tenekecezve

Onu alacağın yere sorsan daha mantıklı değil mi?

Yanışlıkla yayınlananlar kervanına HTC de katıldı... HTC'nin sitesinde "yanlışlıkla" yayınlanan sayfa, merakla beklenen bir cebi daha gözler önüne serdi! HTC'nin web sitesinde yanlışlıkla yayına açılan bir sayfa, şirketin yeni telefonu Desire 310'un sırlarını ifşa etti. Herkes HTC'nin yeni amiral gemisi HTC Two'yu beklerken, HTC'nin alt - orta seviye kullanıcıları da unutmadığını gösteren Desire 310, daha ekonomik telefonlar kullanmayı tercih edenleri hedefliyor. Telefon dört çekirdekli olduğu için büyük beğeni toplayacak gibi görünüyor. Ancak işlemcinin hızı 1.3 GHz'de kalıyor. RAM boyutu ise sadece 512 MB. Cihazın 4.5 boyutunda, 480 x 854 çözünürlüğünde ekranı bulunuyor. 4GB depolama alanına sahip telefonun 2000 mAh pili bulunuyor ve Android 4.2.2 ile çalışıyor. Telefonun fiyatı henüz belli değil ancak web sayfasının "deneme" yayını yapıldığında göre, telefonu önümüzdeki ay yapılacak MWC 2014 fuarında görmemiz büyük bir ihtimal olarak karşımızda duruyor. Chip

Son dönemde PlayStation 4 ile haberlere konu olan Sony, diğer PS modellerini unutmadığını gösterdi! Son zamanlarda sürekli PS4 ile gündeme gelen Sony, bugün yaptığı açıklamada yeni PS Vita Slim'in müjdesini verdi. Yapılan açıklamaya göre, PS Vista Slim, ön siparişe açılmış durumda ve cihazın resmi çıkış tarihi de İngiltere için 7 Şubat. Verilen bilgiler arasında ürünün etiket fiyatının 180 sterlin olacağı da belirtildi. Yeni Slim model, temelde eskisinden çok büyük farklar içermiyor. Tabii adından da anlaşılacağı gibi onun en büyük farkı, eski modele göre yüzde 20 oranında daha ince ve yüzde 15 oranında daha hafif olması. Fiyatın uygun segmente kalması içinse eskiden kullanılan OLED ekran yerine, LCD ekran yerleştirilmiş. Sony'nin iddiasına göre tam şarj ile 6 saat oyun keyfi yaşamamız işten bile değil. Dahili 1GB depolama alanına sahip olacak olan Slim model, tıpkı eskisi gibi PS4 ile uzaktan etkileşime geçebilecek. Etkinlikte konuşan PlayStation İngiltere Ürün Müdürü Ben Law, yıl içerisinde "stellar" adını verdikleri yeni Vita yazılımları ile oyuncuların dikkatlerini çekeceklerini bildirdi... Chip

Reklamı izlemedim ama yayın mantığını bildiğimden olamayacağını söylüyorum...

İnternet üzerinden yayın yapan bir sistem nasıl modemsiz çalışır? :) Modemsiz demesi modemin varsa modem almana gerek yok demektir...

Kurulduğu günden bu yana yalnızca iki CEO'su olan Microsoft, Steve Ballmer'ın yerine geçecek kişi Satya Nadelle olarak belirlendiği duyuruldu. Dünyanın en büyük bilişim şirketlerinden Microsoft için CEO Steve Balmer ve patron Bill Gates dönemi sonrası senaryosu belli oldu. Bloomberg'in haberine göre, geçtiğimiz yıl emeklilik kararı alan Microsoft'un CEOsu Steve Ballmer sonrası bu koltuğa, şirketin Bulut ve Girişim Bölümü başkanlığını yürüten Satya Nadellanın oturacağı açıklandı. Nadellanın en başından beri en güçlü CEO adaylarından biri olduğu söylenirken Bill Gates öncülüğündeki kurulun Nadellaya çoktan karar verdiği ve açıklamaya hazırlandığı söyleniyor. Teknik bilgisi ve tecrübesiyle öne çıkan 46 yaşındaki Nadella eğer söylentiler doğruysa Ballmer Ağustos 2014′te şirketi terkettiğinde CEO koltuğuna geçecek. Anlaşılan Microsoft, şirket içi bir ismi CEO koltuğuna karar vermiş gibi duruyor. Kulislerde Nadellanın Ballmerın yerini hakkıyla dolduracağı konuşulurken kaynaklardan gelen bir diğer bilgi de oldukça dikkat çekici. Zira Microsoft kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Bill Gatesin de kuruldaki başkanlığının yerine başka bir ismin getirileceği konuşuluyor. Gatesin yerine yönetim kurulu başkanlığını yapacağı ileri sürülen isimse John Thompson. Microsoft, henüz söylenti düzeyindeki bu yeni bilgiler hakkında açıklama yapmasa da Ballmerın gidişiyle şirkette birçok şeyin değişeceği kesin. Yazılım odaklı bir şirketten donanım ve internet servislerine yönelen Microsoftun CEO koltuğuna teknik konulara hakim, bulut teknolojisinin geliştirilmesinde büyük katkıları bulunan ve 1992′den beri Microsoftta birçok projeyi başarıyla yürüten Satya Nadellanın gelmesiyle teknoloji devinin nasıl bir yönde ilerleyeceği merak konusu. Radikal

