Jump to content

Dünyada Ne Kadar Mı Türk Var ?


efe34
 Share

Recommended Posts

amd_turkey, 3 saat önce yazdı:

Efe abi, bizim tanımımıza göre öyle ama çoğu Türki cumhuriyette yaşayanlar, kendilerini Türk olarak tanımlamıyor. 

Kazakistan geçen Ermenistan ın bağımsızlık gününü kutlamıştı mesela..

 

 

 

 

Biz de 2-3 gn önce suudi arabistanın gününü kutlayan afişler aslıldı.

Onların bağımsızlık günü ne bilmeyen vardır belki:

Bizim Osmanlı askerlerini arkadan hançerledikleri, hayatta kalan askerlerimizin çekirge yiyerek hayatta kalabildikleri. bir savaştı o.

 

Bir de şu olay var.

Kut'ül Amare olması lazım, o dönemde ingilizlere karşı kazandığımız biyük zaferdir, Hassas ingilizler alınmasın diye 40- 50 li yıllarda kutlaması kaldırılmış ve unutturulmuştur.

Bilmez yeni nesil,

 

 

Spoiler

Please register to see this content.

 

Edited by efe34
  • Like 1
  • Thanks 1
Link to comment
Share on other sites

efe34, 22 dakika önce yazdı:

Biz de 2-3 gn önce suudi arabistanın gününü kutlayan afişler aslıldı.

Onların bağımsızlık günü ne bilmeyen vardır belki:

Bizim Osmanlı askerlerini arkadan hançerledikleri, hayatta kalan askerlerimizin çekirge yiyerek hayatta kalabildikleri. bir savaştı o.

 

Bir de şu olay var.

Kut'ül Amare olması lazım, o dönemde ingilizlere karşı kazandığımız biyük zaferdir, Hassas ingilizler alınmasın diye 40- 50 li yıllarda kutlaması kaldırılmış ve unutturulmuştur.

Bilmez yeni nesil,

 

 

  İçeriği Görüntüle

Please register to see this content.

 

Efe bey geçen Televizyon konumda Diriliş dizisinin görüntüleri ni o an a denk gelmesi ile attığımda sanki karşı bir tepki göstermiştiniz. Şimdi ise biraz Osmanlıcı gibi konuşuyorsunuz yanılıyor muyum bilmem? 

Şimdi bana göre Osmanlı devleti gibi bir devlet yeryüzünde tektir. Ha bize veya size uymayabilir. Gerçek içeriği ni benimsemeyenler olabilir. 

Acizane anladığıma göre yönetim tam olarak şu şekilde; "Devlet demek birey demek birey demek devlet demek!"  Dönemine çağına göre ve hâlen benimseyenlere göre ve belki artık hiçbir zaman böyle mükemmel bir devlet yönetim şekli tektir ve bir daha gelmeyecektir.  Peki bunu sağlayan ne? Bence aynı zamanda İslam-Dini devleti olması.  Bakın bu kendine göre insanın yazdığı ideal yönetim şekli olan komünizmin yapamadığını yapmış.  Yani belki, hatta belki değil öyle dünyanın "en büyük idealizasyon unun gerçekeştirilebilmesi" demek.  Yani temeli sonsuz güce ,adalete dayanan bir Dine İnsanların ölümüne inanması ile olmuş. Devlet kendisini haksızlık yapamasın diye çok küçük birimlere ayırıyor! Bir yandan da kendini güçsüz bırakmasından endişe ediyor...! Bu müthiş bir şey!  Günümüzde ise işte bundan tepeden ayağa herkesin ödü kopuyor. Niye çünkü böyle bir mükemmelliği taşıyamama, ağırlığı insanların ödünü koparıyor! 

Ben asla dolaylı yoldan falan Osmanlı propagandası yapmıyorum sadece olanı anlayıp acizane anlatmaya çalıştım. İşte bu yüzden yeryüzünde hâlâ en büyük tehdit olarak görülüyoruz ve bu kadar çok düşmanımız var.

