Jump to content

uurclkky

Üye
  • Posts

    1130
  • Joined

  • Last visited

Everything posted by uurclkky

  1. Hükümet ne yaparsa savunanlar zaten kendilerini ötekileştirip ayırmıştır bence. Bu benim görüşümdür, kimseyi ilgilendirmez. Eleştirmek hakkınızdır ama saygı çerçevesinde. Bu olayı dahi savunan insanlara da şaşırıyorum. Dünyada hız/ücret açısından en pahalı neti kullan, hükümet nereyi isterse o siteye gir, hükümet ne zaman isterse o zaman internete gir, arada kopmalar olmazsa otur şükret falan. Kısacası, egoların kurbanı oluyoruz.
  2. tipik bir akp'li. konu ne sen nerdesin. sevgiline yazdıklarını bile isteyen okuyabilecek o birimde. anlayabiliyosun dimi?
  3. Vatandan toplanan bilgisayarı kendi firmamdan topladım ortaya çıkan fiyat ve parça listesi aşağıdadır. Sadece anakart farklıdır.
  4. Elde duruşu çok şık. Samsung S5'te kesinlikle bu telefona yakın bir dizayn yapacaktır. S4'ten biraz kalın. Ele oturuşu da gayet başarılı. Yatarken S3 gibi hiç elimden kayıp suratıma düşmedi daha. :D
  5. 1,5 sene N8, 1,5 sene S3 kullandım. Çok kereler düşürdüm ikisini de Allah'a şükür ufak çiziklerle atlattım hep. 1,5 aydır falan LG G2 kullanıyorum. Aldığımın üçüncü günü betona düşürdüm çizik bile yok şükür. Ama parkeye düşürüp kırıldığını söyleyende var. %50 şans işi kesinlikle. Şu an kullandığım telefon fiyatına göre piyasadaki en iyi telefon ve S4, HTC One bilmem ne hepsini toza katar donanım olarak. Kullanımdan ziyade şans işidir elektronik. :)
  6. dostum banlanmadım ya :) duruma yazmıştım o şekilde. pm atabilirsin.
  7. muhammetaka ben konuyu açan arkadaşa değil sana yazdım o postu. :)
  8. 25 hadi bilemedin 30 liraya ddr2 ram nerde var? varda bizim niye haberimiz yok? :)   edit: buyrun fiyat. http://www.vatanbilgisayar.com/Ram/kingston-pc26400_1gb_cl6-1gb-ddr2-800mhz-cl6-pc-ram/productdetails.aspx?I_ID=34023
  9. resmi evrakta oynama olacak ve mahkeme hayırdır demeyecek? öyle bi dünya yok :)
  10. 55-250 almanızı tavsiye ediyorum. 75-300ü 1 hafta kadar kullandım. 55-250'yi de 1 aydır kullanıyorum. Keskinlik açısından 55-250 daha iyidir.
  11. açeydim gollarımı getme deyeydim.. :/
  12. Merhabalar; projem yayına alındı. Destek olacaklar olursa şimdiden teşekkür ederim. Saygılar.. :) http://www.biayda.com/uurclkky/proje/92/Ve-Sen-Kadin
  13. Kitap elime fazla geçmeyecek. Elime geçtiği kadarını ve TNC destekçilerinin hakları olanları seve seve gönderebilirim..
  14. İyi geceler arkadaşlar..   Aşağıdaki konuda belirtmiştim. Bir şiir kitabım çıkacak inşallah. Kitap üzerine çalışmalar bitti. Kapak tasarımı vs işlemleri sonucunda inşallah basıma ve dağıtıma geçilecek. Tabii bunlar için işin maddi külfeti bulunmakta. :) Karşımda 1750 lira gibi bir tutar var ve maalesef tek başıma karşılayacak durumda değilim.   internet üzerinde bir site buldum. Kalabalık finansman gibi bir anlama gelen "crowdfunding" kelimesinden yola çıkıyorlar. Tutarı belirliyorsun, bağışlarla eğer hedefi tutturursan parayı alıyorsun..Sitede projem şu an onay aşamasında. Onaylandıktan sonra linki paylaşmam sıkıntı olmayacaksa eğer, paylaşarak sizlerinde desteğini almak istiyorum..   Tabikii her desteğin bir karşılığı bulunmakta. Site üzerinde hediyeleri göreceksiniz.   Umarım destekçi olursunuz ve projem hayat geçer.. Şimdiden teşekkürler..     Kitabım çıkıyor; http://www.tnctr.com/topic/227467-kitabym-cykyyor/#entry1343385
  15. evet dostum. farklı tarzlarda.. şiirler pek uzun değil ama yazılarım pastanın kreması gibi bir ayrılığın üzerine :)
  16. Aşk ayrılık vs dostum. şiiri gidipte bi futbol maçına yada komşuya yazacak değiliz :D
  17. Merhaba dostlar. Hepiniz beni az çok tanırsınız. Sizlere sunduğum sistemlerle tanıdınız beni. Paylaşımı sevmemden midir nedir, birde kitap çıkarıyorum. Şiirlerimi ve yazılarımı içerecek olan kitap yakında çıkacak. Çıktığında da bütün online kitap mağazalarında satışta olacaktır.   Mutluluğumu sizlerle de paylaşmak istedim. Saygıyla.. :)
  18. 3 günlük ve 1500 lira olan bir bilgisayarı 500 liraya aldık bugün dükkanda. Yani bu aralıklarda satabilirseniz çok iyi. Ayrıca elden satmayı değerlendirin.
