Jump to content

mucit41

Üye
  • Posts

    3550
  • Joined

  • Last visited

  • Days Won

    12

Everything posted by mucit41

  1. [media]http://www.youtube.com/watch?v=GHIBbEvCgx8[/media]
  2. ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), 15 Şubat’ta bir asteroidin Dünya’nın çok yakınından geçeceğini açıkladı. NASA’nın Dünya’ya Yakın Uzay Cisimleri Programı’ndan Don Yeomans, yarım futbol sahası büyüklüğündeki "2012-DA14" asteroidin, şimdiye kadar tarihte kaydedilmiş Dünya’nın en yakınından geçen asteroit olacağını söyledi. Asteroidin Dünya’ya kesinlikle çarpmayacağının altını çizen Yeomans, "Dünya’nın yaklaşık 28 bin kilometre uzağından geçecek asteroit, Yeryüzü’ne insan yapımı uydulardan bile daha yakın olacak. Asteroit, Alçak Dünya Yörüngesi’ne yerleştirilen Uluslararası Uzay İstasyonu ve gözlem uyduları ile Dünya’nın arasından geçip yoluna devam edecek" dedi. BİR AN İÇİN GÖREBİLİRSİNİZ Yaklaşık 50 metre genişliğindeki asteroidin geçişini Mojave Çölü’ndeki Goldstone Radarı ile izleyecek NASA, boyutları, dönüş hızı ve yansıtma gibi özelliklerini belirledikten sonra DA14’ün üç boyutlu radar haritasını çıkaracak. Gökcismi, saatte 29 bin kilometre hızla hareket ettiği için amatörler tarafından gözlenmesi mümkün olmayacak. Sadece deneyimli ve şanslı gözlemciler, DA14’ü bir anlığına görebilecek. http://www.posta.com.tr/yasam/HaberDetay/Uydulardan-bile-yakin-gececek.htm?ArticleID=160502
  3. Türksat Genel Müdürü Özkan Dalbay, Türkiye'nin ilk fırlatma rampası için çalışma başlatıldığını bildirdi.   Dalbay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Savunma Sanayi İcra Kurulu'nda fırlatma rampalarıyla ilgili karar alındığını, Türksat'ın bu projenin içinde olmadığını ancak kullanıcısı olacağını ifade ederek, ''Bizim gönlümüzden Türkiye'de üretilen uyduları, kendi alt yapısıyla fırlatmak geçiyor'' diye konuştu.   Savunma Sanayi İcra Kurulu'nda fırlatma rampası kurulması için Türkiye'de bazı illerin alternatif olarak dile getirildiğini kaydeden Dalbay, ''Belki Türkiye dışında başka bir ülkeyle bu konuda bir anlaşma yapılıp, oraya fırlatma rampası kurulabilir'' dedi.   Karadeniz ya da Akdeniz kıyılarına fırlatma rampası kurulabileceğini ifade eden Dalbay, fırlatma yapıldığında yaklaşık 2 bin kilometre sonra yani atmosferin içindeyken roketin bir parçasının düştüğünü, bu nedenle fırlatma yönüne doğru belli bir mesafede insanların yaşamayacağı yerlerin olması gerektiğini bildirdi.   Dalbay, fırlatma yeri seçilirken Ekvator üzerinde ya da Ekvator'a yakın olmasına dikkat edildiğini de belirtti.   http://www.aa.com.tr/tr/rss/129185--firlatma-rampasina-uc-secenek?utm_source=dlvr.it&utm_medium=twitter      
  4. BD’li Shibani Bhujile, iPhone’unun birdenbire yandığını ve asit sızdırarak telefonuna zarar verdiğini iddia etti. Apple ise iddiaları kabul etmedi. ABD’nin New York şehrinde yaşayan Shibani Bhujile iPhone’undan garip bir koku geldiğini fark etti. Bhujilei telefonuna yakından baktığında ise iPhone’un yandığını ve dışarıya bir sıvı aktığını gördü. Bu olay üzerine Apple mağazasına giden Bhujile, telefonunun değiştirilmesini istedi. Apple ise bu iddiayı kabul etmeyerek, sigorta şirketine 200 dolar ödeyerek yeni bir iPhona alabileceğini belirtti. Bhujile başından geçenleri “Çok keskin bir koku almaya başladım. Bir şey yanıyordu. Telefonumu aldım ve çok sıcaktı. Patlayacağını düşündüm” sözleriyle anlattı. Bhujile, telefonun arkasını açarak pilinin eridiğini gördü. Daily Mail’in haberine göre, Bhujile telefondaki hasar yüzünden parmaklarını da yaktı. Apple mağazasına giderek şikayette bulunan Bhujile, yeni bir iPhone istedi. Apple Bhujile’nin iddialarını kabul etmeyerek ancak 200 dolarlık telefon sigortasını yenilerse yeni bir telefon iade edeceklerini açıkladı. Bhujile’nin ‘aşırı ısınan’ iPhone şikayeti ilk değil. 2011’de Avustralya uçusu sırasında bir iPhone’dan duman çıkmaya başlamıştı. 2008’de ise bir kişi cebinde duran iPhone’un aşırı ısınması sonucunda bacağının yandığını iddia etmişti. http://www.ntvmsnbc.com/id/25419079#storyContinued