Nasıl modem yok? İnternet bağlantın olması şart. İnterneti bağlayacağın IPTV alıcısı ile görüntü sağlıyor.

Communion (1989) http://www.imdb.com/title/tt0097100/ http://www.youtube.com/watch?v=t6dHtLMXdAc

Apple'ın ortaya çıkan yeni patenti, dizüstü bilgisayarların geleceğini baştan yazabilir! Apple'ın ortaya çıkan yeni patenti, yenilikçi şirketin geleceği yeniden şekillendireceğini gösteriyor. Apple'ın aldığı bu patent, gelecek nesil MacBook'larında solar panele, yani güneş enerjisi paneline yer vermeyi düşündüğünün kanıtı. Ancak hepsi bu kadar da değil... Patentte yeni nesil MacBook'ların sadece solar panelle değil, aynı zamanda çift ekranla birlikte geleceği de belirtiliyor. Buna göre MacBook'ların dış kapakları ikinci bir ekran olarak kullanılabilecek. Solar panelle ekranın iç içe geçeceği bu yeni kapak tasarımı, böylece hem batarya sorununu ortadan kaldıracak, hem de MacBook'un aynı zamanda bir tablet olarak kullanılmasını sağlayacak. Elbette bu teknoloji şu an hazır değil ve yakında görebilecek de değiliz. Fakat Apple'ın bu patenti alması, Macbook'ların geleceğine ışık tutması açısından sevindirici. Asus, Taichi ultrabook modellerinde çift ekranı zaten kullanıyordu. Ama bu modellerde kapağın önünde ve arkasında bulunan 2 farklı ekran söz konusuydu ve güneş enerjisini kullanmak gibi bir özellik yoktu. Apple'ın patenti ise, bambaşka bir teknolojiye işaret ediyor. Ama bu teknolojinin detaylarını öğrenmek için, biraz daha zaman gerekecek... Chip

İnternet hızı dünya çapında yükselişte. Akamai 'nin 133 bölgede yaptığı araştırmaların sonuçlarına göre bağlantı hızları, 2013'ün 2. çeyreğiyle mukayese edildiğinde 0.2 ile %259 oranlarında artış gösterdi. Bu yeni rakamlar da 3. çeyreği kapsıyor. Bulut servis sağlayıcısı Akamai, geçtiğimiz günlerde İnternetin Durumu başlıklı bir rapor yayınlandı. Buna göre ortalama global bağlantı hızı, saniyede 3.6mb olarak ölçüldü. Bu da bir önceki çeyrekle kıyaslanınca %10 , 2012'nin aynı çeyreğiyle kıyaslanınca da %29'luk artışın yaşandığını gösteriyor. Global çapta baktığımızda , ilk 3 olarak ortalama en hızlı internet bağlantılarının Güney Kore, Japonya ve Hong Kong'ta olduğu görülüyor. Güney Kore, saniyede ortalama 22.1Mb değer ile dünya çapında birinci. Dünya çapında internet hızının artmasında, gelişen teknoloji ve yenilenen altyapı çalışmalarının da etkisinin olduğuna dikkat çekilirken, yetkililerin internetteki performans artışının bu çalışmalarla daha da iyi olacağına dair inançları tam. İnternet hızında Türkiye kaçıncı? Mobil tarafa baktığımızda ise, ortalama bağlantı hızları 0.6Mb'ten 9.5Mb'e kadar artış gösterebiliyor. Ericsson 'un rakamlarına göre, geçtiğimiz yılın aynı dönemine nazaran mobil trafikte %80'lik bir artış söz konusu. Aşağıda gördüğünüz tablo, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgelerinin ortalama internet bağlantı hızlarını sıralıyor. İlk sırada, saniyede 12.5Mb ortalama bağlantı hızıyla Hollanda'yı görüyoruz. Global sıralamada 54. sırada yer alan ülkemiz Türkiye ise, bu listede de sondan bir önceki konumda, saniyede ortalam 4Mb bağlantı hızıyla yer alıyor. Aslında geçtiğimiz yılın aynı dönemiyle mukayese edildiğinde, %39'luk bir artışın sonucu olarak bu rakam karşımıza çıkıyor diyebiliriz. Teknokulis