  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

Ben Osmanlı karşıtı değilim. Bu tür dizilerden Muhteşem Suleyman izledim kısmen bıraktım. O bile oyuncu kadro sahne vs kalitesine rağmen gerçek tarihle örtusmuyordu.  taraf& karsitataf olacak lüksümüz yok artık zaten. Taraf veya karşı taraf da değilim. TARİHE merakım var. Güzel paylasimlardi paylaştım.

Osmanlı'nın ekonomik olarak batışının başlangıcı olan Gereksiz yere bir Borçla yapıldığı iddia edilen Dolmabahçe sarayının yapılış bitiş sürecini Google layin bakalım ne çıkacak. 1955 de bitti borcunu ödeme aklımda kalan.

 

Birde Atatürk'ün Yakutistan sözlüğü üzerindeki el yazıyla yaptığı çalışmaları ve  Gelen heyete Anıtkabir'deki orjinalin fotokopi& kopya için bile verememe sebebimizi araştırın.

 

İlkokul sonrası ozamanki  neslin ortaokula gideneyecegini düşünüp. İlkokul 4 ve 5 te İslam ve Türk tarihinin müfredata alınmasın bakın. Vs.vs.vs

Bu bilgiyi yeni buldum mesela buyrun.

 

ATATÜRK'ÜN AZERBAYCAN'IN GÖNLÜNÜ FETHETTİĞİ MESAJ:  AZERBAYCAN TÜRKÇESİ İLE GÖNDERDİ !!  "MEHEMMED EMİN BEY, MEN DÜNYAYA SENDEN ÜÇ SENE ERKEN GÖZ AÇMIŞAM. ANCAG BÜTÜN TÜRK ALEMİNDE TÜRKÜN İSTİGLAL BAYRAĞINI SEN GALDIRMIŞSAN VE BAYRAG ENMESİN DEYE, MEN SENİN ELİNDEN ALIB TÜRKİYE ÜZERİNDE DALĞALANDIRMIŞAM. ENMEZ DEMİŞSEN BU BAYRAG, ENMEYECEKTİR.  MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

İyi aksamlar. .

 

Edited by efe34
  • Like 3
Link to comment
Share on other sites

Doç. Dr. Cihat Yaycı, Yakutistan Heyetinin Atatürk'ün Kütüphanesinde Bulunan Yakut Türkçesi Lügatı'nı Görmek İstemesi ile İlgili Anlattığı Anısıyla 'Atatürk Nasıl Olunur?' Cevabı Verdi

Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, katıldığı Teketek programında bir anısını anlattı. O anısında Yakutistan heyetinin, Atatürk'ün kütüphanesinde bulunan Yakut Türkçesi Lügatı'nı görmek istediklerini ve 1 yıl sonra da fotokopi çektirmek istediklerini söyleyen Cihat Yaycı, adeta 'Atatürk Nasıl Olunur?' cevabı verdi. İşte o anlar...

 

 

____________________________________________

 

Please register to see this content.

 

Buldum

 

 

 

Edited by efe34
  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

Devam edelim:

 