  5. Yurtdışından iPhone getirtmek istiyorsanız bu fiyatlar üzerinden bir de 100 TL harç ödenmekte. Habertürk'ün haberine göre, IBM kayıt işleminin yapılması için de pasaporta kaydettirilmesi gerekmekte. Bu fiyatlar üzerinden 110 Euro'ya kadar vergi iadesi alınabiliyor. Dikkat edilecek hususlar iPhone 5'i aldığınız mağazada pasaportunuzu göstererek vergi iadesi için gerekli belgenin düzenlenmesini istemeniz gerekmektedir. Bu belge olmadan vergi iadesi almanız mümkün değildir. Ziyaret ettiğiniz ülkeden ayrılırken havaalanında vergi iadesi formunu gümrük memurunun onaylaması gerekmektedir. Gümrük memuru vergi iadesi almak istediğiniz telefonu görmek isteyebilir, bu yüzden telefonu yanınızda bulundurun. Gümrük memurunun onayladığı vergi iade formu ile vergi iadesi veren aracı kurum ofislerinden vergi iadesini alabilirsiniz. İşte iPhone 5’in KDV dahil fiyat listesi **iPhone 5 16 GB ABD fiyatı: 703 Dolar, 1,265 TL iPhone 5 32 GB ABD fiyatı: 812 Dolar, 1,462 TL iPhone 5 64 GB ABD fiyatı: 920 Dolar, 1,656 TL HONG KONG FİYATI iPhone 5 16 GB Hong Kong fiyatı: 720 Dolar, 1,296 TL iPhone 5 32 GB Hong Kong fiyatı: 820 Dolar, 1,476 TL iPhone 5 64 GB Hong Kong fiyatı: 920 Dolar, 1,656 TL AVUSTRALYA FİYATI iPhone 5 16 GB Avustralya fiyatı: 823 Dolar, 1,481 TL iPhone 5 32 GB Avustralya fiyatı: 925 Dolar, 1,665 TL iPhone 5 64 GB Avustralya fiyatı: 1029 Dolar, 1,852 TL KANADA FİYATI iPhone 5 16 GB Kanada fiyatı: 800 Dolar, 1,440 TL iPhone 5 32 GB Kanada fiyatı: 913 Dolar, 1,643 TL iPhone 5 64 GB Kanada fiyatı: 1027 Dolar, 1,849 TL AVUSTURYA FİYATI iPhone 5 16 GB Avusturya fiyatı: 679 Euro, 1,568 TL iPhone 5 32 GB Avusturya fiyatı: 789 Euro, 1,823 TL iPhone 5 64 GB Avusturya fiyatı: 899 Euro, 2,077 TL BELÇİKA FİYATI iPhone 5 16 GB Belçika fiyatı: 699 Euro, 1,615 TL iPhone 5 32 GB Belçika fiyatı: 799 Euro, 1,846 TL iPhone 5 64 GB Belçika fiyatı: 919 Euro, 2,123 TL ALMANYA FİYATI iPhone 5 16 GB Almanya fiyatı: 679 Euro, 1,568 TL iPhone 5 32 GB Almanya fiyatı: 789 Euro, 1,823 TL iPhone 5 64 GB Almanya fiyatı: 899 Euro, 2,077 TL FRANSA FİYATI iPhone 5 16 GB Fransa fiyatı: 679 Euro, 1,568 TL iPhone 5 32 GB Fransa fiyatı: 789 Euro, 1,823 TL iPhone 5 64 GB Fransa fiyatı: 899 Euro, 2,077 TL İNGİLTERE FİYATI iPhone 5 16 GB İngiltere fiyatı: 660 Euro, 1,525 TL iPhone 5 32 GB İngiltere fiyatı: 750 Euro, 1,733 TL iPhone 5 64 GB İngiltere fiyatı: 840 Euro, 1,940 TL İTALYA FİYATI iPhone 5 16 GB İtalya fiyatı: 729 Euro, 1,684 TL iPhone 5 32 GB İtalya fiyatı: 839 Euro, 1,938 TL iPhone 5 64 GB İtalya fiyatı: 949 Euro, 2,192 TL MACARİSTAN FİYATI iPhone 5 16 GB Macaristan fiyatı: 735 Euro, 1,698 TL iPhone 5 32 GB Macaristan fiyatı: 843 Euro, 1,947 TL iPhone 5 64 GB Macaristan fiyatı: 946 Euro, 2,185 TL İSVİÇRE FİYATI iPhone 5 16 GB İsviçre fiyatı: 603 Euro, 1,393 TL iPhone 5 32 GB İsviçre fiyatı: 702 Euro, 1,622 TL iPhone 5 64 GB İsviçre fiyatı: 801 Euro, 1,850 TL İSPANYA FİYATI iPhone 5 16 GB İspanya fiyatı: 669 Euro, 1,545 TL iPhone 5 32 GB İspanya fiyatı: 769 Euro, 1,776 TL iPhone 5 64 GB İspanya fiyatı: 869 Euro, 2,007 TL İSVEÇ FİYATI iPhone 5 16 GB İsveç fiyatı: 706 Euro, 1,631 TL iPhone 5 32 GB İsveç fiyatı: 824 Euro, 1,903 TL iPhone 5 64 GB İsveç fiyatı: 942 Euro, 2,176 TL SİNGAPUR FİYATI iPhone 5 16 GB Singapur fiyatı: 765 Dolar, 1,377 TL iPhone 5 32 GB Singapur fiyatı: 877 Dolar, 1,579 TL iPhone 5 64 GB Singapur fiyatı: 998 Dolar, 1,796 TL LÜKSEMBURG FİYATI iPhone 5 16 GB Lüksemburg fiyatı: 664 Euro, 1,534 TL iPhone 5 32 GB Lüksemburg fiyatı: 759 Euro, 1,753 TL iPhone 5 64 GB Lüksemburg fiyatı: 873 Euro, 2,017 TL**   http://www.sansursuzhaber.com/iphone-5-hangi-ulkede-ne-kadar_280096?utm_medium=twitter&utm_source=twitterfeed  
  6. Bilim insanları yapay uzuvlardan bir insan geliştirmeyi başardı. Six Million Dollar Man (6 Milyon Dolarlık Adam) filmindeki biyonik süper kahraman Steve Austin’i inşa etmek 6 milyon dolara mal olmuştu. Ancak bilim insanları bu bedelin altıda birini harcayarak yapay uzuvlardan bir insan geliştirmeyi başardı. “Robotic exoskeleton” (robot dışiskelet) kelimelerinin kısaltması olarak Rex adı verilen, 183 santim boyundaki bu biyonik insanın yapay uzuvları ve organları dünyanın dört bir yanından geldi. BELGESEL İçİN YARATILDI İngiliz televizyonu Channel 4’te yayınlanacak bir belgesel için oluşturulan Rex, hem teknolojinin ne derece geliştiğini sergiliyor hem de bazı etik sorunlar yaratıyor. çünkü gelişmiş protezler ve yapay organlar üzerine yapılan araştırmalar, bilim insanlarının kayıp organların yerine yenilerini koymanın ötesine bu organları iyileştirebileceği anlamına geliyor. HEYECAN VE KORKU Programın sunucusu İsviçreli sosyal psikolog Dr. Bertolt Meyer’in kendisi de eli olmadan doğmuş ve şu an bir yapay elle yaşıyor. Dr. Meyer, Rex’le ilgili olarak, “Bu hem heyecan verici hem de ürkütücü. Bilim ve teknolojide geldiğimiz bu noktada evrimin sınırlarının ötesine geçmenin ilk işaretlerini görüyor olabiliriz” yorumunu yaptı. İNSAN DESEN DEĞİL Boston üniversitesi’nden Biyoetik ve İnsan Hakları profesörü George Annas ise “Bence en büyük tehlike insan olmanın anlamını değiştirebilecek olmamızdan kaynaklanıyor. Yeni türler geliştirmek Frankenstein gibi dönüp bize zarar verebilir. ürettiğiniz yaratık yıkıcı ve kontrol edilemez bir hal alabilir” dedi.
