Jump to content

Hz Peygamberin Selâmi


yineben
 Share

Recommended Posts

Hz Peygamberin Selâmi

Sultan III Osman'ın (padişahlığı 1754-57 yılları arası) sadrazamlarından Hekimoğlu Ali Paşa başarılı ve yetenekli bir devlet adamı, oldukça dindar bir kimse idi

Bu Ali Paşa zamanında bir tüccar iflas etmiş, bütün mal ve servetini kaybetmiş, üstelik bir de borca girmişti

Bu sıkıntılı durumda iken müracaat ettiği bütün eş-dost kapıları, bu durumdaki herkese yapıldığı gibi yüzüne kapanmıştı

 

Adamcağız bu çaresiz haldeyken bir gece rüyasında Peygamberimizi gördü

ve

O'ndan yardım ve destek istedi Peygamberimiz ona "Git Allah'ın makbul kulu Ali Paşa'ya benden selam söyle sana 100 altın versin" dedi

Adam, "Ya Rasûlallah ben Ali Paşa'ya selamınızı iletir, bana 100 altın vermesini emrettiğinizi söylerim ama bana inanmaz" dedi

 

Hz Peygamber (sas) şöyle buyurdu: "Sana inanması için ben sana belge vereceğim

Ali Paşa bana her akşam yüz salavatı şerife okurdu, ama geçen perşembe akşamı okumadı

 

Bunu ona söylersen sana inanır"

 

Sabah olunca adam hemen Ali Paşa'ya koştu Rüyasını anlattı'

 

Ali Paşa "Peygamberimiz bana niye söylemiyor da sana söylüyor?"

 

diye inanmak istemedi Adam Hz Peygamberin verdiği belgeyi öne sürdü:

 

"Efendim ben bana inanmayacağınızı Hz Peygamber'e söyledim O da bana bir belge verdi Siz her gece Efendimize yüz salavatı şerife okuyormuşsunuz, ama geçtiğimiz perşembe akşamı okumamışsınız"

 

Ali Paşa düşünmüş o gece hakikaten okumadığını farketmiş Bunun üzerine adama şöyle der:

 

"Peki Hz Peygamber sana ne söyledi ise aynen tekrarla"

 

Adam tekrarladı: "Ali Paşa'ya benim selamımı söyle sana 100 altın versin"

 

Ali Paşa "Bir daha söyle" diye tam yedi defa tekrarlattı

 

Adam, Ali Paşa'yı kendisiyle alay ediyor sandı ve paradan da ümidini kesmişti ki,

 

Ali Paşa "Sana Peygamberin her selamı için 100 altın vereceğim

Yedi defa tekrarlattım 700 altın eder" der ve gerçekten 700 altını verir

Link to comment
Share on other sites

aslında burda vurgulanmak istenen insan ahlakı buradaki insanların yarısı bilgisayarcı veya esnaf 

bir müşterinin işini yaparken savsaklayıp ama parasını alırken acaba helalmi harammı bakmaması

kardeşim geçen gün laptop ını tamire vermiş benim haberim olsaydı izin vermezdim ama çocuk

klavyenin tuşlarını kırmış bilgisayarcı uyduruk bir klavye takmış ve çoğu tuş çalışmıyor

ve vidalarının yarısını takmamış 200 lirada para almış insanlarda ahlak kalmamış bu makale 

umarım insanların akıllarını başlarına toplamaya yardımcı olur

Link to comment
Share on other sites

olayı nerden nereye bağladın helal olsun.

benim bağlamama gerek yok alimlerde böyler söylüyor zaten forumda bazen saçma sapan şeyler paylaşılıyor böyle yararlı şeyler paylaşılmış çok mu görüyorsun neden böyle yapıyorsun anlamadım kardeş...