Türkiye, Kaspersky Lab 2013 Spam Raporu'nda 24. Sırada Kaspersky Lab’in 2013 yılını analiz ettiği “Spam Raporu” önemli sonuçları ortaya çıkarıyor. Rapora göre, spam e-postaların odağında artık illegal ürünlerin reklamı var. Kaspersky Lab, “Spam 2013” raporunu yayınladı. Oldukça önemli sonuçlar içeren rapora göre, 2013’te spam e-postaların oranı geçen yıla göre 2,5 puan azalarak % 69,6 olurken, zararlı eklenti bulunan e-postaların yüzdesi 0,2 puan azaldı ve 3,2’ye indi. Yine rapor, kimlik avı saldırılarının %32,1’inin sosyal ağları hedeflediğini ortaya koyuyor. Spam e-postalarda en önde gelen kaynak ülkeler ise %23 ile Çin ve %18 ile ABD olurken, Türkiye %0.48 ile raporun 24’üncü sırasında yer alıyor. Raporda spam e-postaların içerikleri de incelenmiş durumda. Mesela bu çalışmaya göre 2013’te, spam e-posta kategorilerinde ticari reklamcılık yerini, yasal olmayan ürünlerin reklamı gibi yasal olmayan e-postalara bıraktı. Daha önce bütün spam e-posta trafiğinin %5-10’unu oluşturan “Seyahat ve Turizm” kategorisi bunun tipik bir örneği… Günümüzde buna benzer ticari reklamlara daha nadir rastlansa da uzmanlar, çok sayıda zararlı e-postanın seyahat, turizm ve dinlence konularından aktif bir biçimde faydalandığını belirtiyor. Kullanıcılara anti-virüs çözümlerini güncellemeleri konusunda uyarılarda bulunmak BT güvenlik uzmanlarının işinin bir parçası olsa da bu konu, siber suçluların 2013 yılında faydalanmaya çalıştığı başka bir alanı oluşturdu. Tanınan anti-virüs şirketleri tarafından gönderilmiş gibi görünen e-postalarda kullanıcıların, ekli dosyayı kullanarak derhal sistemlerini güncellemeleri isteniyor. Bu gibi eklentiler genellikle, kötü şöhretli ZeuS/Zbot ailesinden, özellikle finansal bilgiler olmak üzere hassas kullanıcı verilerini çalmak için tasarlanmış bir Trojan da içeriyor. Daha fazla kullanıcıya ulaşmaya çalışan, ancak spam iletileri engelleyen e-posta filtreleri, reklamverenlerin en büyük engeli… Toplu e-postaların bir kısmı reklamları kabul eden abonelere gönderilirken, diğer kısmı da bu şirketlerin daha önce satın aldığı dev veritabanlarından alınan adreslere iletiliyor. E-postalar, spam filtrelerince engellendiğinde ise reklamverenler, anti-virüs şirketleri ile iletişime geçerek, e-postalarının yasal olduğunu kanıtlamaya çalışıyor. Bu durum spam e-posta engelleme sektöründe yeni bir sorun olarak ortaya çıkıyor ve göndericinin itibarını temel alan yeni teknolojilerin geliştirilmesine öncülük ediyor. Rapor, 2013 yılında dünyadaki spam e-postaların anavatanlarını da inceliyor. Buna göre %55,5 ile Asya (2012 yılına göre 5,3 puan artış ile) listenin ilk sırasında. Bunu %19 (3,2 puan artış ile) ile Kuzey Amerika izliyor. Doğu Avrupa, geçtiğimiz yıla kıyasla iki katına çıkarak %13,3 ile üçüncü sıraya yükselmiş durumda. Batı Avrupa, yüzde 2,4 puanlık bir artışa rağmen dördüncü sıradaki yerini korurken, Latin Amerika, 2012 yılına göre üçte bire kadar gerileyerek beşinci sırada yer alıyor. Türkiye ise %0.48 ile dünya genelinde listenin 24’üncüsü. WeBeyn