  7. Eski adı Muşkara olan ve İbrahim Paşa’nın gayretiyle köyden şehire dönüşen Nevşehir’de doğan İbrahim Paşa, 1689 yılında Saray’a intisap etmiş ve 1717 yılında III. Ahmed’in kızı Fatma Sultân ile de evlenince iyice Padişah’ın gözüne girmeye başlamıştır. III. Ahmed’in çok güvendiği İbrahim Paşa, Mayıs 1718 tarihinde sadrazamlığa getirilmiştir. Kendisi tamamen sulh taraftarı ve sakin yaşamayı seven bir insandır. III. Ahmed’in de şahsiyeti buna uyum sağlayınca, bu dönem Lale devri olarak tarihe geçmiştir. Bu dönem sadece eğlence ile geçmemiştir. Zira Matbaanın açılması başta olmak üzere, Osmanlı Devleti’nin fikir ve kültür hayatına dair çok önemli katkılar bu devirde sağlanmıştır. Sultan III. Ahmed Lale devri minyatürü Evvela, kendisi de tahsilli olan İbrahim Paşa, ilim ve san’at adamlarını sonuna kadar desteklemiştir. Eğer Osmanlı vekâyi’nüvislerinin İbrahim Paşa dönemini anlatan yüzlerce sayfalık tarih kitaplarını ve mesela Çelebi-zâde’nin Râşid Tarihi Zeylini incelerseniz, hem Padişah’ın ve hem de İbrahim Paşa’nın dinî ilimler ve diğer ilimlerde uzman olan âlimlerle hususi dersler düzenlediğini, tanzim edilen ziyafetlerde Şeyhülislâm ve benzeri şahsiyetlerin daima hazır bulunduğunu görürsünüz. İkinci olarak, Damad İbrahim Paşa tarihe çok meraklı olduğundan, Osmanlı ve Türk Tarihi ile ilgili en önemli çalışmalar bu dönemde yapılmıştır. Aynî’nin Ikd’ül-Cümân isimli meşhur tarihi, Hondmir’in Farsça çok geniş bir tarih olan Habîb’üs-Siyer adlı eseri, Mevlevi Ahmed Dede’nin Câmi’ud-Düvel adlı muazzam eseri, hep bu dönemde kurulan ilim heyetleri tarafından Türkçe’ye tercüme edilmiştir. Üçüncü olarak, Damad İbrahim Paşa’nın bir küçük köy olan Muşkara’yı bir şehir haline getirerek imar etmesi, başta İstanbul’daki Dâr’ül-Hadis Medresesi olmak üzere çok sayıda vakıf eserler meydana getirmesi, başta çinicilik olmak üzere kaybolmaya yüz tutan bazı Türk sanatlarını ihyaya çalışması ve nihayet Matbaa gibi önemli bir müesseseyi yerleştirmesi, onun sadece eğlence ve ziyafetlerle vakit geçirmediğini açıkça göstermektedir. Dördüncü olarak, Nedim, Seyyid Vehbi, Tarihçi Râşid, Nahîfî ve Ahmed Neylî gibi edip ve şairler, Damad İbrahim Paşa’nın himayesiyle ölmez eserlerini vermişlerdir. Osmanlı Devleti, ilim ve teknoloji konusunda, Gerileme Devrinden beri, ilk defa bu dönemde Avrupa’yı takip eder hale gelmiştir. Ayrıca devleti idaresinde Sokullu ve Köprülü’ye ulaşması mümkün olmayan bu devlet adamının, İslâmi açıdan istikameti ve dindarlığı itibariyle onlar gibi olduğu tarihçilerin verdiği bilgiler arasındadır. Kaynakça Mühimme Defteri, nr. 129, sh. 45, 185; nr. 132, sh. 91 (1724 tarihli hüküm); nr. 133, sh. 237, 244 (1726 tarihli hüküm); Atâ Tarihi, c. II, sh. 159-160; Küçük Çelebi-zâde, Tarih (Zeyl-i Tarih-i Râşid), c. VI, sh. 2-625; Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, c. IV, Kısım I, sh. 147-162; c. IV, Kısım II, sh. 310-316.
  8. Osmanlı zamanında bir dönem dalkavukluğun bir esnaf topluluğu, iş çeşidi hatta kanunlar çerçevesinde, başkanı, yardımcısı, ruhsatı ve fiyat tarifesi dahi olduğunu biliyor muydunuz? Yukarıda da belirttiğimiz gibi Tanzimat döneminden önceki devirde dalkavuklar, kâhyalar, nizamnameleri, narhları (fiyat tarifesi) olan bir esnaf zümresi idi. Topkapı Sarayı arşivinde Birinci Mahmud devrine ait kime hitap ettiği belli olmayan bir arzuhal bulunmuştur ki bugünkü yazı dilimize çevrilmiş sureti şudur: -Devletli, inayetli, merhametli efendim. - Kimsesiz dalkavuk kullarınızın arzuhalidir: Her sene Ramazan-ı Şerif geldiğinde, İstanbul’da davetli, davetsiz iftarlara gideriz. Ulemanın, ricali devletin ve sair büyüklerin, mevki sahiplerinin sofralarında çeşitli nefis yemekler, şerbetler, türlü türlü reçeller, tavukgöğüsleri, elmaspareler, helvalar, kaymaklı baklavalar, ekmek kadayıfları, süzme aşureler, hoşaflar yer ve içeriz. Üstüne göbek tütünü ve kahve ile ikram görürüz. Lakin içimizdeki bazı terbiyesizler bulunup edebe uymayan hareket ve tavırlarıyla velinimetlerimiz efendilerimizi gücendirmekte, zararı da hepimize dokunmaktadır. Dalkavukluk sağlam bir nizama bağlanmazsa cümlemizin açlıktan öleceği âşikardır. Kadim nizam ve kanuna göre yeniden bir nizama bağlanmasını, uygunsuzları içimizden defedilmesini, tavır ve hareketleri hepimizin makbulü olan Şakir Ağanın cümlemize kâhya tayin olunmasını ve eline memuriyetini bildiren bir kıt’a ruhsatname ihsan buyrulmasını niyaz ederiz. Emir ve ferman devletli, inayetli efendim Sultanım hazretlerinindir. Dalkavuk