ANILARDA ATATÜRK – 10
Gazeteci Richard Eaton ile
Atatürk'ün, Amerikalı gazeteci Richard Eaton'a 13/09/1922 tarihinde İzmir'deki demeci: (Bu demeç, Le Figaro gazetesinin 1.10.1922 tarihli sayısında yayımlanmıştır).
- Ben İngilizlerle değil, Yunanlılarla harp ediyorum. Yirmidört saatte en iyi kıtalarımı Trakya'ya geçirmeye yetecek nakliye gemilerim de mevcuttur. Bu askerler bir işaretimi bekliyorlar!
Amerikalı gazeteci Richard Eaton, soruyor:
- Kazandığınız zaferden sonra ilk projelerinizin neler olduğunu sorabilir miyim?
Atatürk yanıtlıyor:
- Bütün Türk toprakları kurtulmadıkça durmayacağım.
- Paşa hazretleri, Türk toprakları demekle ne kastediyorsunuz?
Atatürk:
- Avrupa’da İstanbul ve Meriç’e kadar Trakya, Asya’da Anadolu, Musul arazisi ve Irak’ın yarısı.
Sonra başka bir soru üzerine devam ediyor:
- Türkler kaçınılması mümkün olmayan birçok kayıplara uğradılar. Harp ve kan borçlarını ödediler. Makedonya’yı ve Suriye’yi terk ettik. Fakat arkada kalan ve sırf Türk olan her yeri ve her şeyi isteriz. Bunları kurtarmaya azmettik ve kurtaracağız.
 
(ABT, cilt 13, s.279-280.)

 

 

1567813412_atamusul.jpeg.a4ab980b61c95709244718082bc77a6f.jpeg

Edited by efe34
  • Like 1
Link to comment
Share on other sites

Devam

 

Atatürk'ün yazdırdığı Kur'an Tefsirinin özsözünde kendini anlatıyor;
Elmalılı Hamdi Yazır, (1878-1942)
"Ben halis Aandolulu Öz Oğuz, Yazır Türkü'yüm. On beş yaşında İstanbul'a geldim. Ne Arabistan'a gittim ne Türkistan'a. Ne İran'ı gördüm ne Frengistan'ı. Öğrendiğimi bu vatanda öğrendim.
Yazır'ın Kayı, Kınık, Bayındır, Eymir, Avşar gibi büyük Oğuz kabilelerinden biri olduğunu da Divan-ı Lügati't-Türk’ten öğrendim. İran'da çıkan yünden, Avrupa'da bükülen ipten, Türk tezgâhında dokunan halıyı Türk malı tanıdım.
Bir binanın mimarisi Türk olmak için bütün kerestesi yerli
olması lâzım değildir diye işittim. Afrika madenlerinden çıkmış altının üzerinde bir Türk sikkesi gördüğüm zaman ona Afrika'nın değil, bizim altınımız dedim. Ruhî-i Bağdadî'nin:
"Sanma ey hâce ki senden zer ü sîm isterler / Yevme lâ yenfeu’da kalb-i selîm isterler..."
(Ey hoca sanma ki senden altın ve gümüş isterler. Hiçbir şeyin fayda vermeyeceği günde tertemiz ve sapasağlam bir kalp isterler.)
sözünü duyduğum vakit bunu Türkçe'den başka bir lisanın edebiyatına kaydedemediğim gibi Türkçe'nin en güzel sözlerinden tanımakta tereddüt etmedim.."

 

 

 

 

eelmmm.jpg.8f27b253a06e5b2b374f6d8711f3e651.jpg

 

 

 

  • Like 3
Link to comment
Share on other sites

Bunu kısmi alıntılıyorum, tartışma başlatmasın!

 

Bu gördüğünüz belge, ''Kur'an yasaklandı, camiler ahır yapıldı, Allah diyen içeri atıldı.'' yalanını attıkları yıllardan kalma bir resmi belgedir.

Yıl 1938. Çocuklarına din kurallarını öğretmenin her ailenin esas görevi olduğu vurgulanarak, bunun için her evde bir Kur’an ve din kitabı bulunması isteniyor.

 Belgeyi bulup bizlere ulaştıran Tarihçi Ümit Doğan'a teşekkürler.

Please register to see this content.