Aklımda bir alan adı var ama .com uzantılı bulmak çok zor da .co’da bile bulamadım diyenlere sevindirici haber var. Aradığınız ismi almaya daha yakınsınız. Yarının geç olabileceğini hatırlatarak bugün satışa sunulacak ve ön talep alınan alan adı uzantılarından bazılarını hızlıca belirteyim; .menu, .clothing, .guru, .holdings, .plumbing, .singles ve .ventures. ICANN’in alan adı uzantısında genişleme politikasıyla yeni açılacak alan adı uzantılarına daha detaylı bakacak olursak bu hafta .clothing, .guru, .holdings, .plumbing, .singles ve .ventures.’in de bulunduğu alan adı uzantıları satışa çıkıyor. Sonraki haftalarda .camera, .equipment, .estate, .gallery, .graphics, .lighting ve .menu’nun aralarında bulunduğu alan adı uzantıları kademeli olarak satışa sunulmaya devem edilecek. İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurumu veya daha iyi bilinen ismi ile ICANN, 2011 yılında yeni bir projesini duyurduğunu ve o dönem üzerinden üç yıldır çalışıldığını açıkladığı bu proje ile markalara özel alan adı uzantılarını kullanıma açacağını söylediğini sizinle paylaşmıştık. Geçtiğimiz yıl ICANN’in açtığı alan adları uzantılarına değinmiştik; شبكة (“Web” kelimesinin Arapçası) .游戏 (“Oyun” kelimesinin Çincesi) .онлайн (“Online” kelimesinin Rusçası) .сайт (“Web site” kelimesinin Rusçası) Alan adı satışı konusunda dünya genelinde bilinen GoDaddy şimdiden ön kayıt işlemlerini açmış durumda. Alan adı uzantıları konusunda belirlenen fiyatlardan dikkatimi çeken alan adları olan .guru 39.99 dolar’dan ve .menu 49.99 dolar’dan başlayan fiyatlar belirlenmiş. Ön kayıtta avantajlı olmak için 12.539 dolara kadar ücret talep etse de konuyla ilgilenenler buradan ulaşarak alan adlarına ve ücretlerine daha detaylı bakabilirler. webrazzi

Bu konu "Teknoloji Haberleri" forumundan "Anasayfa" forumuna taşınmıştır.

Bu konu "Teknoloji Haberleri" forumundan "Anasayfa" forumuna taşınmıştır.

Günümüzde kullandığımız pilleri unutun; yeni piller onlardan çok daha farklı olacak! İnsanlara enerji veren temel madde şeker ise, neden piller için de aynısı geçerli olmasın? Virginia Tech'te yer alan araştırmacılar, yakıt hücresi denilebilecek bir teknoloji üzerinde çalışıyorlar ancak bu hücreler, hidrojen yerine bir çeşit şeker karışımı kullanıyor. Şeker ile çalışan piller üzerinde başka çalışmalar da yapılmıştı ancak bu çalışmanın sahip olduğu enerji yoğunluğu, diğerlerini gölgede bırakacak cinsten. Başka bir deyiş ile, tekrar doldurulmadan önce çok daha uzun bir süre işlevini gerçekleştirebilme kapasitesine sahip. Virginia Tech biyolojik sistemler mühendisliği yardımcı profesörü Y.H. Percival Zhang, konuyla ilgili "Şeker, doğada, mükemmel bir enerji depolama bileşimidir. Bu doğal gücü, çevre dostu bir yöntem ile kullanarak pil üretmeye çalışmamız, oldukça mantıklı bir hareket" diyor. En temel hali ile açıklanacak olursa, pil, maltodextrin ile havayı birleştirerek elektrik ve su üretilmesini sağlıyor. Burada yaşanan yenilikler ise, Zhang'in kullandığı enzimlerden geliyor. Virginia Tech'ten gelen daha detaylı açıklama ise şu şekilde: "Zhang ve çalışma arkadaşları, şekerin tüm potansiyelini kullanarak elektrik üreten, doğal olmayan bir enzim yolu geliştirdiler. Daha sonra ise, klasik bataryalarda kullanılan platin yerine düşük maliyetli biyo-katalist enzimleri kullanıldı." Eğer çalışma, zaman tablosuna uygun ilerlerse, bu şeker pilleri, sadece birkaç yıl içerisinde elektronik ürünler için kullanılan ilk seçenek haline gelebilirler. Bu piller ile, her yıl büyük miktarlarda yaratılan pil çöplerinin miktarı azalabilir. Chip