Kulları Bu kıymetli vesikanın altına da şu şayanı dikkat satırlar yazılmıştır: -Dalkavuklar kibar ve rical huzuruna girdiklerinde etek öperler, Oturacakları yer, trabzan yanındaki küçük minderdir. Vazifeleri hane sahibi olan zatın mizaç ve tabiatına uygun şekilde konuşmak, meclise neşe vermek, keder verici sözlerden, zikri müstekreh tabirlerden ve küfürlerden gayetle sakınmaktır. Hane sahibi ne söylerse fevkalâde yardakçılıkla tasdik edecekler ve asla aykırısında söz söylemeyeceklerdir. Verilen ihsanı gizlice alacaklardır, verilen paranın çokluğunu ile meslektaşları arasında öğünmeyeceklerdir. Yine bu vesikada bulunan bir “dalkavuk narhı”ndan, dalkavukluğun sadece söz ile bir velinimete yardakçılık olmadığını öğreniyoruz. -Dalkavuk, vücudunu da eğlence aleti yapmış bir zavallı, bir biçaredir. Hatta dalkavukluk tehlikeli bir meslektir. Yapılacak çeşitli eğlencelere göre dalkavuklara konulacak narh da şudur: Dalkavuğun burnuna fiske vurma (fiske başına): 20 Para Başına kabak vurma: 30 Para Yüzünü tokatlama (tokat başına): 30 Para Oturduğu minderden ve setten aşağı yuvarlama: 30 Para Merdivenden aşağı yuvarlama (bir yeri incinir, kırılırsa cerrah parasını latife eden verir): 180 Para Çıplak başına tokat atma (tokat başına): 45 Para Elinde beş on kıl kalmak ve dişlerini leylek gibi çatırdatmak: 60 Para Sakal boyaması: 60 Para Sakalının yarısı veya hepsi arpa boyunca kırkılırsa, latifeyi yapan dalkavuğun üç aylık nafakasını verir. (Bu nafaka ayda 30 kuruştan 90 kuruştur): 60 Para Dalkavuğun kafasına iri bir yumruk indirme (yumruk başına): 40 Para Ellerine ve ayaklarına domuz topu bağlama: 40 Para Yüzüne mürekkep ve kömür ile kara sürme: 37 Para Kuyruğu dışarıda kalmamak üzere bir fındık sıçanını ağzının içine kapatma: 400 Para Sakız dolabı (bostan dolabı)na bağlanarak su içinde bir miktar durdurulmak şartıyla bostan kuyusunda her devrine 100 para verilir. Dalkavuk boğulup ölürse cenaze masrafı latifeyi yapana aittir: 600 Para Bir tarafının özengisi olmayıp haşarıca bir hayvana bindirilip temaşasından hoşlanılırsa: 300 Para Bir salkım üzümün sapı ile beraber yedirilmesi: 40 Para Bu vesika gösteriyor ki, eski dalkavuklarla zamanımızda dalkavuk kelimesinden anladığımız mâna ne kadar ayrı şeylerdir. Müverrih Peçevili İbrahim Efendi de, dalkavuklara, şaklabanlara fevkalade düşkün olan Üçüncü Murad’ın hal tercümesinden bahsederken şirin bir fıkra nakleder: “Maskaranın biri şetaret ve maharetini gösterip de ihsanını alacağı sırada “Yok Hünkarım!.. Bugün altın istemem, yüz değnek isterim” der. Padişah sebebini sorunca: “Hele ellisini vurdurun da o zaman sorun” der. Padişah emreder. Maskarayı falakaya yıkarlar… Değnekler elli olunca herif: “Durun!.. der, bir ortağım var, ellisini de ona vurun!..” Ortağının kim olduğunu sorarlar: “Beni her gün davete gelen Bostancı, Padişahımızın ihsanını alıp giderken: “Seni ben çağırdım, yarısı benimdir” diye paranın yarısını elimden zorla alır, bugün de değneğin yarısı onun hakkıdır!” der. Padişah gülmekten katılır, maskaraya vereceği ihsanın iki mislini verir, Bostancıyı da elli değnek için falakaya yatırırlar.”
  9. Facebook size borçlandı mı? Bir dava kararına göre Facebook, 20 milyon doları kullanıcıları arasında pay edecek! İşte detaylar! Facebook, "Sponsored Stories" uygulaması nedeniyle kendisine karşı açılan davayı anlaşmaya giderek kapatmayı tercih etti. Anlaşmaya göre firma, 20 milyon doları kullanıcıları arasında pay edecek. Sponsored Stories uygulaması, Facebook kullanıcılarının, sponsor firma ürün ya da hizmetlerini kullandıklarında ya da site üzerinden beğendiklerinde bunun ekranın sağ köşesinde diğer faaliyetlerden ayrı olarak görünmesini sağlıyor. Böylece kullanıcılar ister istemez parayı bastıran firmaların ürünlerinin reklamını yapmış oluyor. Konu ABD'de mahkemeye yansıyınca Facebook anlaşmaya gitmek istemiş; mahkeme de firmanın 20 milyon dolar ödemesine karar vermiş. Eğer birgün Facebook'dan gelen "LEGAL NOTICE OF SETTLEMENT OF CLASS ACTION" başlıklı bir e-mail alırsanız, firma size de para ödemeye karar vermiş demektir. Ama hemen sevinmemekte fayda var çünkü Facebook'un yaklaşık 800 milyon kullanıcısı olduğunu düşünürsek, tüm kullanıcılar para almaya hak kazanmasa bile kişi başına düşen miktarın çok az olma ihtimali yüksek. Ayrıca mahkeme, çok fazla kullanıcının para talep etmesi durumunda 20 milyon doların, hayır kurumlarına verilmesine karar verdi. http://www.teknoloji-haberi.com/haber-Facebook-size-borclu-mu-9686/