  • Like 2
Link to comment
Share on other sites

ALINTI : ELİMDEN GELSE BU FOTOĞRAFI TÜM OKULLARIN GİRİŞİNE ASARDIM...
ÖZELLİKLE DE ÖZEL OKULLARA BÜYÜTEREK ASARDIM...
Bu fotoğrafı çok sevdim.
Bu fotoğraf; Bizim kuşağın ve bizden önceki kuşakların belleklerine bir roman kadar çok anı getirebilir...
Heyhat!
Her birimiz işte o sobalı sınıflardan geliyoruz biz! Hayata tırnaklarımızla tutunarak, uçurumlardan uçurumlara atlayarak, kendi kaderimizi kendimiz yazarak geliyoruz...
Annelerimiz silgilerimiz kaybolmasın diye boyunlarımıza asardı. Bizler boyunlarında silgi ipi izi taşıyan, daha ucuz diye sarı saman kağıdı defterlere yazan çizen kuşağız...
Bizim için her şey çok pahalıydı ve her uzandığımızda alamazdık... Babalarımızın annelerimizin sınırları vardı. O sınırları bilir, boynumuzu bükerdik.
Yerli malı haftalarında evde bulduğumuz her şeyi getiren ve paylaşan bir kuşaktık biz...
Bu paylaşımcılık hayatımızın her dönemine yansıdı. O NEDENLE eşitlik fikrine inandık. Haksızlığa karşı olduk...
Bir de, kaybedecek hiç bir şeyi olmayan kuşaktık, korkusuzluğumuzun kaynağı da buradan gelmekteydi...
Bir de öğretmenlerimiz vardı bizim. Müfredatı yaşam olan, yokluktan varlık yaratan, paraya pula, eve arabaya tamah etmeyen öğretmenlerimiz...
Atatürk'ün öğretmenleriydi onlar. Sokakta görsek on beş metreden ceketlerimizi düğmeler saygı duruşuna geçerdik...
Şimdi çok uzaklardayız. Sanki küresel kötü bir rüzgar bizi başka bi gezegene attı.
Özlüyorum o günleri hemde çok...✔

 

 

Please register to see this content.

  • Like 2
Link to comment
Share on other sites

Alıntı: Mesaiye başlayalım artık...

 

Bir Mimar Sinan eseri olan Şehzadebaşı Cami´nin 1990´li yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, caminin restorasyonu sırasında yaşadıklarını anlatıyor.
“Cami bahçesini çevreleyen havale duvarında bulunan kapıların üzerindeki kemerleri oluşturan taşlarda yer yer çürümeler vardı. Restorasyon programında bu kemerlerin yenilenmesi de yer alıyordu. Biz inşaat fakültesinde teorik olarak kemerlerin nasıl inşaat edildiğini öğrenmiştik fakat taş kemer inşaası ile ilgili pratiğimiz yoktu. Kemerleri nasıl restore edeceğimiz konusunda ustalarla toplantı yaptık. Sonuç olarak kemeri alttan yalayan bir tahta kalıp çakacaktık. Daha sonra kemeri yavaş yavaş söküp yapım teknikleri ile ilgili notlar alacaktık ve yeniden yaparken bu notlardan faydalanacaktık. Kalıbı yaptık. Sökmeye kemerin kilit taşından başladık. Taşı yerinden çıkardığımızda hayretle iki taşın birleşme noktasında olan silindirik bir boşluğa yerleştirilmiş bir cam şişeye rastladık.
ŞİŞEDEN ÇIKAN MEKTUP
Şişenin içinde dürülmüş beyaz bir kâğıt vardı. Şişeyi açıp kâğıda baktık. Osmanlıca bir şeyler yazıyordu. Hemen bir uzman bulup okuttuk. Bu bir mektup idi ve Mimar Sinan tarafından yazılmıştı. Şunları söylüyordu:
“Bu kemeri oluşturan taşların ömrü yaklaşık 400 senedir. Bu müddet zarfında bu taşlar çürümüş olacağından siz bu kemeri yenilemek isteyeceksiniz. Büyük bir ihtimalle yapı teknikleri de değişeceğinden bu kemeri nasıl yeniden inşaa edeceğinizi bilemeyeceksiniz. İşte bu mektubu ben size, bu kemeri nasıl inşa edeceğinizi anlatmak için yazıyorum.”
Koca Sinan mektubunda böyle başladıktan sonra o kemeri inşa ettikleri taşları Anadolu´nun neresinden getirttiklerini söyleyerek izahlarına devam ediyor ve ayrıntılı bir biçimde kemerin inşasını anlatıyordu.
Bu mektup bir insanın , yaptığı işin kalıcı olması için gösterebileceği çabanın insanüstü bir örneğidir. Bu mektubun ihtişamı, modern çağın insanlarının bile zorlanacağı taşın ömrünü bilmesi, yapı tekniğinin değişeceğini bilmesi, 400 sene dayanacak kâğıt ve mürekkep kullanması gibi yüksek bilgi seviyesinden gelmektedir. Şüphesiz bu yüksek bilgiler de o koca mimarin erişilmez özelliklerindendir. Ancak erişilmesi gerçekten zor olan bu bilgilerden çok daha muhteşem olan 400 sene sonraya çözüm üreten sorumluluk duygusudur.