GTA 5 konusunda şimdiye dek konsol oyuncularını kıskanan PC oyuncuları için kıskandırma vakti yakın! GTA 5'in keyfini süren konsol oyuncularını kıskanan PC oyuncuları yakında iyi haberi alacaklar gibi görünüyor. Amazon'un Almanya ve Fransa sitelerinde yanlışlıkla yayınlanan bir oyun listesi, GTA 5'in PC sürümünün satışa çıkmak üzere olduğunu ortaya koydu. Hata ile yayınlanan liste kısa sürede yayından alındı ancak GTA 5 sürprizinin ortaya çıkmasını engelleyemediler. Ayrıca kısa süre önce GTA 5'in hata raporlarının yanlışlıkla yayınlanması sonucu oyunun Haziran 2012'den beri hazır olduğu ve test aşamasında bulunduğu da ortaya çıkmıştı. Bu çalışmalardan anlaşıldığı kadarıyla oyunun basit bir konsol uyarlaması olmayacağı ve PC için özel geliştirilmiş bir GTA 5'in mümkün olabileceği konuşuluyor. Eğer bu söylentiler doğru çıkarsa yakında çok büyük ses getiren bir GTA 5 lansmanı daha yaşanabilir; bu kez kıskanma sırası konsol oyuncularına gelebilir...

Burası teknoloji haber bölümü. Link için programlar bölümünü takip etmeniz gerekmekte. Ancak üretici mail adresi isterseniz: http://www.whoisonmywifi.com/ Deneme sürümünü inceleyebilirsiniz...

Bir milyar yıldır çözemediğimiz anahtar kaybetme problemine son nokta, CES 2014'te koyuldu! Anahtarların kaybolması sık karşılaşılan bir sorundur. CES 2014'te ortaya çıkan bir çözüm, bu sorunu sonlandırmaya aday. TrackR ürünü ile, anahtarlara, cüzdanlara veya kaybolma tehlikesi bulunan her türlü eşyaya küçük bir dijital etiket takılıyor. Bu etiket, çok düşük enerji kullanımına sahip olan Bluetooth 4.0 protokolü ile telefon tarafından izlenebiliyor. Etiketin pili yaklaşık bir yıl kadar dayanabiliyor. IndegiGogo'da geçen yıl fonlanmaya başlayan ürün için üretici 10 bin dolarlık hedef koymuşken, cihaz 352 bin dolarlık fon toplamayı başarmıştı. Üretici ise 31 Aralık'tan beri cihazı, fonlamaya katılanlara göndermeye başladıklarını bildiriyor. Etiketlerin piyasa satış fiyatı ise 29 dolar olacak.