  10. Darbe sonucu oluşan fiziksel bad sectorların onarımı yoktur.
  11. PTT ’nin telefonu simgeleyen “T”si Pttcell ile mobil olarak geri dönüyor. 173 yıllık tarihi ile Türkiye’nin en köklü kurumlarından bir olan PTT, Pttcell markasıyla mobil iletişim sektörüne giriş yapıyor. İlk aşamada faturasız tarife ile 200 PTT merkezinde satışa sunulacak olan Pttcell’in, Mart ayı sonunda tüm PTT merkezlerinde satılması hedefleniyor.   PTT bu yeni ürünü ile posta, banka ve lojistik hizmetlerine ek olarak Pttcell markası adı altında mobil iletişim hizmeti de sunmaya başlıyor. PTT’nin telefonu simgeleyen “T”sini mobil olarak geri döndüren Pttcell’in, mobil şebeke ve teknik alt yapısı ise Avea tarafından oluşturuluyor.   Pttcell müşterilerinin tek seferde 20 TL ve üzerinde yapacakları yüklemelerde kendi aralarında ayda 3000 dakikaya kadar ücretsiz olarak konuşmalarına imkan verecek olan tarife kapsamında; her yöne yapılabilecek 5 dakikalık aramalar 30 kuruş, her yöne gönderilebilecek 2000 SMS 9 TL, 1 GB’lık internet paketi ise sadece 14,5 TL olarak ücretlendirilecek.   Pttcell'li olan ve 600 dakika kampanyasına kayıt yaptıran herkese yurtiçi aramalarında 3 ay boyunca ayda her yöne 200 dakika olmak üzere toplamda 600 dakika konuşma hediye ediliyor. Faturasız Pttcell’liler Türkiye’deki tüm PTT işyerlerinden ve PTTMatik’lerden TL yüklemesi yapabilecekler. Ayrıca www.pttcell.com.tr adresinden ve 444 6 788 (444 6 PTT) Pttcell Müşteri Hizmetlerinden de 7/24 kredi kartı ile TL yüklemesi yapılabilecek.   http://onedio.com/haber/ptt-mobil-hattini-duyurdu-70614  
  12. Bundan sonra telefonunuzu sizden habersiz kurcalamaya kalkanların fotoğrafı mailinize gelecek. Mobil güvenlik firması Lookout yeni cep telefonu uygulamasına 'Lock Cam' isimli bir özellik ekledi. Bu özellik sayesinde bir telefonun tuş kilidi şifresi 3 kez yanlış girildiğinde uygulama, otomatik olarak telefonun ön kamerasıyla fotoğraf çekiyor. Daha sonra da bu görüntüyü telefonun sahibine e-mail aracılığıyla yolluyor. Sadece Android işletim sistemi bulunan akıllı telefonlarda çalışan bu bedava uygulamayı Google Play'den indirebiliyorsunuz. Lookout uygulamayı iPhone ve iPad'e uyumlu hale getirmek için çalıştıklarını ancak kesin tarih veremeyeceklerini açıkladı.   http://www.teknoloji-haberi.com/haber-Telefon-karistiran-sucustu-yakalanacak-9614/  
  13. Elektronik devleri arasında yaşanan patent mücadelesi önceden tanık olmadığımız bir gelişmeye sahne oldu. Apple, mobil cihazların çok uzağına kalan bir ürün için patent başvurusu yaptı. Elektronik devi, sensör monte edilmiş akıllı ayakkabı üretimi için ilk hamlesini yaptı. Mashable sitesinin haberine göre, Apple’ın patenti için başvuruda bulunduğu ayakkabılar, dışarıdan belli olmayan ve kullanıcıyı rahatsız etmeyen hareket algılayıcı sensörlere sahip olacak. Kullanıcılar, kullanımı rahatsızlık vermeyen akıllı ayakkabıları sayesinde ne kadar hareket ettiklerini bilecek, ayakkabılarının ne kadar ömrü kaldığını takip edebilecek. Apple, ABD Patent ve Marka Ofisi’ne yaptığı başvuruda, ayakkabıların insan sağlığı için ne kadar önemli olduğunu vurguladı:“Ayakkabılar (örneğin spor ayakkabısı ve botlar), ayaklar için konfor ve koruma sağlar. Daha da önemlisi, ayakkabılar ayak yaralanmaları ve sakatlanmalarının önüne geçilmesi için fiziksel destek unsuru oluşturur. Ayakkabılar, koşu, futbol ve Amerikan futbolu gibi yoğun fiziksel aktivitelerde destek sağlar. Ayakkabılar giyildikçe, sağladıkları destek de azalır, sakatlık riski de böylece artar. Kritik bir seviye aşıldığında ise ayakkabı fazla giyilmemiş gibi görünse de, ayakkabı gerekli desteği sağlayamaz ve ayağa zarar verebilir.” Apple'ın patenti için başvurduğu ayakkabıya ait ilk tasarım. Mashable, Apple’ın akıllı ayakkabıya yerleştirmeyi planladığı sensörün uzun bir tabaka şeklinde olacağını veya topuk kısmına ekleneceğini öne sürdü. Sensör, ayakkabının ne kadar kullanıldığını ölçerek, değiştirilmesi gerektiği zaman giyen kişiye ‘alarm verecek.’ Engadget sitesi, sensörün aynı zamanda ayakkabının üzerindeki bir ekranla da bağlantılı olabileceğini öne sürdü. Böylece, iOS işletim sistemli Apple cihazlarıyla ayakkabı arasında bir bağlantı kurulabileceği ifade edildi. http://www.posta.com.tr/yasam/HaberDetay/Apple--akilli-ayakkabi--uretecek.htm?ArticleID=159365
  14. Intel, iç yapısında veri transferini, elektrikle değil, lazerle sağlayan yeni sistemler üzerinde çalışıyor. Intel'in silikon fotonik teknolojisi, verileri aktarmak için mevcut bakır iletkenler teknolojisinden çok daha hızlı bir çözüm. Bu teknoloji sayesinde, veriler depolama alanlarından işlemciye ışık hızında ulaşmaya başlayacak. Yeni teknoloji özellikle, daha hızlı veri transferi gerektiren sunucu pazarında önemli bir performans artışının önünü açacak. Silikon fotonik teknolojisi, Intel'in laboratuvarlarında on yıldan uzun zamandır geliştiirliyordu. Bu teknoloji sayesinde, saniyede 100 Gbps hızına ulaşmak mümkün olacak. Üstelik bakır iletkenlerden elektrik akımı geçirmek için kullanılan enerjiden çok daha azı gerekecek. Bu da cihazların daha az eelktrik yakması anlamına gelecek. Üstelik, dev sunucu komplekslerinin, çok önemli birer elektrik tüketicisi ve dolayısıyla küresel ısınmayı olumsuz etkileyen birer etken olduğu hatırlanırsa, düşük enerjiyle çalışan sunucuların ekosisteme de büyük katkısı olacak. Intel bu konuda şimdiden Facebook ile ortak çalışmaya başlamış ve daha verimli sunucular oluşturmak için Facebook'un veri trafiği üzerinde çalışan sunucuları teste sokmuş. Dolayısıyla yakın zamanda, çok daha hızlı çalışan bir web'le karşılaşacağız ve üstelik bu lüksün faturasını ekosisteme zarar vererek ödemek zorunda kalmayacağız.   http://www.teknoloji-haberi.com/haber-Lazerli-PCler-mi-geliyor-9618/