 

http://www.risalehaber.com/author_article_print.php?id=7756
Link to comment
Share on other sites

hobbaa şimdi de mz1ya dahil oldu konuşmaya :) neyse sana da cevap verelim.

bak arkadaşım, yineben gelmiş hoşuna giden bir şeyi paylaşmış, kimsenin sesi çıkmamış. çıkmaması da lazım zaten hoş bir anı çünkü. ama sonra tutuklu8 ne demiş:
 

 

bu paylaşım için ne kadar teşekkür etsek az 

bu tip paylaşım lar az görülüyor. teknoloji forumlarında.

 

Yani sanki burası dini bir forumda, din dışında herşey paylaşılıyor, dini şeyler hiç paylaşılmıyor gibi bir izlenim oluşturmuş. Biz; siyaset, din, dil, ırk gibi hiç bir etken gözetmeden teknoloji adına bilgi paylaşımı yapan bir forumuz. Böyle olduğu halde Dini Konular diye bir kategori bile açmışken hala burada "dini şeyler paylaşılmıyor" diye dert yakınırsanız olmaz, çünkü yanlıştır. Teknoloji evrenseldir, dini, dili, ırkı olmaz. Ha illa dinini internette yaşamak istiyorsan sadece dini paylaşımlar yapan siteler var. Elhamdülillah bende inançlı bir müslümanım, dini paylaşımlara da karşı değilim. Sadece dini paylaşımlar yapılmıyor diye sitem eden arkadaşlara kızıyorum.

Link to comment
Share on other sites

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

 Share

  • Similar Content

    • By yineben
      ***** her şeyde bir hayır vardır *****

      Zamanın birinde bir padişah yaşarmış. Padişah avlanmayı çok sever, sık sık avlanırmış. Padişahın aklı-selim, “Her şeyin hayırlısı, her şeyde bir hayır vardır.” cümlesini dilinden düşürmeyen bir de veziri varmış. Padişahın başına bir şey gelse vezir hep ; “Padişahım üzülmeyin her şeyde bir hayır vardır.” dermiş. Padişah da vezire bu yüzden çok kızarmış.

      Yine bir gün padişah vezirine “bugün ava nereye gidelim” diye sormuş, vezir bir yer tarif etmiş. Oraya gitmişler fakat avlanırken padişah elinden yaralanmış, eli kanamış ve elinin yarasını sarmışlar. Padişah vezirine kızmış, “senin yüzünden oldu” demiş. Vezir yine aynı cevabı vermiş ; “Her işte bir hayır vardır padişahım, üzülmeyin.” demiş.

      Bunun üzerine padişah vezire çok kızıp, ben elimi kesiyorum, sen bana “Her işte bir hayır vardır” diyorsun deyip veziri zindana attırmış. Vezir zindana giderken yine “Her işte bir hayır vardır” deyip gitmiş. Padişah yine öfkelenmiş, “adamı zindana attırıyorum adam yine aynı şeyi söylüyor” demiş.

      Padişah avlanmak için az bir adamla başka insan ayağı değmemiş bir yere gitmiş, avlanırken oranın yerlileri bunları faka bastırıp, esir etmişler. Yerliler her gün bir esiri kendi inançları gereği kurban ediyorlarmış, sıra padişaha gelmiş ama onu serbest bırakmışlar. Çünkü yerlilerin inancına göre sakat veya, bir yeri yaralı adamdan kurban olmazmış.

      Padişah vezirini düşünüp ona hak vermiş. Hemen ülkesine dönüp vezirini serbest bıraktırmış. Ama yine soruyu sormuş; “Hadi benim elimin kesilmesini anladık, peki senin zindana girmendeki “hayır” nedir demiş.

      Vezir de; “bende zindana girmeyip sizinle gelseydim, yerliler şimdi diğerleri gibi beni de kurban etmiş olacaklardı demiş.”

      Ders alıp, öğüt çıkaranlara ne mutlu…  
       
       
       
  • Recently Browsing   0 members

    No registered users viewing this page.

×
×
  • Create New...