 

 

 

 

1224560317_mimarsinan.jpg.10737c4ec83a5e0442630bc33bb417c8.jpg

abdulhey_, 15 saat önce yazdı:

Efe bey geçen Televizyon konumda Diriliş dizisinin görüntüleri ni o an a denk gelmesi ile attığımda sanki karşı bir tepki göstermiştiniz. Şimdi ise biraz Osmanlıcı gibi konuşuyorsunuz yanılıyor muyum bilmem? 

Şimdi bana göre Osmanlı devleti gibi bir devlet yeryüzünde tektir. Ha bize veya size uymayabilir. Gerçek içeriği ni benimsemeyenler olabilir. 

Acizane anladığıma göre yönetim tam olarak şu şekilde; "Devlet demek birey demek birey demek devlet demek!"  Dönemine çağına göre ve hâlen benimseyenlere göre ve belki artık hiçbir zaman böyle mükemmel bir devlet yönetim şekli tektir ve bir daha gelmeyecektir.  Peki bunu sağlayan ne? Bence aynı zamanda İslam-Dini devleti olması.  Bakın bu kendine göre insanın yazdığı ideal yönetim şekli olan komünizmin yapamadığını yapmış.  Yani belki, hatta belki değil öyle dünyanın "en büyük idealizasyon unun gerçekeştirilebilmesi" demek.  Yani temeli sonsuz güce ,adalete dayanan bir Dine İnsanların ölümüne inanması ile olmuş. Devlet kendisini haksızlık yapamasın diye çok küçük birimlere ayırıyor! Bir yandan da kendini güçsüz bırakmasından endişe ediyor...! Bu müthiş bir şey!  Günümüzde ise işte bundan tepeden ayağa herkesin ödü kopuyor. Niye çünkü böyle bir mükemmelliği taşıyamama, ağırlığı insanların ödünü koparıyor! 

Ben asla dolaylı yoldan falan Osmanlı propagandası yapmıyorum sadece olanı anlayıp acizane anlatmaya çalıştım. İşte bu yüzden yeryüzünde hâlâ en büyük tehdit olarak görülüyoruz ve bu kadar çok düşmanımız var.

İlle de taraf mı olmak lazım eleştirmek için.

(Söz konusu dizi ile ilgili tek bilgim (evet tek) sosyal medyada tv karşısında kılıç kuşanan insanlar: Sosyologların işi, vakit bulursak yazdılarsa okuruz..)

 İnanç  konularında tartışma olmaz.

Helee İnanç ile rejim sistemlrinin karşılaştırılması kıyaslanması hiç olmaz.

İkiz Hatemi hocalardan (Biri Hukuk -diğeri Tıp Akademisyeni) birinin bir sözü yıllar öncesinden kulağımda kalmış.

Postülalar tartışılmaz...

Taraf soruyorsanız tarafım bu.

 

Please register to see this content.

Edited by efe34
Link to comment
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

 Share

  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...