  15. Uluslararası Tüketici Elektroniği CES 2013 fuarına bu sene Audi damgasını vurdu. Audi firması, bu yıl 8-11 Ocak arası Amerika Las Vegas’da gerçekleştirilen fuarda yeni otomatik park teknolojisi ile rakiplerine çok sağlam bir gözdağı verdi. Bu teknoloji kulağa tanıdık gelebilir fakat burada yol kenarına otomatik park teknolojisinden bahsetmiyoruz.   Firmanın yeni park teknolojisinin tanıtıldığı videoda araç sahibi bir alışveriş merkezine giderek otoparkın girişinde Audi’sini bırakıyor. Araç kendisi gidip boş park yerini buluyor ve park ediyor. Daha sonra alışveriş bittiğine ise araç sahibi akıllı telefonundaki uygulamayı kullanarak aracı geri çağırıyor ve Audi bıraktığı yere geri geliyor.   Her ne kadar aktif olarak kullanımı yıllar sonraya sarkacak olsa da yine de görenleri şaşırtacak bir teknoloji.   [media]http://youtu.be/cozo31DacUY[/media]   http://www.teknolojionline.net/2013/01/23/audi-artik-otoparka-kendi-parkediyor/  
  16. Gmail üzerinden Avea hatlara ve dünyadaki bir çok mobil operatöre sorunsuzca günde 50 adet ücretsiz sms gönderebilirsiniz. Resimli anlatım şeklideki adımları takip edin. NOT1: Türkiye'den Avea destekleniyor ve sorunsuzca sms gönderilebiliyor. Dünyada desteklenen diğer operatörleri görüntülemek için TIKLAYIN. 1. Adım: Gmail'e giriş yapınca soldaki kısımdan Rehber kısmına gelerek sms göndermek istediğiniz kişilerin numaralarını kaydedin. 2. Adım: 3. Adım: 4. Adım: 5. Adım: 6. Adım:
  17. Eğer Google'ın bu hizmetini çok sık kullanıyorsanız, 1 Şubat tarihinde canınız biraz sıkılabilir! Geçtiğimiz bahar aylarında bir açıklama yapan Google, 1 Ekim 2012 tarihinden itibaren, Microsoft Office 1997 ve 2003 sürümlerinde kullanılan .doc, .xls ve .ppt dosyalarına artık Google Docs üzerinde destek vermeyeceğini ilan etmişti. Açıklama tarihinde halen bu eski Office sürümlerini kullanan ve dosyalarını Google Docs üzerinde de kullanabilmek isteyen kesimlerden, özellikle de işyerlerinden gelen tepkiler üzerine Google, son verme kararını 31 Ocak 2013 tarihine kadar ertelemişti. Belirlenen tarihe sayılı günler kala bir açıklama yapan Google, yeni bir erteleme olmayacağını, 31 Ocak tarihinde bu dosyalara verilen desteğin sona ereceğini açıkladı. Bu eski Office sürümlerini Google Docs üzerinde kullanmaya devam etmek isteyen kullanıcıların, Microsoft'un yayınladığı uyumluluk eklentisini kurması gerekecek.   http://www.teknoloji-haberi.com/haber-1-Subatta-isler-karisacak-9576/  
  18. En hızlı internet bağlantısı, bu 10 ülkede! Bazılarımız birkaç GB'lık kotalarla boğuşurken bu 10 ülke, internette adeta hızdan uçuyor!   Dünyanın en hızlı internet bağlantısına sahip ülkeler hangisi? Bu sorunun cevabı zaman geçtikçe değişiyor, belirli ülkeler ve yönetimleri, internet hızlarını artırmak için çeşitli çalışmalarda bulunuyorlar. Akamai Technologies'in henüz paylaştığı rakamlar, geçen senenin Temmuz ve Eylül ayları arasındaki dönemi temel alıyor, en üst hızların ortalamalarını yansıtıyor. İlk 10'da Türkiye'nin adı geçmiyor. ABD'nin en hızlı internete sahip olmadığını da şimdiden söyleyelim. 10. Singapur: Saniyede ortalama 30.7 megabit ile Singapur, 15.9 megabit'lik global ortalamayı neredeyse ikiye katlıyor. 9. İsrail: Ülkenin en yüksek ortalama hızı 30.09 megabit'e ulaşıyor. Ülkedeki bağlantının iyi olmasının yanı sıra, "çok akıllı, teknik kişilerin" olduğu da söyleniyor. Startup Genome'un yaptığı bir araştırma, Silikon Vadisi'ndeki yeni girişimlerin arkasındaki en iyi yerin Tel Aviv olduğunu ortaya çıkarmıştı. 8. Bulgaristan: Düşük vergiler ve ucuz işgücü, Bulgaristan'ı uluslararası şirketler ve yatırımcılar için çekici kılıyor. Ülkeyi çekici kılan diğer bir nokta ise 32.1 megabit'lik internet bağlantısı. Ülke, bağlantı hızını önceki seneye göre yüzde 15 artırmış. 7. İsviçre: Finans endüstrisi için çok önemli bir ülke olan İsviçre, saniyede 29.6 megabit'lik bir bağlantı hızına sahip. 6. Belçika: Belçika'daki en yüksek ortalama internet bağlantısı hızı, 32.7 megabit'e ulaşmış durumda. 5. Romanya: Listede ortalama bağlantı hızı önceki seneye gerileyen tek ülke olan Romanya, yüzde 37.4 megabit'e düştü. 4. Letonya: Teknolojik olarak ileri ülkeler deyince Letonya aklınıza gelmeyebilir, ancak ülkenin en yüksek ortalama hızı saniyede 37.5 megabit'e ulaşmış vaziyette. 3. Japonya: Japonya, elektronik endüstrisindeki gücünü bir miktar kaybetse de telekomünikasyon teknolojilerinde hala çok iyi. İnternet bağlantısını ulusal bir hedef haline getiren ülkede 44.2 megabit ortalama internet hızına ulaşıldı. 2. Güney Kore: Ülkenin en yüksek ortalama internet hızı, saniyede 48.8 megabit'e ulaşıyor. Geniş bant internetin ülkedeki fiyatı da diğerlerine göre daha uygun. Rapora göre 100 megabit'lik bir internet bağlantısı için ayda sadece 31.90 dolar ödemeniz yeterli oluyor. 1. Hong Kong: Nüfus yoğunluğu oldukça yüksek olan Hong Kong'da devletin desteğini arkasına alan geniş bant internet, saniyede 54.1 megabit ile inanılmaz derecede hızlı. Ülkede içerik sansürleme ise yok denecek kadar az.   http://www.teknoloji-haberi.com/haber-En-hizli-internet-onlarda-9593/  
