! Link to comment Share on other sites More sharing options...
yavuzccn Posted January 24, 2007 Share Posted January 24, 2007 allah taksiratını affetsin yakınlarına sabır versin Link to comment Share on other sites More sharing options...
tenekecezve Posted January 27, 2007 Share Posted January 27, 2007 İsmail Cem'in "Veda" adlı şiiri şöyle: Çok ileri bir tarihte Çok yaşlı olarak Sessizce ayrılmalıyım Kimseye pek gözükmeden Ve kimseyi rahatsız etmeden. Masamın üzerinde Dünden kalan işler Tamamlanmamış yazılar Okunmayı bekleyen kitaplar Ve anılar ve umutlar. Filleri kuyruğundan çekerek Tepeleri aşırtmaktı görevim Günler bitti filler tükenmedi Ben elimden geleni yaptım Gerisini siz tamamlayın. Boşa geçmedi hayatım Daha fazlası olabilirdi ama 'Buna da şükür' demeliyim İşte sevgili dostlar Ben böyle veda etmeliyim Link to comment Share on other sites More sharing options...
Dawnie Posted January 27, 2007 Share Posted January 27, 2007 arkadaşlar tartışmaya dönmemesi için konuyu kilitliyorum belli ki sevaplarının çok olduğunu düşünen kardeşlerim var ama ben de günahlarının daha çok olduğunu çok çok iyi bilen birisiyim o nedenle şaibeli bi insanın ölüm haberi tartışma çıkarabilir konuyu kilitliyorum. Allah hakkında en doğru yargılamayı yapacak olandır... Link to comment Share on other sites More sharing options...
skyman Posted January 27, 2007 Share Posted January 27, 2007 Harika bir şiir fazla söze gerek yok gerçekten vatanı için çalışan insanların ölümden ne anladıklarını anlatan bir şiir... Allah Rahmet Eylesin.. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Archived
This topic is now archived and is closed to further replies.