  19. ben şu an kullanıyorum, herhangi bir sıkıntı yaşamadım 3 aydır. tek sıkıntı hız kota aşımında düşüyor. :D
  20. Babam gidiyoruz dediğinde 13 yaşındaydım. Evim diye bildiğim toprakları bırakıp, Türkiye’ye doğru yola çıktık. “Türkçe bilmiyorum ki, okula nasıl gideceğim” diye düşünüyordum. Babamın çok fazla parası da yoktu. Okula gitmek yerine bir fabrikaya girdim. Artık işçiydim. Yıllar geçti. Ayten’i tanıdım. Hala işçiydim, hayat hala zordu. Evlendik ve üç çocuğumuz oldu. Çocukların hepsi güzel olur da, nedense en küçük olan hep daha farklı bir yere konur ya, işte bizim ufaklık da bir başkaydı. Daha annesinin karnındayken bile rahat durmuyordu. Benim diyen forvet öyle tekme yememiştir, Ayten’in yediği kadar. Yani 9 ay boyunca bir hakem olsa yanımızda, her gün çift sarıdan kırmızıyı yerdi. “Bak hanım, senin oğlun bu gidişle futbolcu olur” demiştim. Ayten’i doğum için SSK’ya götürdüm. Bembeyaz tenli, renkli gözlü, 4 kilodan ağır bir bebek olarak dünyaya geldi. Ayten de yediği tüm tekmeleri unuttu gitti. Okul çağı gelince, okula gönderdik ama aklı fikri topta. Ben de gençken futbol oynadım ama bu bir başka. Gözü futbol topundan başka hiçbir şey görmüyor. Mahalle arasında futbol oynuyor, gürültüden dolayı komşulardan hep şikayet alıyoruz. Mahallenin gençlerinin oluşturduğu bir futbol takımı varmış. Gitmiş o kulübe girmiş. Akşam eve geliyorum, oğlan kanter içinde, su gibi olmuş, sobanın yanında ısınıyor. Annesi tuvalette çamurlu ayakkabılarını yıkıyor. Diğer çocuklarıma bakıyorum, hep ders çalışıyorlar. Bu daha kitaplarının kapağını açmamış. Kitaplar kullanılmadığı için öylesine yeni gibi duruyor ki, her senenin sonunda o kitapları satıp, kendisine harçlık yapıyor. 10 yaşına gelince tutturdu beni seçmelere götürün diye. Ayten ona zaten hiç kıyamaz. O ne isterse yapar. Ertesi gün dolmuşa binip, şehrin süper ligde oynayan takımının seçmelerine gittiler. Annesi anlattı, binlerce çocuk varmış. Onların arasından bizimkini seçmişler. -İsmail görmeliydin halini. Dolmuşa bindik eve geri dönüyoruz, sevinçten yerinde duramıyordu. “Anneciğim sana söz veriyorum. Seni saraylarda yaşatacağım” dedi bana. -Altyapıda para da vermiyorlar. Nasıl göndereceğiz, forması, eşofmanı, dolmuş parası. -Ses etme İsmail. Allah büyük, yaparız birşeyler. Benden gizli gizli annesiyle gidip, taksitle krampon almışlar. Ev ile antrenman yapılan yer arası 10 km mesafe var. Hergün yürüyerek gidiyor. Soğukta elleri, yüzü morarmış biçimde geri geliyor. Çocuk sıcak bir banyo yapacak, tüp bitecek diye şofbeni bile açmıyorlar. Diğer taraftan, Ebru ile Engin’in dershanelerine para yetiştirmeye çalışıyoruz. Ayten her akşam, onun kıyafetlerini yıkayıp, sobanın yanında kurutuyor ki, sabaha hazır olsun. Bu çile 5 sene boyunca sürdü. Erkek Lisesi’ne giderken bir gün Tarih öğretmeni annesini çağırdı. “Hanımefendi, bu çocuğun kafası boş, bundan birşey olmaz” dedi. Hepimiz biliyorduk onun futboldan başka hiçbir şeye ilgisinin olmadığını. Zaten o yılın sonunda ilk profesyonel imzasını da attı. 100 milyon lira verdiler. 10 lirasını cebine koymuş, 90 lirasını annesine vermiş. Ayten de gitmiş, 90 lirayla oğlu güçlensin, toplara daha iyi vursun diye et almış, muz almış. Nerede pahalı şey var, gidip almış, gelmiş mübarek. Bir süre sonra Ankara’dan transfer teklifi geldi. Annesi ağladı etti ama kendisiyle aynı kulüpteki iki arkadaşıyla birlikte Ankara’ya gittiler. Daha 16 yaşındaydı. İki arkadaşı yapamamışlar dönmüşler. Bizimki her akşam yorganın altına girip, anneciğim, babacığım diye ağlıyormuş. Annesiyle telefonda konuşmuş. Annesi “istersen dön yavrum” demiş. “Sizin için kalıyorum. Para kazanmam, sizi rahat yaşatmam lazım” diye cevap vermiş. O sene 2 milyar para kazandı. Hepsini bize gönderdi. Tıpkı öldüğü güne kadar yaptığı gibi. Ve bugün, sahip olduğumuz herşeyi ona borçluyuz. En son aldığı arabayı bile annesinin üzerine yapmış. Evladın hayırlısını yetiştirmişiz. O gidiyorum dediğinde 26 yaşındaydı. Onu transferin son günü, cennete transfer ettik. Umarım oralarda bir yerlerde, taksitle krampon satılıyordur. Ediz Bahtiyaroğlu'nun Babası .
×
×
  • Create New...