  19. Cep telefonu devi Nokia'nın 9210 Communicator modelinde ilk olarak kullandığı Symbian tabanlı S60 işletim sistemi milyonlarca tüketici tarafından kullanıldı. Nokia ise aldığı son bir kararla Symbian'ı artık kullanmayacaklarını ve yollarına Windows Phone işletim sistemiyle devam edeceklerini duyurdu.   12 yıldır Nokia'nın yüzlerce farklı telefonunun altyapısı oluşturmuş olan Symbian son olarak Nokia N8, N95, N70 model cihazlarda yer aldı. Ancak gelişen ve değişen akıllı telefon pazarına ayak uyduramayan Symbian, kullanıcılardan gün geçtikçe daha az ilgi görmeye başladı. Hal böyle olunca Nokia da değişen trende ayak uydurmak amacıyla Microsoft ile ortaklığı sonucu Windows Phone ile yoluna devam etme kararı aldı.   Ancak Windows Phone kullanmaya başlayan Nokia, Symbian ısrarından vazgeçmedi ve Windows'a rağmen 2015'e kadar bu işletim sistemini kullanacaklarını açıkladı. Ancak Nokia son bir kararla bu tarihi de öne çekmiş oldu.   http://onedio.com/haber/bir-devrin-sonu-68959  
  20. Twitter, kullanıcılara 6 saniyelik videolar çekme ve yayınlama imkanı sunan mobil uygulaması Vine’ı yayınladı. Sosyal ağın blogundan duyurulan ve ilk olarak iPhone versiyonu yayınlanan uygulama üzerinden Twitter’da paylaştığınız videolar, iletinin hemen altında görüntülenebilecek.   Geçtiğimiz yıl Ekim ayında Twitter, Vine’ı satın almış ve şirket ekibi sosyal ağ için çalışmaya başlamıştı. Üç aylık bir sürecin ardından Vine, Twitter imzası ile App Store‘daki yerini aldı.   Facebook ve Instagram’ınkine benzer bir ilişki, Twitter ve Vine arasında da var. Her ne kadar Twitter, video uygulamasını satın almış olsa da Vine tıpkı Instagram gibi bağımsız bir şirket olarak yoluna devam ediyor. Hatta App Store’da uygulama Vine Labs adıyla yayınlandı.   Vine, Twitter’ın 140 karakter sınırlamasına uyan yapıya sahip bir uygulama. 6 saniye ile sınırlandırılan videolar ile tıpkı bir görsel veya kısa bir ileti gibi anlık enstantelerinizi sosyal ağa yükleyebiliyorsunuz. Kısa süreli video çekimi Vine’ı diğer bir çok uygulamadan ayırırken, ilgi çekici hale gelmesini de sağlıyor.   Vine ile birlikte Twitter’da yeni bir dönem de başlıyor. Vine ile çekilmiş videolar Twitter iletilerinin altında otomatik olarak görüntülenebilecek. Daha önce Yotube ve benzeri video siteleri Twitter   Cards ile videolarını sosyal ağda oynatabiliyorlardı ancak ‘play’ düğmesine tıklamanız gerekiyordu. Kısa video uygulamalarının en popüleri ise geçtiğimiz yıl Instagram’ın videolar için olanı olarak lanse edilen ve ünlülerin büyük ilgi gösterdiği Viddy. Ancak Viddy kullanıcılara videolar için daha fazla süre veriyor. 15 saniye ile sınırlandırılan Viddy videolarına dilerseniz filtre de ekleyebiliyorsunuz.   Twitter, ana uygulaması dışında bir uygulama yayınlayarak Facebook’un izinden gitmiş oldu. Her mobil platform için sıklıkla güncellediği ana uygulaması dışında Facebook’un Messenger, Camera, Poke gibi mobile özel uygulamaları bulunuyor. İlerleyen zamanlarda Twitter’dan da benzer seri çıkışlar bekleyebiliriz. Örneğin sadece DM’ler için geliştirilecek bir uygulama Twitter’ın eksiklik yaşadığı mesajlaşma servisini canlandırabilir. Ya da Twitter gurur duyduğu haber kaynağı olma özelliğini, bir uygulama ile pekiştirebilir.   http://onedio.com/haber/twitter-video-uygulamasi-vine-i-yayinladi-69010  
  21. Facebook, sonunda bunu da yaptı! Karşınızda Facebook FXL ve sundukları...   Geçen hafta yeni arama işlevi Graph Search 'ü tanıtan Facebook, şimdi de istenmeyen mesajlarla savaşmak üzere kendi programlama dilini geliştirdiğini duyurdu. Böylece Facebook, her geçen gün yenilenen istenmeyen mesajları daha etkili bir biçimde engellemeyi umuyor.   Sosyal ağdaki istenmeyen mesaj tehditlerinin her gün, hatta her saat değiştiğini açıklayan Facebook, onunla savaşmak üzere en iyi yol olan Feature eXtraction Language 'ı (FXL) geliştirdiğini söyledi. Şirket, yeni bir programlama dili ortaya çıkarmanın " neredeyse her zaman kötü bir fikir " olduğunu itiraf ediyor.   FXL, Facebook tarafından şu sözlerle açıklanıyor: " ... (bir miktar özelleştirilmiş söz dizimiyle) Standart ML'nin özenle seçilmiş bir altkümesinin optimize edilmiş bir uygulaması. " Facebook blog'unda örnek bir FXL kodu gösterilirken, kodun zararlı URL'leri nasıl bulduğuna dair teknik bilgiler de yer alıyor.   http://onedio.com/haber/facebook-kendi-programlama-dilini-duyurdu--69229  
  22. 2004 - Motorola Razr V3 2007 - Apple iPhone (first generation)