Kablosuz ağınıza komşunuz mu dadandı? Öyleyse bu uygulamayı mutlaka deneyin... Kablosuz ağımız evimizde her noktaya internet bağlantısı ulaştırdığı gibi aslında komşularımıza ve yakın çevrede bulunan insanlara da ulaşabiliyor. Eğer yeterince güçlü bir ağ şifreniz yoksa, biraz teknik bilgisi olan biri veya şifrenizi tahmin edebilecek bir başkası, kablosuz ağınıza izinsizce girebilir ve sizin hiç haberiniz olmadan internet bağlantınızı kullanmaya başlayabilir. Ayrıca, zaman içinde izin verdiğiniz başka kullanıcıların da ağdaki hareketlerini görmek isteyebilirsiniz. Bu amaçla hazırlanmış olan bir yazılım olan Who Is On MY Wi-Fi, kablosuz ağınıza girmiş olan bilgisayarları ve trafik verilerini gösteren yararlı bri uygulama. Aslında uygulamanın eğlenceli yanı, bunu kullanabilmek için yönetici olmanızın gerekmemesi. Eğer yazılım bilgisayarınızda kurulu ise, girmiş olduğunuz ağdaki diğer bilgisayarları bu uygulama sayesinde kolayca görebilirsiniz. Ancak bu uygulamayı iş yerinizde kullanmaya niyetliyseniz, uygulamanın port scan etme özelliği nedeniyle IT departmanındaki çalışanları alarma geçireceğini ve neden böyle bir uygulama kullanma gereği duyduğunuzu sorgulayan bir tavırla karşılaşacağınızı, hatta bu "tehlikeli" davranışınızın yöneticilerinize rapor edileceğini ve muhtemelen şirket içinde insanların e-postalarını ve özel yazışmalarını okumaya çalışan bir "sanayi casusu" muamelesi görebileceğinizi unutmayın. Yani, bu uygulamanın en güzel kullanım alanı, ev ağınızı kontrol etmek. Çalıştığınız iş yerinde kullanmaya kalkarsanız, işinizi kaybetmenizin büyük olasılık olduğunu hatırlatalım. Sonra niye uyarmadınız diye bize gelmeyin.

Yazıyı okursanız zaten neden yaygınlaşmadığından bahsediyor...

Hemen herkesin merak ettiği kablosuz şarj hakkında bilinmeyenleri açıklıyoruz! Kablosuz şarj işlevinin günümüzdeki amacı, çoğunlukla şarj işini kolaylaştırmaktan ibaret. Ancak kablosuzun şarjın yaygınlaşması, zaman içinde cihazların tasarımlarını önemli ölçüde değiştirebilir. Bu seneki CES 'te hem en son kablosuz şarj ürünlerini, hem de kablosuz şarj teknolojisindeki sonraki adımları görme şansımız oldu. İyi haber ise kablosuz şarjdan faydalanan kullanıcıların sayısının her geçen gün artıyor olması. Görünen o ki 2014 , kablosuz şarj için önemli bir yıl olacak. Bugün üretilen 60 farklı telefon, Qi kablosuz şarja sahip ve bu ürünlerin 40 milyonu satılmış bulunuyor. Bu cihazların herhangi bir tanesini Qi şarj yüzeyine bırakıp şarj etmeniz mümkün. Telefonunuz Qi şarj desteğine sahip değilse, Incipio 'nun CES'te tanıttığı kablosuz şarj yüzeyleri ve koruyucu kılıflar, bu özelliği ona kazandırabilir. Sözkonusu yüzeyin masanızın üzerinde duran bir pad olması da şart değil. Bu bir ışık veya fare paleti de olabilir. Kudos Tech , her ikisinin de prototipini gösterdi ancak ürünlerin ne zaman üretileceği henüz bilinmiyor. Peki kablosuz şarj neden hala yaygınlaşmıyor? Peki Qi gibi bir standarda ve piyasadaki birçok ürüne rağmen, kablosuz şarj neden hala yaygınlaşmıyor? Wireless Power Consortium'dan John Perzow standartların kafa karıştırdığını, teknolojinin bu yüzden yavaş yayıldığını söylüyor. Qi standardına rağmen onunla ilgisi olmayan birçok kablosuz şarj cihazı bulunuyor. Qualcomm bile elektrikli otomobillerde farklı bir kablosuz şarj sistemi kullanıyor (telefonu değil motoru şarj ediyor, ancak yine de kullanıcıların kafasını karıştırıyor). WPC, Qi standardında bazı geliştirmeler yaparak bu sorunu aşmak istiyor. Qi bugün yakın alan eşleştirmesinden faydalanıyor. Bunun için telefon ve şarj yüzeyinin içinde bulunan antenler kullanılıyor. En son Qi yüzeyleri, telefonu koyacağınız yer anlamında size biraz daha fazla özgürlük tanıyor. Yüzeyi masa gibi kalın bir başka yüzeyin altına da yerleştirebiliyorsunuz. Convenient Power'ın 5 cihazı şarj edebilen yüzeyi, üzerine koyduğunuz telefon ve tabletlerin güç gereksinimlerini otomatik olarak algılayabiliyor ve onları doğru enerjiyle şarj ediyor. Yeni Zelanda'lı güç uzmanı PowerByProxi de kablosuz şarj cihazları üretiyor. Ancak ürünlerini direkt olarak Convenient Power gibi şirketlere satmak yerin, tasarımını farklı şirketlere lisanslıyor. Bu teknoloji için yeni bir şarj anteni gerekiyor, ancak telefonlar eski Qi pad'leriyle de şarj olabiliyorlar. PowerByProxi'nin avantajı, farklı cihazlara farktı güçte enerji gönderebilmesi. Yeni ürünlerin geriye dönük uyumunun yanında, masa gibi yüzeylerin altına yerleştirilebilmesi de önem taşıyor. Bu sayede masanız üzerinde özgürlüğünüz artıyor.