  23. Şu an cep telefonu denilince aklımıza ilk Iphone, Samsung Galaxy ya da Blackberry gibi akıllı telefon modelleri geliyor. Ama hep böyle değildi. Bundan sadece 10 sene önce cep telefonu alırken önceliğimiz kapak rengi ya da yılan oyunuydu. Tabii renklerin ve özelliklerin konu olmadığı zamanlarda aranan tek özellik "taşınabilir" olmasıydı. Dilerseniz bu hızlı ve şaşırtıcı evrime bir göz atalım. 956 - SRA/Ericsson MTAİşte ilk mobil telefon. Bu dev model 40 kg'ma yaklaşan ağırlığı ile göz korkutuyor ama yine de istersek taşıyabiliyoruz! 1983 - Motorola DynaTAC 8000X Ağırlığına bakılırsa işte ilk gerçek mobil telefon. Fiyatı 1983'de 3,995 dolar olan bu alet paranın şimdiki değeri ile yaklaşık 9000 dolar ediyor. 1984 - Nokia Mobira Talkman Bu telefonun yanındaki dev kara kutu da neyin nesi diyorsunuz. O daha uzun pil ömrü için süper gerekli bir şey. 1989 - Motorola MicroTAC Yukarıdaki beyaz telefonun daha küçük versiyonu. Antenler hala çok uzun. 1992 - Motorola International 3200 İşte kocaman elleriniz varsa tam size göre bir telefon. Üstelik uluslararası konuşmaları gerçekleştirmek için aya kadar uzayabilen bir anteni de var. 1994 - Motorola 2900 Bag Phone Kendinden çantalı cep telefonu! Bunu arabasına koyan insanlar için ne düşündüğümüzü hatırlıyor musunuz? Lanet olsun çok zenginler çook! 1996 - Motorola StarTAC Bir hesap makinesinin ekranına sahip olsa da evet işte bir cep telefonu diyebileceğimiz ilk model. 1996 - Nokia 8110 Siz de uzun zamandır görmediğiniz bir akrabanızı görmüş gibi hissettiniz mi? 1996 - Nokia 9000 Communicator Akıllı telefonların dedesi. 1998 - Nokia 5110 İnsanlar arasındaki sınıf farklarını kolaylıkla aşan, her zevke uygun renk seçenekleri ile Nokia 5110. Bu telefondan sonra dünya hiç bir zaman öyle birlik ve beraberlik içinde olmayacak. 1999 - Nokia 8210 Nokia'nın ürün çeşitlendirip renk azalttığı yıllar. Açılış mesajı ise o senelerde hala hayatımızda. 2002 - RIM Blackberry 5810 2002 - Sanyo SCP-5300 2002 - T-Mobile Sidekick
  24. Hızla büyüyen akıllı telefon pazarında Google’ın geliştirdiği Android ve Apple’ın iOS’uyla yarışacak yeni bir sistem çıkıyor. Üstelik yeni sistem, Android’le aynı ‘aile’ye mensup. Masa üstünden mobil cihazlara kayan bilgisayar dünyasına yeni bir işletim sistemi geliyor. Popüler Linux dağıtımı Ubuntu’nun akıllı telefonlarda çalışacak versiyonu hazırlandı. Telefonlar için Ubuntu (Ubuntu for Phones) adı verilen işletim sisteminin yüklü olduğu ilk cihazların bu yıl içinde piyasaya sürülmesi bekleniyor. Alman bilişim uzmanı Jan Rähm, gelişmeyi Deutschlandradio’ya değerlendiriyor: “Ubuntu kurucusu Mark Shuttleworth akıllı telefon patlamasından yararlanmak istiyor. İşletim sistemini masa üstünden ARM yongalarıyla donatılan mobil cihazlara da taşımak istiyor. Hedeflerden biri de otomobil. Ama öncelik, akıllı telefonda.” Popüler Linux dağıtımı Ubuntu, dizüstünden iş istasyonlarına yaygın şekilde kullanılan Linux dağıtımlarının başında geliyor. İşletim sisteminin mobil sürümü, farklı tasarımı ve özellikleriyle uzmanlardan puan topluyor. Jan Rähm, Telefonlar için Ubuntu’nun yeni kullanım konseptiyle iOS, Android ve Windows Phone’dan farklılığını ortaya koyduğuna işaret ediyor. Rähm, “Ekran kilidi olmadığından kullanıcıların uygulamalara erişimi daha hızlı ve pratik hale geliyor. Uygulamalar iOS ve Android’de olduğu gibi masaüstünde değil. Ekranın dört köşesini de kullanarak parmak hareketiyle uygulama ve özellikleri aktif hale getirebiliyorsunuz” diyor. Alman bilişim uzmanı Jan Rähm, Telefonlar için Ubuntu’yu diğer mobil işletim sistemleriyle kıyaslıyor. iOS ve Windows Phone’un kapalı işletim sistemleri olduğunu hatırlatan uzman, Android’i de “kısmen açık kaynak kodlu bir sistem” olarak tanımlıyor. Açık kaynak kodlu İşletim sisteminin kaynak kodunun açık olmamasının hem kullanıcıları hem de cihaz üreticilerini, geliştiriciler tarafından belirlenen sınırlar çerçevesinde hareket etmeye zorladığına dikkat çeken Rähm, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Açık kaynak kodlu olacağı duyurulan Telefonlar için Ubuntu’nun işletim sistemi piyasasında kendisine yer edinmesi ihtimali yüksek. Akıllı telefonların kullanım konseptinde son yıllarda gelişme kaydedilmedi. Ubuntu bu alanda önemli bir adım atıyor. Gerek iOS gerekse Android zaman içinde biraz eskimiş bir görünüm aldılar. Telefonlar için Ubuntu bu anlamda akıllı telefon tasarımına yeni bir boyut katıyor.” Uzmanlara göre Telefonlar için Ubuntu’nun başarısında Androidli cihazlarda çalışması önem taşıyor. Diğer taraftan sistem için ayrı bir uygulama mağazası kurulup kurulmayacağı veya Android sisteminden mi yararlanılacağı henüz yanıtlanmayan soruların başında geliyor.   http://www.teknoloji-haberi.com/haber-Androide-siki-rakip-geliyor-9565/  
  25. Half Life 2 için hazırlanan Cinematic Mode'u hatırlarsınız. 2005 yılından beri üzerinde çalışılan mod, Half-Life 2'yi daha gerçekçi ve göz okşayan grafiklere kavuşturmak için tasarlanmıştı. Belki uzun süredir haberiniz yok, belki bu modu unuttunuz bile. Şimdi Cinematic Mode, 12.1 yaması ile öyle bir hale geldi ki, günümüzde piyasaya sürülen çoğu oyun bu grafiklere ulaşamıyor bile. Bize, karakterler dahil her şey için yüksek çözünürlüklü texture'lar, dinamik gölgelendirme ve daha pek çok görsel unsur sunan modun boyutu ise 30 GB. Eğer bilgisayarınız en az dört çekirdekli ve 4 GB RAM'e sahip değilse uzak durmanızda fayda var. Bu arada videoda gördüğümüz üzere Alyx Vance ve Barney gibi karkaterler de "hayal gücünden" nasiplerini almışlar. Ancak eğer hoşunuza gitmediyse bu özelliği hiç açmayabilirsiniz. Şimdi kemerlerinizi bağlayın, bu yeni nesil için piyasaya sürülecek bir Half-Life 3 değil (keşke öyle olsaydı demekten kendini alamıyor yine de insan). Oyunun son versiyonunun videosu henüz görünürde yok ancak bir önceki versiyonunun videosu bile nefes kesiyor. Modu indirmek için sizi ModDB sitesine alalım.   [media]http://youtu.be/w0g-13504NA[/media]   http://onedio.com/haber/half-life-3-boyle-olsa--68729  
×
×
  • Create New...