Bu yeni zararlı önce PC'nize giriyor; sonra Android'li cihazınızı vuruyor. Nasıl mı? Windows'a bulaşan yeni bir zararlı yazılımın aynı zamanda PC'ye bağlanan Android cihazlara da bulaşmaya çalıştığı ortaya çıktı. Yeni Trojan, bulaştığı PC'lerde pusuya yatarak PC'ye bağlanacak olan Android cihazları bekliyor ve bu cihazlara bankacılık işlemlerini takip eden bir zararlı yazılım yüklemeye çalışıyor. Android ekosisteminde bu tür bir zararlı çok rastlanan bir tür değil. Daha önce alışılan yöntem sosyal mühendisliği kullanarak telefon sahiplerinin cihazlarına zararlı yazılım barındıran uygulamaları yüklemelerini sağlamaktı. Symantec'ten bir uzman, PC'lerden bulaşan zararlıları daha önce de gördüklerinin altını çizerek eski zararlıların telefonun SD kartına Autorun dosyaları yerleştirme çalıştığını anlattı. Yeni zararlının ise daha orijinal bir yöntem kullanarak PC üzerinde bir DLL dosyası oluşturup bunu bilgisayara bir sistem dosyası gibi kayıt ettirdiğini ve bilgisayar her açıldığında çalışmaya devam ettiğini, virüsün PC üzerindeki yerini sağlamlaştırdıktan sonra internetten bir konfigürasyon dosyası indirip Android cihazlar üzerinde çalışacak bir .APK dosyası oluşturduğunu vurguladı. Bu dosyanın ismi de AV-cdk.apk. Zararlı daha sonra pusuya yatarak bir Android cihazın bağlanması bekliyor ve AV-cdk.apk. dosyasını Android cihazın içine yerleştirip çalıştırıyor. Böylece kullanıcının banka işlemlerini takip eden bir trojan telefonun/tabletin içine yerleşmiş oluyor. Bu tehlikeden kurtulmak için antivirüs yazılımınızın son güncellemelerini almanız yeterli olacaktır. Elbette benzer ataklara karşı da PC'nizin mobil cihazınız içinde bilinmeyen uygulamalar kurmaya çalışmasından şüphelenmeniz gerekiyor.

Android, iOS ve Windows Phone'un dünyasına girmeye hazırlanan Linux'lu ceplerden iyi haberler var! Juno Bacon, 2014 konusunda iddialı konuştu Akıllı telefon sektörünü elinde tutan üç büyük isim, yani Android, iOS ve Windows Phone haricinde, bu piyasaya girmek ve hali hazırda olanlarla yarışmak riskli bir hareket olduğu gibi, böyle bir girişimde bulunabilecek kadar kendisine güvenen çok az isim buluyor. Uzun zamandır adını duyduğumuz Ubuntu Phone, öyle görünüyor ki arka planda çalışmalarını sürdürüyor. Linux dağıtımı Ubuntu'nun dokunmatik özel bir sürümü olan Ubuntu Touch ile üretileceği bilinen telefon, büyük bir ihtimalle 2014 yılında piyasada olacak; hem de sadece tek bir modelle değil... Bu zamana kadar geçen sürede, önemli bir maddi kaynağı telefon işi için tükettiği bilinen Canocial, Ubuntu telefon için farklı firmalarla görüşmeler yapmış durumda. Google Hangout'a konuşan Canonical topluluk yöneticisi Juno Bacon, aldıkları geri bildirimlerin olumlu şekilde ilerlediğini belirtti. "2014 yılında birden fazla Ubuntu telefonun piyasada olacağına eminim. Şimdilik size hangi marka adı altında üretileceklerini söyleyemem; tek söyleyebileceğim yakında muhteşem şeylerin olacağı" şeklinde konuşan Bacon, herkesi meraklandırmayı başardı. Kaynak:Chip